Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Yorum Tabii garsonun İskoç kökenli olduğunu anlamakta zorlanmadık. Sadece farklı şivesinden değil, bize İskoçya'yı göklere çıkaran bir diskur çekmesinden ötürü...Gerçekten İskoçlar, Britanya'nın neresinde yaşarlarsa yaşasınlar, her fırsatta kendi kimliklerini öne çıkarmakta gecikmezler.Aynı şey, belirli ölçülerde, Kuzey İrlanda ve Galler kökenli Britanyalılar için de söylenebilir."Birleşik Krallık"ta son zamanlarda bu kimlik duyguları bir hayli yükseldi. Özellikle Kuzey İrlanda'da ayrılıkçı hareket, yıllarca terör eylemleriyle kendini belli etti. Ancak hatırlanacağı gibi, Blair hükümetinin çabaları sonunda, bir çözüm bulundu ve o bölgede Britanya'ya bağlı kalmak koşuluyla, geniş özerkliğe sahip bir yönetim kuruldu... YILLAR önce Londra'da bir İngiliz meslektaşımla ünlü bir lokantada yemek yiyorduk. Servisi yapan şişmanca, kırmızı yüzlü, orta yaşlı garson ısmarladığımız bifteği nasıl bulduğumuzu sordu. Nefis olduğunu söyleyince, gururlu bir ifadeyle "Tabii ki öyle olacak, bu et İskoçya'dan geliyor" dedi! Şimdi İskoçya'da da milliyetçi akımın güçlenmekte olduğu, hatta bağımsızlık isteğinin de dile getirildiği görülüyor.Nitekim İskoçya'daki bölgesel yönetimin başındaki (ona "First Minister" diyorlar) Alex Salmond, nihayet baklayı ağzından çıkardı ve 2017 yılını bağımsızlık için hedef olarak gösterdi.Geçen mayısta İskoçya'da bölgesel meclis için yapılan seçimlerde Salmond'un başında bulunduğu İskoçya Ulusal Partisi (SNP) birinci parti olarak çıkmıştı. SNP aslında İskoçya'nın Britanya'dan (veya Birleşik Krallık'tan) tamamen ayrılmasını ve bağımsızlığını ilan etmesini istiyor.Bu hayalin gerçekleşme şansı oldukça zayıf. Her ne kadar SNP iktidarda ise de, bölgesel meclisteki diğer üç parti, ittifak halinde, bu bağımsızlık fikrine karşı çıkıyor. Kamuoyu araştırmaları da İskoç halkının dörtte üçünün Britanya'dan ayrılmak istemediğini gösteriyor.İlk bakışta Salmond'un bağımsızlık için öne sürdüğü gerekçe cazip görünebilir. Bu görüşe göre, İskoçya bağımsız olursa, Kuzey Denizi'ndeki petrol kaynaklarının tek sahibi olacak, geliri artacak, merkezi hükümetin koyduğu yüksek vergileri ödemek zorunda kalmayacak...Ancak İskoç halkı, Britanya'dan kopmanın ödenecek bedelin daha ağır olacağını anlıyor. İskoçlar kendi etnik ve kültürel kimliklerine ne kadar düşkün olurlarsa olsunlar, Birleşik Krallık içinde yaşamlarını daha rahat sürdüreceklerine inanıyorlar.Nitekim üç yüzyıldır sürdürüyorlar da... İskoçya Britanya'nın en ileri ve müreffeh bölgelerinden biri. Fert başına milli geliri 33 bin doları buluyor. Kaldı ki, geniş sayılabilecek bir özerkliğe de sahip. Örneğin kendi ayrı yasaları, ayrı kilisesi, ayrı eğitim sistemi var. Üç yüz yıldır beraberler İskoçya'da ayrılıkçı hareketin ortaya çıkması, dünyanın birçok yerinde ve hatta Avrupa'da son zamanlarda görülen mikro-milliyetçilik salgınına paralel olarak gelişen bir fenomendir.Nedenleri farklı olmakla beraber, İspanya'daki Bask ve Katalonya bölgelerinden, Belçika'daki Flaman ve Valon bölgelerine kadar, Avrupa'nın birçok ülkesinde bu tür cereyanlar yaygınlaşıyor. (Tabii eski Yugoslavya'nın dağılmasını da unutmamalı)...Aslında İskoçya'daki neden (Bask'ta olduğu gibi) geri kalmışlık, ihmal veya yoksullukla ilgili değil. Aksine, burada yaşam kalitesi oldukça yüksektir. Aşırı milliyetçi unsurlar ise, bağımsızlık sayesinde daha da zenginleşmeyi hayal ediyorlar. Ancak kimliğini ve ayrıcalıklarını sürdürmekte bir sorunu olmayan çoğunluğun tercihi bu değil... skohen@milliyet.com.tr Yeni bir salgın!