Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Türkiye’nin İsrail ile ilişkileri son zamanlarda -diğer birçok ülke ile olduğu gibi- inişli çıkışlı bir seyir izlemiştir.
İsrail ile ilişkilerin en kötü dönemi, Davos çıkışından itibaren Mavi Marmara olayına kadar uzanan son 4-5 yıllık süredir.
“Alçak koltuk” skandalının hedef olarak da tanınan Türkiye’nin eski İsrail Büyükelçisi, Oğuz Çelikkol bu kritik dönemde olup bitenleri, bunları yaşayan deneyimli bir diplomat olarak, “One Minute’ten Mavi Marmara’ya Türkiye-İsrail Çatışması” başlıklı bir kitapta bütün ayrıntılarıyla anlatıyor.
Emekli Büyükelçi dün Kültür Üniversitesi’ne bağlı Küresel Siyasal Eğilimler Merkezi’nde (GPOT) düzenlenen bir yuvarlak masa toplantısında kitabını tanıttı ve Türk-İsrail ilişkilerindeki son gelişmeler hakkında katılımcıların sorularını yanıtladı.
Önemli yeni bilgiler içeren bu kitap, ilişkilerin gene kritik bir noktaya geldiği bir sırada yayımlanmış bulunuyor. Mavi Marmara saldırısıyla ilgili olarak 4 eski İsrailli komutanın tutuklanmasını öngören mahkeme kararı, Türk-İsrail ilişkilerinin geleceğini gündeme getiriyor.

Tam da anlaşırken...
Aslında mahkeme kararı, ilişkilerin normalleşmesi için sürdürülen yoğun çabaların sonuç vermeye başladığı bir zamana rastladı. Nitekim daha bir iki hafta öncesine kadar, hükümetin en yetkili ağızları, büyükelçi teatisi ile ilişkilerin normalleşmesinin çok yakın olduğunu duyuruyorlardı. Medyaya yansıyan haberlere göre, Başbakan dahil, üst düzey yetkililer, bu “ters zamanlama”dan rahatsızlar.
Şimdi mesele Ankara’nın da Türk-İsrail ilişkilerinde önemsediği “normalleşme”nin, bu yeni durumda gerçekleşip gerçekleşmeyeceğidir.
Büyükelçi Çelikkol’un görüşüne göre, Türk mahkemesinin kararı, normalleşmeyi engellememeli. Mutabakat metni imzalanmalı ve yürürlüğe girmeli.

Meclis ne der?
İsrail’de mahkeme kararına sinirlenen bazı yetkililer, bu gelişmelerin normalleşmeyi de sabote ettiğini söylüyorlar. Büyükelçi, İsrail’in bu mahkeme kararını öne sürerek normalleşme sürecinden vazgeçmesinin çok yanlış olacağını düşünüyor. Ona göre diplomatik bağların yeniden kurulması, mahkemenin kararından ayrı değerlendirilmeli. Kaldı ki normalleşme için imzalanacak anlaşmanın Meclis’ten geçirilmesi halinde, mahkeme kararıyla ilgili uyuşmazlık da saf dışı edilmiş olacak.
Çelikkol, hükümetin normalleşme konusundaki kararlılığını, anlaşmanın Meclis’ten geçirilmesi sürecinde gösterebileceğini söylüyor. Onun kanısınca aksine söylenenlere rağmen bugünkü iktidar İsrail ile ilişkilerin düzelmesini istiyor.
Bu istekte rol oynayan çeşitli faktörler var. Örneğin hükümet Ortadoğu’daki son gelişmelerden sonra bölgeye farklı bakıyor, enerji başta olmak üzere yeni işbirliği olanakları motivasyon yaratıyor...
Kısacası, normalleşmenin eşiğine gelinirken ortaya çıkan yeni durumun bir engel oluşturmaması, iki tarafın da göstereceği anlayış ve iradeye bağlı...