Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, "Kıbrıs Türk lideri" sıfatı ile Mehmet Ali Talat'ı 28 Ekim'de Washington'a gelip kendisi ile görüşmeye davet ediyor. Bu Talat'ın cumhurbaşkanlığı görevine başladığından bu yana ABD'den aldığı ilk resmi davet.Davet mektubunu, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın üst düzey yetkililerinden Douglas Silliman'ın Talat'ı makamında ziyaret ederek vermesi de, anlamlı bir jest.Rice'ın bu daveti, ABD yönetiminin Kıbrıs'ta Türk tarafı ile direkt temasını sürdürmek konusundaki kararlılığını ortaya koyuyor. Bu Washington'un adadaki Türk varlığını göz ardı etmediği mesajını da veriyor. Nihayet ABD Papadopulos yönetiminin bütün yakınmalarına rağmen Kıbrıs Türklerini izolasyondan kurtaracak adımları atmaya istekli olduğunu da gösteriyor...Bu davetin zamanlaması da anlamlı. Talat'ın ziyareti, AB'nin 3 Ekim kararından sonra, Kıbrıs sorununun çeşitli yönleri ile, yeniden ön plana çıktığı bir döneme rastlıyor. Davet aynı zamanda ABD'nin Kıbrıs sorununun çözümü için daha aktif olarak devreye girebileceği umudunu da veriyor.* * *KIBRIS Türklerinin Talat-Rice buluşmasından başlıca beklentisi, KKTC'nin izolasyonunun -ve özellikle ekonomik kısıtlamaların- kalkması yönünde somut adımların atılmasıdır.ABD gerçekten bu konuda daha bu yılın başlarında bazı cesur adımlarla öncülük yapmış, örneğin bir Kongre heyeti direkt uçuşla KKTC'yi ziyaret etmiş, ayrıca ticari temaslar yapılmış, birtakım projeler üzerinde çalışmalar başlamıştır. Şimdi Kıbrıs Türkleri bu projelerin hayata geçirilmesini, örneğin Kıbrıs Türk Hava Yolları'nın İstanbul üzerinden Ercan ile Washington arasında direkt seferlere başlamasına izin verilmesini bekliyor...ABD'nin bu yönde atacağı adımlar, başka ülkeleri de teşvik edecektir. Lefkoşa'nın umudu, bu sayede AB'nin de bir yıl önce bu konuda verdiği sözü yerine getirmek cesaretini göstereceğidir.* * *AB içinde üyelik avantajını kullanıp istediğini yaptıran Papadopulos yönetiminin ABD Dışişleri Bakanı'nın Talat'ı Washington'a davet etmesi nedeni ile telaşlanmasına şaşmamak lazım. Rum lider bu davetin, Kıbrıs'ta "birleştirici" değil "ayırıcı" bir etki yapacağını iddia ediyor. Yani ona göre, Türk kesiminin "tecrit"ten kurtulması, KKTC'nin bağımsızlığını pekiştirmeye yarayacak.Aslında Papadopulos'un bu iddiasına en iyi yanıtı, eski Cumhurbaşkanı Yorgo Vasiliu verdi. Onun deyişi ile, Papadopulos bugünkü politikasını sürdürürse, KKTC yönünde başka davetler ve ziyaretler olacak, sonuçta da (2-3 yıl zarfında) "taksim" gerçekleşecek...* * *WASHINGTON'daki Talat-Rice görüşmesinde, izolasyon dışında, Kıbrıs sorununun çözümü ile ilgili olası yeni girişimlerin de ele alınması bekleniyor.Bazı haberlere göre, ABD, İngiltere'nin de desteği ile, BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın yeniden devreye girmesini sağlamayı planlıyor.Eğer bu girişimlerde bir ilerleme kaydedilirse, Türkiye'nin AB yolundaki pürüzler de "temizlenmiş" olur.Hasılı Washington'daki Rice-Talat buluşması, sembolik öneminin dışında Kıbrıs ile ilgili yeni gelişmelerin habercisi de olabilir. skohen@milliyet.com.tr DAVET birçok bakımdan sembolik bir önem taşıyor.