Acun Medya Grubu’nun sahibi Acun Ilıcalı’nın Kuzey Kıbrıs’a katkısını yazmaya gerek yok artık. Bu bir realite. Ada’nın tanınmamışlık ve tanıtım eksikliği her sene kapatılıyor. Acun Bey sayesinde Kuzey Kıbrıs bir marka olarak öne çıkıyor. Bunu son ‘Survivor’ yarışmasıyla yeniden yaşadık. Ancak Acun Medya çalışanlarına ayrı bir yer ayırmak gerekiyor. En alttan, en üste işlerini sahiplenmeleri müthiş. Ilıcalı’nın başarısına başarı katmak için mücadele ve özveri var. ‘Ne olursa olsun’ anlayışı yok. İşte bu noktada değerli patronum Erdoğan Demirören’in bana öğüt olarak söylediği sözler aklıma geliyor.
Erdoğan Bey’in öğüdü
Erdoğan Bey, “Evlat, işine sahip çıkarsan, insanlar da sana sahip çıkar” demişti. Çok doğru bir söz. Acun Medya çalışanları işlerine o kadar sahip çıkıyor ki; her program reyting rekorları kırıyor. Halktan da Acun Bey’den de karşılığı alınıyor. Bir anlamda; halkla doğru iletişim kuruluyor. Bunu yine Erdoğan Bey’in bir sözü ile anlatalım. Erdoğan Bey; “Doğru iletişim kurarak müşteri sadakati sağlarsanız, kimse müşterinizi elinizden alamaz” der. Acun Medya çalışanları da; halkla doğru iletişim kuruyor, sonra reytingler altüst ediliyor. Bu dev organizasyonda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Bir yurttaş ve Kuzey Kıbrıs sevdalısı olarak.
Aşk doktoruna göre final
Yarışmanın finalini ‘Aşk Doktoru’ Mehmet Çoşkundeniz ile yan yana izledik. Adem, her konuşmaya başladığında, “Eğme kafanı, eğme kafanı” diye bağırdığını gördüm. Adem konuşurken ve kameralar kendine döndüğünde kafası veya gözleri önde bir duruştaydı. Ogeday ise dik bir duruş sergiledi. Finali Adem kaybetti. Sonrasında Mehmet Bey’le sohbet ettim. Coşkundeniz, önünde eller bağlı ve kafa yere eğik durmanın, ‘suçluluk duygusu’ , ‘edilgenlik ve kabullenmişlik’ anlamına geldiğini söyledi. Adem için ikinci şıkkın doğru olduğunu söyleyebiliriz. Aşk Doktoru, bunu şöyle açıklıyor, “Mücadele gücüyle öne çıkan Adem’in finalde de başı dik, omuzları geride ve tamamen ileriye bakar şekilde durması gerekirdi. Bu şekilde şampiyonluğu çok istediğini gösterebilirdi. O bir boksör. Bilirsiniz boksörler müsabaka öncesi gözlerini rakiplerinin gözüne diker ve hiç çekmezler. Bu meydan okuma anlamına gelir. Bu tavrı finalde ortaya koymalıydı” diyor.
‘Gerçek ‘Survivor’; hayat!’
Haksız da değil. Adem, bir Anadolu görüntüsü çizerek, oyların kendisine gelebileceğini de düşünmüş olabilir. Ancak şu da var ki, günümüz dünyasında ‘güçlünün’ yanında yer almak var. Coşkundeniz, eski haber müdürlerimdendir. Kendisine finalin nasıl olduğunu da soruyorum. Çok iyi bir organizasyon olduğunu söylüyor ki bunu bire bir yaşadık. ‘Survivor’ finaline akın vardı. Coşkundeniz’in “Gerçek ‘Survivor’ hayatın ta kendisi” sözü aslında
her şeyi anlatıyor.
Finalin ilgi odağı Sabriye
Aşık bir kadın doğal ve yapmacık değil. Yarışma boyunca sinir bozucu bir kişilik olarak öne çıktı. Ancak saf ve temiz duruşlu. Kimden mi bahsediyorum, tabii ki Sabriye. Final boyunca yakından izledim. Hem yayın aralarında hem de yayın sırasında, müthiş bir ilgi odağı halindeydi. Tek kelimeyle Sabriye finale damga vurdu. Tek falsosu ise, “Ben Yunanlıları sevmem” sözüydü. Gereksizdi.
Ahmet Hakan’ın ‘Survivor’ itirafı
Ahmet Hakan, Türkiye’nin son yıllarda yaşadığı sorunları sıralamış ve ‘Mevlüt Bey Survivor’da’ diye bir yazı kaleme almış. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nu, neden ‘Survivor’a gittiği için eleştiriyor. Sayın Hakan, sanırım TV8’de sürekli ‘Survivor’ izliyor. Eğer haberleri takip etmiş olsaydı, Sayın Bakan’ın dünyadaki temaslarını yakından görürdü.
Huzurlu ve sağlıklı bayram diliyorum.
