Selva Demiralp

Selva Demiralp

sdemiralp@ku.edu.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

ABD Merkez Bankası Fed’in Kansas şubesi tarafından yıllık olarak düzenlenen meşhur Jackson Hole toplantıları bugün yapılacak. Merkez bankacılığının en saygın toplantılarından biri olan bu görüşmelere merkez bankacılar, devlet adamları ve en saygın akademisyenler katılıyor. Her sene ayrı bir temaya odaklanan toplantılarda bu sene istihdam piyasaları mercek altına yatırılacak. Fed’in bu seneki toplantıya böyle bir konu seçmiş olmasına şaşırmamak gerek. İstihdam piyasası ABD’deki ekonomik toparlanmanın kilit noktasını oluşturuyor. İlginçtir ki istihdam piyasaları aynı zamanda Başkan Yellen’in akademisyen olduğu yıllarda uzmanlaştığı alan. Profesör Yellen, Nobel ödüllü eşi George Akerlof ile iş piyasalarının kendi kendine dengeyi bulamayacağını savunan makaleler yazmış. Buradan yola çıkıp Fed’in şu anda uygulayacağı para politikaları hakkında çıkarım yapmak elbette zor ancak istihdam piyasalarına destek verilmesi konusuna Yellen’in daha sıcak bakacağı tahmin edilebilir.
Fed örneğine bakıp “Fed istidam ağırlıklı para politikası uyguluyorsa bizde neden enflasyona bakılıp faizler yüksek tutuluyor” şeklinde bir soru sormak ise Merkez’e haksızlık olur. Çünkü enflasyon oranının halen Fed’in hedefi olan yüzde 2’nin altında seyrettiği ABD’de Fed’in istihdama odaklanmak gibi bir lüksü var. Bizde ise yüzde 5 olan hedefin neredeyse iki katına çıkmış bir enflasyon problemi var. Bu nedenle “ABD’de faizler düşük bizde neden yüksek” şeklinde bir sorgulama iki ülke arasındaki farklı ekonomik sorunları göz ardı etmek olur.

İşsizlik ve Fed
Normal şartlar altında işsizlik rakamı merkez bankalarına reel ekonomi hakkında oldukça iyi bir fikir veriyor. Bu nedenle kriz sonrası toparlanma döneminde Fed de uzun süre işsizlik rakamını gözledi. Aralık 2012’de toplantı özetlerine faiz artırımlarına başlamak için işsizlik oranının yüzde 6.5’e inmesinin bekleneceği şeklinde bir ifade eklendi. Ancak aradan geçen bir yıllık zamanda ekonomik toparlanmaya ait diğer göstergeler oldukça yavaş ilerlerken işsizlik oranı hızla düşünce Aralık 2014’te metinde bir değişiklik yapılıp işsizlik 6.5’in altına inse bile faizler uzun süre artmayacak dendi. Nihayet Mart 2014’te işsizlik oranına dair eşik değer tamamen metinden çıkarıldı.
İşsizlik oranının böylesine kafa karışıklığı yaratmasının önemli bir sebebi uzun süren finansal kriz sonrasında emek piyasasındaki yapının değişmesi. Bir tarafta uzun süre iş arayıp bulduğu yarı zamanlı işleri çaresiz kabul eden kitleler var. Diğer tarafta uzun süre iş bulamayan ve “küsüp” iş aramaktan vazgeçen bir grup var. Her iki grup da işsizlik oranını “yanıltıcı” olarak azalıyor. Durum böyle olunca Başkan Yellen istihdam piyasasındaki toparlanmaya ilişkin olarak salt işsizlik rakamına odaklanmak yerine daha geniş bir yelpazeden gelen veri akışını değerlendireceklerini bildirdi. Piyasalar bu yelpazenin detaylarını merakla bekliyorlar. Çünkü Fed’in tam olarak hangi veriyi ne şekilde izleyeceğine dair alınacak ipuçları faiz artırımlarının başlangıç tarihine de ışık tutacak. Bugünkü toplantıda bu konuda bir yönlendirme gelebilir.