Selva Demiralp

Selva Demiralp

sdemiralp@ku.edu.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Fed’in eylül ayı toplantı tutanakları hafta içinde açıklandı. Kanımca tutanaklardan Fed’in faiz artırım takvimiyle ilgili toplantı sonrasında verilen sinyallerden farklı bir bilgi çıkmadı. Bununla birlikte, zaten ekim başından beri dünya para birimleri karşısında atağa geçmiş olan dolar için tutanaklar tuz biber oldu.
Hatırlayacak olursak, Fed eylül toplantısı sonrasında politika metnine eklediği ifadelerle yakın zamanda bir faiz artırımının kapılarını açmıştı. Bir yandan “Riskler kabaca dengede” ifadesi eklenirken bir yandan da “Faiz artırımı için şartlar oluşuyor ama biraz daha bekleyip hedeflere yaklaştığımızı gösteren delil toplayacağız” cümlesi metne konmuştu. Bunların üzerine FOMC üyelerinin çoğunluğunun da sene sonuna kadar bir faiz artırımı beklediği açıklanınca verilen sinyal şüphe götürmez olmuştu.
Kasım mı olur?
Tutanaklar kasım demiyor. Böyle bir aciliyet okunmuyor. Ancak tutanaklar Fed içerisindeki şahin ve güvercin kanatların bölünmüşlüğünü daha net bir şekilde ortaya koyuyor. Güvercin kanat istihdam piyasasında daha kat edilecek yol olduğunu, enflasyonun çok uzun süredir hedefin altında seyrettiğini ve politika faizinde zaten sıfır noktasına çok yakın oldukları için gerekli olduğunda faiz artırmak için fazlasıyla imkân olacağını ileri sürüyor. Buna karşılık, faizlerin artırılmasını savunan azınlık kanadı ise faiz artırımlarının ertelenmesinin işsizlik oranını uzun vadeli normal oranın çok altına düşürerek enflasyonda ani yükselişler yaratabileceğini ve bu şekilde ekonomik büyümeyi tehlikeye sokabilecek çok hızlı faiz artırım sürecine girilebileceğini savunuyorlar. Bir diğer endişe (ki bence bu olası bir enflasyon tehdidinden daha geçerli) düşük faizlerin yarattığı varlık balonu riski.
Fed içindeki şahin grubun bir vurgusu da Fed’in kredibilite kaybıyla ilgili. Burada altı çizilen Fed’in ekonomik tahminleriyle büyük ölçüde örtüşen bir veri seti geldiği halde bir türlü faiz artırımlarının gelmemesinin izahının mümkün olmayacağı. Şahinlerin bu söylediğine hak vermemek mümkün değil. Zaten bir uzlaşma amacıyla olsa gerek, kimi üyeler hangi şartlarda bir faiz artırımı olacağının kamuoyuna net bir şekilde anlatılması gerektiğini vurgulamışlar.
O zaman toplantı sonrasındaki basın toplantısında Başkan Yellen’in açıklamalarını bir daha hatırlamakta fayda var. Önümüzdeki aylarda istihdam verilerinin güçlü gelmesi ve önemli bir risk çıkmaması durumunda sene sonuna kadar faiz artırımı gelir demişti Yellen. Eylül toplantısından bu yana istihdam ve tüketici güveni verilerinin oldukça güçlü gelmesi son haftalarda doların yükseliş trendini açıklayabilir. Aralık toplantısına kadar bu trend devam ederse geriye bir tek “son dakika riskleri” kalıyor. Bence Trump başkanlığı bu tür bir risk teşkil edebilirdi ama olasılık giderek azalıyor. Brexit konusu ise her an her yöne gidebilecek gibi duruyor.