Sina Koloğlu

Sina Koloğlu

s.kologlu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

‘V ikings’, ‘The Tudors’ ve ‘Camelot’ gibi çok konuşulan diziler, Michael Hirst’ün kaleminden çıktı. Hirst, kendisiyle yapılan bir söyleşide tarih dizilerinin tutmasıyla ilgili gözlemlerini anlatıyor. ‘Vikingler’ tarihi bir dizi. Hirst, “Bugün yaşasalar geçmişin tarihi, yeni anlatıcılarıyla değişecekti. Kendimi biraz bu yeni anlatıcı konumuna koydum. Ayakta ateşin önünde olsalardı, yaşlılar gençlere hikayelerini böyle anlatacaktı” diyor.

Bugün yaşayan bir Viking gibi yani.

‘Payitaht Abdülhamid’ dizisinde durum nedir? Dizide ‘Abdülhamid bugün yaşasaydı ne olurdu?’ sorusu yerine, dönemin diliyle bugüne gönderme arasında gidip gelme var. Son bölümde Abdülhamid bir harita açar: “İşte İngilizlerin global monarşi dedikleri yeni dünya nizamı. Hedefleri Osmanlı’yı yıkıp, yeni bir dünya nizamı getirmek.” Kim mani olacak buna? Abdülhamid, “Allah bana ömür bahşettiği sürece ben ve milletim olacaktır.”

Haberin Devamı

Bu cümle Hirst’in sözünü ettiği “Bugün yaşasa ne olurdu?” sorusuna tam cevap oluyor mu? Emperyalizm aldı başını gitti. Osmanlı yaşayabilir miydi? Bugünün savaşlarında Abdülhamid ne yapardı?

Kendi döneminde bildiğim, her tarafı çok iyi idare eden ülkenin ne durumda olduğunun farkında olan bir padişah. Dizinin, farklı düşüncülere sahip tarihçiler tarafından tartışma masasında ele alınmasında fayda var. Ama bunu TRT’nin yapabilmesi de pek mümkün görünmüyor.

Kurgusu iyi

Diziye iyiler ve kötüler terazisinde baktığınızda, ortaya izlenir bir ‘Abdülhamid’ çıkıyor. Mesela Mahmut Şevket Paşa rolünde Hakan Boyav etkileyici. Epey bir sahne vermişler kendisine. Zaten ekip çok geniş, hani ‘Abdülhamid’e (Bülent İnal) çok fazla da iş düşmüyor. Ev ahalisi, çekimleri ve çevre düzenlemesini beğendi. Dizi çok eleştirildi. (Hatta sağ cenahtan daha çok!) Ajitasyon tarafı da mevcut. Şimdilik sıkıcı olmayan bir tarihi macera dizisi ortaya çıkmış.

KOMEDİ YOK DEDİLER

Bir komedimiz de olsun dediler. Oldu, ‘Yeni Gelin’. Şimdilik sekiz diziden bir tanesi güldürüyor. Kamil’le (Renan Bilek) Kamilla’nın (Lale Başar) son bölümde karakolda bir sahne vardı. Ev ahalisi, “Şimdi güldürmek mi istiyorlar?” dedi. Oyunculardan çok, onları komik olmaya zorlayan bir senaryo galiba bu işten sorumlu.

Haberin Devamı

Aşirete satirik bir bakış. Mesela bunu hissettim hoş olmuş.(Kalender Bozok karakteri mesela.) Jessica May Drociunas’ın (Bella Bozok) ne saf, ne tatlı kız halini izleyici kaptı ve onun yüzü suyu hürmetine diziyi üstlere taşıdı. “Ee tamam da başka ne var
bu dizide?” diye sormaya başlaması da sürpriz olmayacaktır, hatırlatayım.