‘Söz’de bir sahne; Yavuz Karasu’yla Başçavuş Fethi çarşı izninde. “Hangi sinemaya gidiyoruz?” diye soruyor Yavuz. “Zaten bir sinema var” uyarısı geliyor. “Bari komik bir film olsun” diyor Yavuz. “Filmin konusu; bir snaypırcının hikayesi (keskin nişancı)”. “Biraz kafa dağıtalım dedik, bizi savaş filmine sokuyorsun” sözlerine gelen yanıt, ev ahalisinin ilgisini çekiyor; “Adamlar hem milletin toprağını işgal ediyor, hem de bunun filmini çekip, pazarlıyor. İzlemek lazım, bizim problemimiz bu. Derdimizi anlatamıyoruz kimseye.” Acaba söz konusu film, ‘Jarhead’ mi diye düşünmeden edemedim.
Irak’a düzenlenen ilk operasyonu konu alan ‘Jarhead’, Körfez operasyonu sırasında keskin nişancı bir Amerikan askerinin eğitimi ve saha tecrübeleri üzerine kurulu bir senaryoya sahip.
Hem eleştiren hem anlatan
Bakın mesela neden bir televizyon kanalı akıl edip ‘En etkili Orta Doğu savaş filmleri’ kuşağı yapmaz? Alın size bir liste; ‘Spy Game’ (2001), ‘Syriana’ (2005), ‘Kingdom’ (2007), ‘Body Of Lies’ (2008), ‘Hurt Of Locker’ (2008). Bir de bu silah tüccarlığı işi vardır. Bu işlerin de nasıl döndüğünü ‘Lord Of War’ bir güzel anlatır. Hadi bakalım hangi aslan kanal böyle bir kuşak yapar? Yani bu açıdan Fetih Başçavuş haklı. Tabii her topu karşı tarafa atmamak şartıyla.
Silahlı sahnelerde sorun var
En çok silah kullanan dizi de diyebiliriz süre açısından... “Silah patlatacağımız zaman çevredeki insanlara elimizden geldiğince bilgi vermeye, duyurmaya çalışıyoruz. 155’e ve bölge karakoluna mutlaka haber veriyoruz. Silahlı çekimleri çok göz önünde yapmamaya çalışıyoruz” dediler. Onlar da Kadıköy’de çekim yapıyorlarmış. “Buradaki setlerde mümkün olduğunca patlatmıyoruz. Efekt kullanarak halletme yoluna gidiyoruz” dediler.