PAZARTESi DiZiLERi BAYILTIYOR
Pazartesi ‘çok izlenen zaman’ dilimi dizileri denince ilk akla gelenler, ‘Arka Sokaklar’, ‘ Aşk ve Ceza’, ‘ Küçük Sırlar’, ‘Yer Gök Aşk’...
Ortak özellikleri, durağanlık, bol bol bakışmaların yer alması, diyalogların ‘sıkıldık yazdık’ boyutunu zorlaması olarak sayılabilir.
‘ARKA SOKAKLAR’ SİYASETE GİRMESİN
‘Polisiye’ olayların çok izlenen dizisi -ki ben de bugüne kadar çok yazdım- son bölümde bir ‘örgüte çocuk kaçırma’ olayına girmiş. Oysa bu dizi, daha çok kapkaç, cinayet, adam kaçırma gibi olayların arasına kahramanların esprili diyalogları ve karakter-leri serpiş-tirerek ‘çok izlenir’ olma özelliğini sürdürdü.
Son macerada ekip, ‘terör örgütünün’ kaçırdığı çocukların peşinden Mardin’e gitti. Bizim polislerin alanı geniş, her konuya dalıyorlar. ‘Siyasi içerikli’ olunca senaryo, hiç bu dizinin havasına uymuyor. Yavan kalıyor. Şu Samanyolu TV’deki ‘terör örgütü dizileri’nden farkı kalmamış. 3-5 ‘terörist’ dağda silahla dolanıyor ve ortaya ilkel kovboy filmleri atışmaları çıkıyor. Yani aksiyon zaten zayıf bizde. Onu zorlayınca ortaya ‘dekmancılığı’ aşamayan bir durum çıkıyor. ‘Arka Sokaklar’ son bölümde bu hataya düşmüş. Siz İstanbul’da oturun, oradaki asayiş üzerine güzellemeler yapın yeter...
‘AŞK VE CEZA’ YA DA ‘YER GÖK AŞK’ İKİSİNDE DE AĞIR AKSAK SAHNELER
Gözler derin derin bakıyor... Bir cümle çıkıyor ağızlarından, sonra bakışıyorlar. Bak bak bitmiyor. Sahneler ağır çekim. Yürüyenler ağır, kızanlar ağır her şey ağır. ‘Aşk ve Ceza’da Yasemin bakıyor, Şahnur Hanım bakıyor. Şahnur Hanım bakarken arkada fonda çalan müzik tıpatıp ‘Binbir Gece’ oluyor, ve aklım oraya gidiyor. Yaklaşık dört dakikada bir yerden bir yere gidebiliyor karakterler. Ee, hâlâ film uzunluğunda diziler yoksa nasıl devam edebilir?
‘Yer Gök Aşk’da bir nevi ‘bakışların’ dizisi. Hepsi birbirini süzüyor... Anlaşılan izleyicinin (ki büyük bölümü kadınlardan oluşuyor) içi geçiyor. Başka açıklaması yok. Genç kızlar Murat Ünalmış baksın yeter oluyorlar. Sahneler acele etmeden bu minvalde gecenin ilerleyen saatlerine kadar devam ediyor.
POLAT, ALEVİ SORUNUNU ÇÖZERSE!
Bir yazı okudum Birgün Gazetesi’nde, ‘Polat Alemdar alevileri mi kurtaracak?’ başlıklı. Son üç bölümdür bu konuyla ilgili dizimiz. İzledim. Özetle; alevilerin arasında ‘ateistler’ var, onlar gerçek aleviliği yok etmek istiyor. Dede ve Zülfikar Ağa soluğu Polat Alemdar’da alıyor. “Ne olacak bu alevilerin hali?” diyerek yardım istiyorlar. Alevileri ‘solculardan’ temizleme durumu... Alevi açılımı üzerine çeşitlemeler.
Bunlar kendi gerçekliğinin ötesinde bir dizi kahramanıyla çözülecek işler olabilir mi? Ama bizde oluyor. ‘Kurtlar Vadisi Pusu’ devam edecekmiş. Seçimlerden sonra Polat Alemdar bakalım nasıl bir yön çizecek? Açıkçası izlerken diyalogları, bu kadar ‘iddialı’ sözler bana biraz sakat gibi geldi.
ZAGA BAND SİZLERLE
Okan Bayülgen’le aralarında sorun vardı, yoktu derken Zaga Band albümünü çıkardı. Yetenekli müzisyenlerin bir araya gelmeleri ortaya melodi ve söz çıkmasına yetmiyor. O ayrı bir iş. Ama şu var; Zaga Band dağılmayıp ikinci albümü yaparsa sanırım bu konudaki sıkıntıyı aşacak. Bir de siz dinleyin ‘Yüxexes’te. (DREAM TV/22.00)