Sinan Biçici

Sinan Biçici

sinanbicici@hotmail.com

Tüm Yazıları

TRT’deki ‘Sevda Kuşun Kanadında’ 1968 hareketine, 70’lerin siyasal çatışmalarına ‘Milli Görüş’ hareketinin gözünden bakan siyasal bir dizi. Genel yönetmen Mesut Uçakan, yönetmen Yasin Uslu, senaryo Ahmet Tezcan.
Arif (Murat Ünalmış), imam hatip mezunu bir gençtir. Türkçe ezana karşı çıktığı için asker tarafından öldürülen imam bir babanın oğludur. En büyük amacı babasının intikamını alabilmektir. Hukuk fakültesinde solcu Tümay’la (Deniz Baysal) tanışır. Aşık olacağı Tümay ise babasının ölümünden sorumlu olan, eski NATO subayı, derin devletin adamı, komutan Zafer’in (Yavuz Bingöl) kızıdır. Ana karakter Arif, milliyetçi çizgide kurulan ve daha sonra ‘Milli
Görüş’ çizgisine geçen Milli Türk
Talebe Birliği’nden. Siyasi tarihin son 20 yılına damgasını vurmuş birçok isim oradan çıkmış. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, eski cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Bülent Arınç, İsmail Kahraman, Hüseyin Çelik, Beşir Atalay ve Abdülkadir Aksu...

Haberin Devamı

Dizinin sorunları ne?
Yaz sezonuna girerken ağır mevzulu bir dizi yayınlamak riskli ama TRT bir garanti vermiş olabilir. Belgesel tarafını da biraz güçlendirmesi lazım. Gerçek olaylar, kişiler ve tarih açısından bilgi vermiyor. Gerçeğin üstüne kurgu olay ve karakterler olursa ayakları daha çok yere basar.
Dizinin en büyük problemi bakış açısı bence. Solcular kötü çocuk ve kavgacı, ülkücüler kavgacı iyi çocuklar ama yanlış yapıyorlar. Milli Görüşçüler ise mağdur, inançlı, merhametli, saygılı, efendi ve vatanını seven...
Asker darbeci, inançlı insanlara zulüm ediyor ve dış güçlerin kontrolünde. Siyaset ise bu kötü gidişi izliyor sadece. Tek çare Milli Görüş’çülerin siyasete girmesi, dizideki replikten alıntı yapacak olursak “Ülkenin dini bütün siyasetçilere ihtiyacı var.”
Böyle olunca geniş kesimlerin kendilerini bulması da zor, inandırıcılık da. Sadece bir kesimin sevebileceği dizi yapmak televizyonculuk açısından riskli. Yakın tarihimizin dizi olarak, okumayan, tarihini bilmeyen kuşağa anlatılması iyi bir şey ama kamu kanalı TRT, bir siyasal kesimin propagandasını yapan, diğer siyasi grupları eleştiren içeriğe destek verirse herkesin kanalı olamaz ve eleştirilere de maruz kalır.
Peki kendinizi nasıl inandıracaksınız, her kesime izleteceksiniz? Bunun formülü belli. Tarafları onlar kendilerini nasıl görüyorsa öyle anlatmalısınız ki, sağcı da solcu da ‘beni anlatmış’ diyebilsin. Türkiye’nin en çok ihtiyacı olan bu, karşıtını önyargılarla değil, kendi anlatımıyla tanımak, dinlemek ve anlamaya çalışmak.
‘Hatırla Sevgili’, ülkücü karakteri dönemin ülkücüsü Mümtaz’er Türköne’yle birlikte tasarlamış. Devrimci karakterleri ise dönemin devrimci liderlerinden Mustafa Yalçıner’le. Böylece iki tarafı gerçeğe en yakın anlatabildi.
‘Seksenler’deki bir sahne bakış açısını çok güzel özetliyordu. Mahallenin solcu ve sağcı genci “Memleketi biz seviyoruz, hayır biz seviyoruz” diye kavga çıkardılar. 12 Eylül darbesiyle belediye başkanı olan komutan onları görüp karakola çektirdi. Komiser ise gençleri karşısına aldı, “Siz bizden çok mu seviyorsunuz, hadi gidin nezarete” dedi. Ülkeyi darbeye hazırlayan bir süreç, dış güçler ve onlarla çalışan derin güçlerle hazırlanmış olabilir. Ama her görüşten milyonlarca insan memleketi sevdiği ve kurtarmak için bu siyasal çatışmalara katıldı.
‘Sevda Kuşun Kanadında’ki Arif bunu şöyle anlatıyor: “Sadece korkaklar sırtını düzene dayar!”