Songül Hatısaru

Songül Hatısaru

songul.hatisaru@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Dünyaca ünlü estetik cerrahımız Serdar Eren, yılların tecrübesini felsefeye dökmüş. Eren, “Bizim toplumumuzda babalarına düşkün kız çocukları, büyümek istemiyor, östrojen hormonları baskılanıyor, dişilik ruhunun gelişmemesi vücut şekillenmesine yansıyor... Bedenlerin dişi yanları küçük kalıyor” diyor

İnsanoğlunun şu hayatta temel çilesi yaşlanmak. Her şey onu geciktirmek, olmamış gibi davranmak için. Ancak işte bir de yer çekimi denen şey var karşımızda. Yanakları da, göğüsleri de, popoyu da aşağı çekip durmakta. Kimileri buna teslim oluyor kimileri ise savaş açıyor. Savaş açanların kapısını çaldığı isim, Serdar Eren.
Hem de ne isimler, İsveç kraliçesi Silvia da ona gidiyor, İngiliz Prensesi Michael of Kent de. Prensesler, düşesler, ünlü iş kadınları... Tina Turner ondan randevu almak için üç ay beklemişti. Türkiye’deki isimleri saymıyorum dahi… Seda Sayan’dan tutun, Ajda Pekkan’a kadar etrafımızda gördüğümüz birçok insan... Serdar Eren, plastik cerrahi alanında dünyada sayılı isimlerden.
Uzun yıllar Almanya Köln’de yaptı estetik operasyonlarını. Bu nedenle sosyetede birisi Almanya’ya gitti mi, yıllarca, ‘Serdar’a mı gidiyorsun’ sorusuna muhatap kaldı. Eren, son dört yıldır Türkiye’ye yerleşti. Yüz, karın, meme gibi tüm vücudu gerdiği kombinasyon ameliyatlarıyla ünlü. Maslak Acıbadem’deki muayenehanesinde buluşup “güzelliklerden” konuştuk.
Kitabını yazacak
Serdar Bey, damardan gireyim. Türk kadınları son dönemlerde çok popo yaptırmaya başladı. Neye bağlıyorsunuz bu arzuyu?
Eskiden Türk kadını orient, Akdeniz ülkesi kadınının özelliklerine sahipti. İnce belli, doğurgan kalçalıydı. Eskiden kalçalarının büyüklüğünden şikayet ederlerdi. Son 15 yıldır yeni jenerasyona baktığınızda, o vücut şekli kayboldu. Dar kalçalı, uzun ince kadın şekli ortaya çıktı. İnce belli, geniş kalçalı kadın tipi, östrojen kadınıdır.
Yani kadınlık hormonu yüksek seviyede olan kadındır. Östrojen, kadının dişilik duygularını yüksek seviyeye çıkarır. Şu anda toplumda kadınların konumu gerçekten kötü. Büyümek isteyemeyen çocuk fenomeni (BİÇ) adını verdiğim durumda puberteden kadınlığa geçerken östrojen hormonunun etkisiyle genç kız artık o dişilik ruhunu da hissetmeye başlıyor. Ama dişilik ruhu bastırılıyor. Dişilik ruhu bastırılırken farkında olmadan östrojenlerini de bastırabiliyor. Dolayısı ile testosteron hormonu daha yüksek oluyor. Testosteron erkeksi ruhun gelişimine sebep oluyor.
Bu durum vücut şeklinin gelişimine de yansıyabiliyor. Baktığınız zaman android tipli, erkeksi kadın tipleri daha çok arttı. Yani kalçaların dar, poponun da küçük olması gibi.
Dişilik ruhu bastırılan kadınlar çocuksu kalıyor
Ama bizim genetik yapımız bu kadar değişmedi ki, vücut yapımız böyle değişsin...
Haklısınız ama ruh halimiz değişti. Dişi görünüm başka bir şey, dişilik ruhu başka bir şey. Dişilik ruhu bastırılıyor. Psiko-sosyal faktörlerden ötürü yaşanmaya müsaadesi olmayan kompleks bir konu. Babacı kızlar ve anacı oğullar.
Bunu biz çok gururla ve ısrar ederek de bazen söylüyoruz. Ama çocuğun yetişmesinde ilerisi için büyük problem aslında. Kızların rol modeli anne olmalı, erkek çocuğun ise baba. Baba kızlarını çok seviyor, kızlarına çok düşkün. Ama öbür yandan kızını, pek kadın olarak da görmüyor. Görmek de istemiyor. Büyüme çağında, yavaş yavaş östrojen hormonu yükselmeye başlıyor, dişilik hormonu, kadınsı duygular gelişirken öbür taraftan o duyguların yarattığı davranış ve ruh halini baba beğenmeyebiliyor.
Bunu çocuğa da yansıtabiliyor. Kız çocuğu da çatışmaya girmek istemiyor. Öbür taraftan çocuksu sevilme o kadar yoğun yaşatılıyor ki, çocuksu sevilmeyi, kadınsı sevilmeye tercih ediyor.
Bu konuda bir kitap yazmayı düşünüyorum. Çünkü bu karışık ruh hali hastalarımın ameliyat olma arzularındaki algılama bozukluğunu da yansıtıyor.
Büyüme duruyor
Ruh halinin büyümeyi durdurabildiğini mi söylüyorsunuz, yanlış mı anlıyorum?
Evet büyüme dahi durabiliyor. Vücut şekli 14 - 16 yaşında çocuksu bir kız çocuğunun vücut şeklinde kalıyor. Bir fotoğraf çalışması yaptım; meme büyütmeye gelen 6 - 7 değişik ülkeden 20 ila 45 yaş arası 40 kadının üst kısmının fotoğraflarını çektim.
Fotoğraflarda vücutların kafalarını kestim. Baktığınızda hepsi aynı vücut şekline sahip, aynı yaşta görünen vücutlar. Sanki kırkızlar... 15 - 16 yaşında vücut gelişimi durmuş, yani östrojen bastırılmış, çocuksu ruh, çocuksu sevilme arzusu ve onu koruma arzusu kadının vücudunun üst kısmını etkilemiş.
Bir kadının her yaşının ruh halinin yaşaması gerekir. Sağlıklı yaşamak sağlıklı beslenmekten ibaret değil. Sağlıklı ruh hali her şeyi zamanında yaşamaktır.
n Bu kadar yüksek oranda çocuksu sevilme arzusu neden olsun ki?
O kız çocuğu ya çok sevilmiştir, ya da sevgi eksik kalmıştır. Çok sevilmek o kadar iyi gelmiştir ki ondan feragat edemez, kadınsı sevilmeye geçmeye cesaret edemez. Korkabilir çünkü orada nasıl sevileceğini bilmiyor.
Araba farı değil onlar!
Popoya dönersek, gelenlerin kafasında bir resim, bir model oluyor mu?
Türk kadını popoyu büyütmek istiyor. Çünkü popolar küçüldü. Meme ve poponun kaderi aynıdır. İkisi de düz duvarda dik durmaya çalışan, yerçekimine karşı organlar. Belirli bir zamanda ikisi de yerçekiminin kuvvetine yenilir. Bir doğum hadisesi, kilo alıp verme bile sarkmaya sebebiyet verebilir.
Hastalar dinamik ve statiği hiç göz önüne almıyorlar. İstiyorlar ki, kalıcı araba farı gibi eşit dursun memeler, hiç kımıldamasın. Dinamik organların ameliyatları zamanla, hareket kabiliyetleriyle yine gevşemeye mahkumdur. Bunları da hastalarıma anlatmaya çalışıyorum ki gerçekçi olsunlar. Kiminde 3, kiminde 5 yıl sonra gevşeyebilir.
Almanya’da sigortalar zayıflayanı ödüllendiriyor
Başka hangi konularda geliyorlar size?
Son zamanlarda Türkiye’de çok başarıyla uygulanan mide küçültme ameliyatları yapılıyor. Bunun sonrasında istenen operasyonlar oluyor. Aşırı kilolu insanların midelerini küçülterek 50 - 70 gibi mega miktarlarda kilo verdiklerinde ortaya çıkan durum yani.
Bunların vücutlarında, içinden neredeyse bir insan çıkmış kadar fazla bir deri ve doku oluyor. Bunlar en zor ameliyatlar. Almanya’da obezite merkezim olduğu için bu konuda yıllarca çalıştım. Bu hasta grubu Türkiye’de de çok arttı. Uzun, ağır, maliyetli, iyileşmesi zaman alan ameliyatlar. Sigorta tabii bunları ödemiyor.
Almanya’da ödeniyor muydu?
Evet. Enteresan bir yaklaşımları var sigorta şirketlerinin orada. Obez olan insan hastalıklara çok meyillidir, yaşam süreleri yüzde 25 kısalır. Böyle bir durumda sigorta şirketi diyor ki, bu adam kilosundan dolayı adeta kronik bir hasta. Dolayısı ile sigortaya çıkaracağı masraflar da ömür boyu çok yüklü olacak.
Moda sırt operasyonu
Bu insan midesini küçülterek veya ciddi diyet yaparak bir yola girdi. Bu kadar zahmete katlandı ve sağlıklı bir insan oldu, bana gelecekte masraf çıkarmayacak. Ama bunu yaparken vücudu yaşlı bir insan vücudu gibi yaşlandı. Bu çok ağır psikolojik problemlere yol açacak. Bunun için mükafatlandırayım diyor ve bir defalığına mahsus olmak üzere bütün ameliyatların ücretini ödüyor.
Kadınlar bugünlerde ne istiyor daha çok?
Kadınlar, güzellikle ilgili herşeyi istiyorlar. Ameliyat olarak sırt gerdirme de istemeye başladılar. Bilhassa yazın açık elbise veya bikini giydiği zaman sutyenin de biraz sıkması ile koltuk altından, sırttan, belden fırlamalar oluyor.
Bazen de bel bölgelerine yapılan liposuction’ın ilerki yaşlarda ortaya çıkardığı dalgalanmalar ve deri bollaşmaları oluyor. Eğer çok sarkık ve dalga dalga bir sırt ise hiçbir şey giyemiyor kadın. Almanya’da aşırı kilo vermiş kadınlarda çok yaptım
bu ameliyatları, onlarla başladım.
Dişilik ruhu bastırılan kadınlar çocuksu kalıyor
Uçurtmanın ucunda bir cerrah
Son yıllarda “uçmaya” merak saldığınızı da duyduk…
Gökova’da kitesurf yapıyorum. Herkes ‘nasıl bu kadar genç kalabiliyorsun’ diyor. 5 yıldan beri yaşam şeklim değişti. Uçurtma sörfü diyorlar buna. Gençler yapıyor. Hamdi Akın, Oğuz Satıcı gibi yakın dostlarımı da motive etmeye çalışıyorum. Garanti Bankası sponsorumuz. Gökova Akyaka’daki Kiteacademy’ye destek de oluyorum. Ebebeynler için ergen çocukları ile birlikte, “Gel seninle birlikte bir sporu öğrenelim” projesi hazırladım. 10 yaşındaki çocuklara Akyaka’da kamplar yapmak istiyorum. Çok enteresan bir spor, dalga ve rüzgarla boğuşuyorsunuz, gücünüzün sınırlarını görüyorsunuz. Tabiatın gücüyle haddinizi öğreniyorsunuz. Bir de ayda üç gün sebze suyu detoksu yapıyorum, dinç tutuyor.
Erkekler dinç görünmek için yanaklarını kaldırtıyor
Erkek hastalarınız ne yaptırmak istiyor daha çok?
Yüz ameliyatlarında tecrübeli olduğum için, yüz ameliyatlarına gelebiliyorlar. Göz ameliyatları, orta yüz liftingi, yani yara izinin az olup, buna karşın genç gösteren ameliyatlar. Erkeğin sorunu güzellik değil, dinç görünmek. Orta yüz liftingi yüzü dinç, dinamik gösterir. Altgöz kapağının altından yanağı yukarı doğru taşıyoruz. Çünkü yüzün sarkması orta yüz bölgesindedir. O bölgede kemik yok, bizler de Slovak tipi insanlar olmadığımız, yani elmacık kemiklerimiz olmadığı için sarkıyoruz. Bu da yorgun yüz görünümüne neden oluyor.
Erkekler, dinamik görünmek için orta yüz liftingi istiyor. Yanak göze ne yakın ise o kadar genciz, çocuklara bakın. Yanak gözden aşağı doğru uzaklaşmaya başladıkça düzleşmeye ve yorgun görünmeye başlıyoruz.
Dişilik ruhu bastırılan kadınlar çocuksu kalıyor
Estetiğin sınırları Jennifer Lopez’in poposunda duruyor
Angeline Jolie dudakları istiyor mu hala insanlar?
Angelina Jolie dudakları, Nicole Kidman burnu her zaman örnek alınır, öyle bir model arzu ederler. Eskiden meme yaparken Ibiza modeli, disko modeli denirdi ya… Jennifer Lopez’in poposunu herkes beğenir bir şekilde. Brezilyalı poposu denen tarz. O genetik bir yapı ama. O poponun, o şekilde dik durmasını sağlayan tamamen omurgalarının ve kuyruk sokumu kemiklerinin yapısıdır. O ırkta popo yukarıda duruyor, ameliyatla öyle yapmak mümkün değil.
Tabii hastaların arzusu olabilir. Hastanın her şeyi isteme hakkı var. Ama bizim onları doğru yönlendirme sorumluğumuz var.