Tolga Şardan

Tolga Şardan

tsardan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Yerel seçimler ve dershanelerin kapatılması merkezinde esen iç siyaset rüzgârları, çözüm sürecini şu günlerde ikincil konuma getirdi.
Hükümet ve BDP, neredeyse bir yılı dolacak olan süreci her ne kadar kendi açılarından farklı biçimde değerlendirse de değişmeyen tek durum PKK’nın kış üslenmesiyle birlikte yeni dönemdeki hareket tarzını geliştirme çabalarının devam etmesi olarak görülüyor.
Çözüm sürecinde, “PKK’nın silahlı unsurlarının sınır dışına çekilmesi” koşulunun sadece yüzde 20’sinin gerçekleşmesi; hükümeti en çok rahatsız eden olgulardan biriydi. Bu çerçevede, çekilmenin durdurulması talimatının kimden ya da nereden geldiği sorusunun yanıtı oldukça önemli hale geldi.
Ülkede yaşanan farklı gündeme karşın, PKK ve çözüm sürecini yakından takip etmeye devam eden güvenlik birimleri, bu sorunun yanıtını “Abdullah Öcalan” olarak tespit etti.
Güvenlik bürokrasisinin elde ettiği bilgilere göre, çözüm sürecinin başlamasıyla birlikte, silahlı unsurlarsınır dışına çıkarılması talimatını PKK yönetimine ileten Öcalan, istediği adımların hükümetçe atılmadığını gerekçe göstererek bir süre sonra bu kez çekilmenin durdurulması yönünde talimatını Kandil’e ulaştırdı.
Böylelikle Öcalan, örgütün “şahin” kadrosunda yer alan Cemil Bayık’tan daha keskin politika izleyerek hükümete, “örgüt üzerindeki kontrolünü henüz yitirmediği” mesajını da göndermiş oldu.

Son durum nasıl?
Yüksekova ve Diyarbakır’da iki hafta içinde yaşanan olaylarla yerel seçimler sürecinde “hareketlilik” sinyalleri veren PKK’nın geldiği son durumu şöyle özetlemek mümkün:
1. Örgüt yönetimi, yurtiçindeki silahlı unsurlarına kış üslenmesi talimatını verdi. Ayrıca, üslenme noktalarında aşırı hareket edilmemesi, işbirlikçilere dikkat edilmesi, kesinlikle araç kullanılmaması uyarıları yapıldı.
2. Kış üslenmesi nedeniyle bölge genelinde iletişimde azalma görülmesine karşın, sözde Serhat eyaleti ile Amanoslar’da telsiz görüşmelerinde yaşanan artış, faaliyetlerin devamının göstergesi oldu. Dahası, kuzey Suriye’de ve Kuzey Irak’taki Metina bölgesindeki telsiz görüşmelerinin sıklığı örgüte yeni katılımların olduğunun işareti olarak değerlendiriliyor.
3. Murat Karayılan’ın kontrolündeki Halk Savunma Merkezi’nin faaliyetleri Kandil’den, Kuzey Irak’taki Gare bölgesine kaydırıldı.
4. Diyarbakır, Şırnak ve Hakkari’nin dağlık bölgelerinde Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait askeri birliklere yönelik istihbarat ve keşif çalışmalarına hız verildi. Askeri üs bölgelerinin yakın bölgelerinde PKK’nın üs bölgesi oluşturma hazırlıkları yoğunlaştı.
5. Bazı bölgelerde yol kesme eylemleri yapan PKK militanları, alan hakimiyetini sürdürmeye çalışıyor.
6. Şehir merkezlerine bomba ve patlayıcı madde sevkiyatı geçmiş dönemde olduğu gibi aynen devam ediyor, örgüt özellikle “paravan” yapılanmalar üzerinden eylem arayışlarında bulunuyor.
7. Bir süredir Karadeniz’de etkisiz olan örgüt, Dersim açılım grubu üzerinden küçük gruplarla yeniden Karadeniz açılımı yapılması amacıyla hazırlıklar yapıyor.
8. Öz Savunma Birlikleri’ne bağlı örgüt üyeleri, özellikle Hizbullah üyesi kişi ya da oluşumlara yönelik keşif ve istihbarat çalışmaları yapmaya başladı.
9. Suriye Afrin’deki coğrafi koşullar nedeniyle eleman ve lojistik sağlamada yaşanan güçlükler nedeniyle eleman aktarımları Hatay’daki Amanoslar üzerinden yapılmaya başlandı.
10. PKK yönetimi, özellikle Suriye’de çatışan YPG’nin daha etkin olmasını sağlamak amacıyla Rusya’dan uzun menzilli füze almak için girişimlere başladı.
Bu gelişmelerden anlaşılıyor ki, her şey duruyor olsa da, PKK yerinde durmuyor. Ağır aksak giden çözüm sürecinin önemi de burada. Süreç hareketlenmez ve başarıya ulaşmazsa, gerek yerel seçimler döneminde, gerekse 2014’ün yaz aylarında “çok hareketli” günler yaşanması olasıdır.