Tunca Bengin

Tunca Bengin

tunca.bengin@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Türkiye, Suriye’deki iç savaşla ilgili kırmızı çizgisini dünyaya uzun süre önce ilan etti. Sınırında PKK’nın Suriye kolu PYD/YPG tarafından kurulacak bir yapıya izin vermeyeceğini, oldubittilere müsaade etmeyeceğini açıkça vurguladı, vurguluyor. Buna rağmen YPG’yi alenen destekleyen ABD ise bildiğimi yaparım havasında. Yani terör koridoru sevdasında ısrarcı. Dolayısıyla da verilen silahların Rakka operasyonuyla ilgili değil, tamamen YPG’nin kazanımlarını koruma ve yayma amaçlı olduğu çok net. Tabii namlularının TSK’ya dönük olacağı da... Nitekim dün bu durumu konuştuğum Genelkurmay İstihbarat Dairesi eski Başkanı Korg. İsmail Hakkı Pekin’in tespitleri de bu yöndeydi:
“YPG Türkiye’ye karşı savaşa hazırlanıyor. Çünkü şunu biliyorlar, eninde sonunda Suriye’deki harekât bittikten sonra Türkiye’nin hedefi YPG olacak. O nedenle, YPG Rakka ele geçirilmeden önce üç federe bölgeli bir yapı oluşturma hazırlığında. Bunların arasında Fırat Kalkanı’yla kontrol altına alınan Cerablus’tan El Bab’a kadar olan bölge de var.”
Türkiye oradayken nasıl cesaret edecek buna?
“Bunun arkasında ABD var, İsrail var ve maalesef Suudi Arabistan da var. Hedeflenen doğrudan savaş değil, YPG Türkiye’nin kontrolündeki bölgelerde PKK’nın sınırlarımız içinde yaptığı gibi terör faaliyeti başlatacak. Afrin bölgesinde zaten PYD/PKK oluşumu şu an terör faaliyetleri yapıyor, bunun bir kısmını Fırat Kalkanı, bir bölümünü de Türkiye’ye doğru, yani Amanoslar’a, oradan da Kahramanmaraş’a doğru kaydırmayı planlıyor. Yani Kandil’deki terörün merkezi değişiyor. Türkiye’nin bir taarruzuna karşı da kurduğu orduyu savunma amaçlı kullanacak. ABD’nin verdiği güdümlü tanksavar füzeleri omuzdan atılan hava savunma füzelerinin anlamı bu. ABD’nin Suriye’de kurduğu üslerin amacı da YPG’ye yardım etmek, bunun arkasında Almanya da var. Yani Türkiye yoğun bir terör baskısıyla karşı karşıya kalabilir ve dönüp taarruz ettiği zaman da karşısında YPG’yi, arkasında ABD ve Avrupa’yı bulur.”
NATO ne olacak bu durumda?
“NATO’ya sormak lazım 5. madde ne oluyor falan diye çünkü onlar Suriye hesabı yapıyorlar. Tabii Suriye’deki hesap onların dediği gibi olursa yani güneyimizde bir Kürt devleti kurulursa büyük ihtimalle dört beş sene içerisinde Türkiye’de çok daha fazla terör olur ve Türkiye’nin güneyinde başka bir Kürt devleti kurulmaya çalışılır. Bu şartlar oluşmadan Türkiye’nin mutlaka Afrin operasyonunu yapması yani Tel Rıfat’ı ele geçirmesi ve İdlib’i temizlemesi lazım. Sonrasında da Kamışlı ve diğer bölgelerde oluşan YPG/PKK yapısını ortadan kaldırmak durumunda. Bunun için de Esad’ı hedef olmaktan çıkartmak ve bölge ülkeleriyle ittifak şart. Zaten ABD’nin korkusu da Türkiye, İran, Suriye Irak müdahale ederse planlarım boşa gider, bir 20-30 sene daha harcarım diye.”
Özetle, Anadolu topraklarından yabancı güçleri söküp attığımız büyük zaferin 95. yılında ülkemiz yine beka sorunuyla karşı karşıya. Ve bu alçak tezgâhın arkasında da sözde dost, müttefik ABD ve Almanya’nın başını çektiği Avrupa ülkeleri var...