Tunca Bengin

Tunca Bengin

tunca.bengin@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


       Vatandaşın derdi bitmiyor. Devlete düşen, koltuklarda yan gelip yatmak değil, çözüm üretmek...
       . Sağlık Bakanlığı'ndaki görevimden ailevi nedenlerle istifa etmiş bir hemşireyim. Şimdi ise açıktan atama bekliyorum. 1997 yılından bu yana tek bir yanıt dahi verilmedi. Billur Demir.
       . İETT otobüslerini garaja çekip özel halk otobüslerine yolcu buluyorsa yaşlıları ücretsiz taşımaya da katlanıversinler. Duraklara gidin, öncelikle özel otobüsün dolmasına özen gösterilir. Selim Akmen.
      
. TURKCELL hatlı telefonum var. Faturamı düzenli ödüyorum. Ancak nisan ayı faturasının ayrıntılarına baktığımda 1 Ocak'tan 15 Mart'a kadar olan bazı görüşmelerin yeniden ücretlendirildiğini gördüm. M. Yazıcıoğlu.


Tekel'de neler oluyor?

       Tekel Genel Müdürlüğü'nün Diyarbakır ve Kilis Fabrikaları modernizasyon çalışmaları kurumu karıştırdı. İddiaya göre; özellikle Diyarbakır İçki Fabrikası en yeni ve modern işletmelerden. Dolayısıyla modernizasyon projesi başlı başına bir savurganlık örneği. Üstelik anahtar teslimi ihale edilen projenin keşif bedeli de yüzde 300 artış görmüş. Konu Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu'nun 1998 raporunda da açık açık vurgulanıyor.
       Önce iddiaya değinelim; Tekel teknolojileri eskidiği gerekçesiyle davet suretiyle 2 ayrı ihale açıyor. Ve 1996 yılı fiyatlarıyla Diyarbakır İçki Fabrikası 950 bin dolara, Kilis İçki Fabrikası ise 2.5 milyon dolara ihale ediliyor. 1997 yılının Haziran ayında da onaylanarak kesinlik kazanıyor. Ancak daha sonra keşif artışı adıyla 950 bin dolarlık ihale 3.5 milyon dolara, 2.5 milyon dolarlık Kilis projesi ise 6.5 milyon dolara yükseltiliyor. Yani yüzde 300'lere varan bir artış oluyor. Kıyamet de bundan kopuyor.

Tartışmalı toplantı

       Tekel Alkollü İçkiler Sanayii Müessesesi Müdürlüğü Yönetim Komitesi'nin 4 Şubat 2000 tarihli toplantısında 1998 yılı denetim raporuna verilecek yanıtlar ele alınıyor. Bazı üyeler çekinceleri olduğunu belirterek karara şerh koyuyor.
       Müessese Müdür Yardımcıları; A. Kerim Yanık,
'Özellikle Diyarbakır İçki Fabrikamız en yeni ve modern işletmelerimizdendir. Böyle bir işletmemizin modernizasyon yanıltmasıyla büyük ölçüde yok edilip, sözde yenilenmesine ülkesini seven hiç kimse rıza gösteremez',
       Tuğrul Koray, 'Raporda her türlü eksik iş ve işlemler açık açık eleştirilmesine rağmen çalışmakta olan Diyarbakır fabrikamızdaki 6 adet buhar kazanlarının değiştirilmesinin nedenleri, hangi harcama planı çerçevesinde kime ve nasıl yaptırıldığı',
       M. Sabahattin Karıncaoğlu, 'İçkilerimizde metil alkol sorunu olmamasına rağmen di metilizasyon kolonu projesinin ne gerekçelerle yer aldığının, 1996 yılında hangi gerekçelerle modernizasyon projesine dönüştüğünün soruşturulması düşüncesindeyim' diyor...
       Top şimdi TBMM KİT Komisyonu'nda... Yani iş milletvekillerine düşüyor. Bir de dip not: Devamı var...

Üç isim üç değişim

       Türkiye'de güzel şeyler de oluyor. Artık ucuz politika peşinde koşan ya da köşe dönücüler, prensler değil, çalışan - hak eden de zirveye çıkıyor. Aslında bu; yeni milenyumda Türkiye'nin değişen yüzü, çağdaş çizgisi. İşte size üç örnek:
       Ahmet Necdet Sezer; 10. Cumhurbaşkanımız. Sade, tantanasız törenle makama oturdu. Kimseye diyet borcu yok, aile fotoğrafı da özlediğimiz cinsten.
       Halkın içinden. Gereğinde mütevazı, yerinde devlet adamı. Türkiye ondan çok şey bekliyor.
       Sadettin Tantan; Bir dönemin efsane polis şefi. Şimdilerde İçişleri Bakanımız. O da gösterişten hoşlanmıyor. Geçmişi temiz, hakkında hiçbir şaibe yok. Politik hesaplar değil, görevinin gereğini yapıyor. Türkiye ona güveniyor.
       Ve Fatih Terim;
Onurumuz. Öyle bir Cimbom yarattı ki; Avrupa dize geldi. Sıradan bir Türk çocuğu. Ne ABD'de eğitim ne de lüks bir geçmiş. Seyyar satıcılıktan zirveye çıktı. İnancın zaferini kanıtladı. Türkiye onunla gurur duyuyor...


Yazara E-Posta: tbengin@milliyet.com.tr