Tunca Bengin

Tunca Bengin

tunca.bengin@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


       İstanbul dolandırıcılar cenneti. Uyanıklar akla hayale gelmedik yöntemlerle vatandaşın parasını çarpıyor. En popüler olan da Defterdarlık, SSK, Emniyet adını kullanarak hayali gecelerin davetiyesini pazarlamak. Malum halen cezaevinde bulunan Selçuk Parsadan da aynı yöntemle dönemin başbakanını avlayıp örtülü ödeneği hortumlamıştı.
       Ama zokayı yutmayanlar da var. Hatta dedektif gibi iz sürüp, uyanıkları adalete teslim edenler bile var. Sözü uzatmadan konuya girelim.
       9 - 10 Ağustos tarihinde Ayfer adlı bir hanım Balay Dayanıklı Tüketim Malları Sanayi ve Ticaret Ltd.'yi arar. İstanbul SSK incelemede çalıştığını belirterek, emekli olan müfettiş arkadaşlarına bir veda gecesi düzenleyeceklerini söyler. Ve davetiye alarak maddi katkı sağladıkları takdirde, şirketlerinin denetlenmeyeceği taahhüdünde bulunur. Tesadüf bu ya telefona yanıt veren şirketin sahibi DSP İstanbul milletvekili Mustafa Düz'dür... Sonrasını milletvekilimizden dinleyelim:
       "Konuşma sırasında kendilerine nasıl ulaşacağımı söyledim, bir telefon numarası verdiler. Ama milletvekili olduğumu, yasalara aykırı davrandıklarını söyleyince telefon görüşmesi kesildi."

Daha bitmedi...

       Mustafa Düz, olayı anında SSK Teftiş Kurulu Başkanı Nail Bilgiç'e iletir. Sonuç malum; İstanbul SSK incelemede böyle bir kişi çalışmamaktadır. Ayrıca verilen telefon numarası da yanlıştır.
       Balık kaçtı diye düşünürken, 29 Ağustos'ta aynı kişi - işlerin yoğunluğundan kafaları karışmış olacak ki - bir daha arar. Yine emekli müfettişleri desteklemek amacıyla fatura karşılığı 30 milyon liradan davetiye vermek ister. Ama bu kez; Düz kendini tanıtmadan yardımcı olacağını söyler. Söz yine milletvekilimizin:
       "Ancak şehir dışına çıkacağımı belirterek bir saat içinde gelmelerini söyledim. Ardından da SSK Teftiş Kurulu'ndan ve emniyetten yardım istedim. Görevlilerle birlikte tahsilat yapacak kişiyi beklemeye başladık. Tahsilat için gelen kişiye müfettiş arkadaşlar kendilerini şirket sahibi olarak tanıtıp, sigortasız işçi çalıştırdıkları için SSK ile sorunları olduğunu anlattı. Para yardımı yapmaları halinde yardımcı olup olamayacaklarını sordu. Gelen şahıs hemen Ayfer Hanımla irtibat sağladı. Bu kişilerin SSK gazetesi adı altında bu faaliyeti yürüttükleri ve birden fazla şubeleri olduğu ortaya çıkarıldı. Emniyet birimlerinin yaptığı operasyonla da Ayfer Hanım ve üç arkadaşı yakalandı."
       Mustafa Düz konuyu Çalışma Bakanı Yaşar Okuyan, İstanbul Valisi Erol Çakır ve İstanbul Defterdarı'na da iletmiş. İstanbul'da böyle binlerce uyanık olduğunu da öğrenmiş.
       Ve son: Polisin verdiği bilgiye göre; sanıklar adliyeye mevcutlu (polis nezaretinde) dahi götürülmemişler. Yani serbestler... Aramızdalar. Aman uyanıklara dikkat...

Dağ başı mı?

       Hep söylüyoruz yasa var ama; lafta kalıyor. Sözüm ona gürültüye karşı mücadele ediliyor. İçişleri Bakanı Sadettin Tantan'ın il valiliklerine bu konuda defalarca uyarıları oldu. Ne değişti? Hiç. Herkes yine bildiğini okuyor.
       Balıkesir - Erdek'ten yazan Beyaz Saray, Uygun, Uz siteleri sakinleri (adları saklı, haklı olarak çekiniyorlar) yanı başlarındaki Disco Golf'ten yakınıyorlar. Kulak tırmalayıcı müzik saat 02.00'lere kadar sürüyormuş. Zaman zaman çevreden silah sesleri de geliyormuş. Şikayetlerini Erdek Kaymakamlığı'na, İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne hatta Balıkesir Valiliği'ne dahi iletmişler. Hem de defalarca. Şimdi son umutları Sadettin Tantan... Ona da ulaşamadıkları için bizden yardım istiyorlar. Sayın Bakan'ın dikkatine...

Konuşamayan Türkiye

       Vatandaş sorununu dile getiriyor ama, adını vermekten korkuyor. Çünkü başının derde gireceğini biliyor. Adı yine bizde saklı bir okurumuz Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ'deki ücret dengesizliğinden yakınıyor. Mühendisin vasıfsız işçiden daha az para aldığını söylüyor. Bu durumun bünyede huzursuzluk yarattığına dikkat çekiyor.
       Konuşan Türkiye vaadindeki politikacılarımızın kulakları çınlasın...


Yazara E-Posta: tbengin@milliyet.com.tr