Tunca Bengin

Tunca Bengin

tunca.bengin@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

FETÖ’yle bağlantılı ihraçlar nedeniyle TSK’da sadece pilot değil, yer hizmetlerini yürüten teknik personel, yani astsubay sayısında da ciddi düşüşler oldu. Bunun ne anlama geldiğini de Hava Kuvvetleri uçuş okullarında uzun yıllar komutanlık ve öğretmenlik yapan emekli bir general şöyle anlatmıştı(14.10.2016 tarihli yazımız):

“Uçağın bakımını yapan ufak bir hata yapsa uçak hemen arıza verir ve o uçak kalkmaz. Pilotunuz var ama uçak hazır değil. Yakıt almamış, lastikleri kontrol edilmemiş, uçuş öncesi bakımları yapılmamış uçağı uçuramazsınız ki. Uçakların bomba, füze yükleyen silahçıları vardır. O adamlar o silahların bakımını, sistem kontrolünü de yaparlar. Bombaları yüklemezlerse uçağı ne yapacaksınız? Ancak tören geçişi yapar.”

Haberin Devamı

Yani Hava Kuvvetleri için pilot kadar uçuş desteği veren astsubaylar da çok kıymetli. Dolayısıyla bugün sık sık vurgulandığı gibi TSK’daki pilot açığını kapatmaya yönelik atılan adımlar doğru ama bu hava gücündeki zafiyeti gidermeye yetmez. Aynı önlemlerin teknik personel ya da astsubaylar açısından da düşünülmesi ve uygulanması da şart. Kaldı ki bu sadece hava değil TSK’nın diğer güçleri için de geçerli, zira hem atılanlar hem de son dönemdeki ayrılma taleplerinin (emeklilik, istifa gibi) fazlalığı nedeniyle TSK’nın genelinde astsubay sayısı da kritik seviyelerde. Dün bu durumu TEMAD (Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği) Genel Başkanı Ahmet Keser’e sordum. Yanıtı şuydu:

“Atılan var, istifa var bunun yanı sıra normal süresini doldurduğu için giden var. Örneğin daha 10 yıl çalışma süresi var ama şartlar nedeniyle niye durayım ki deyip gidiyor adam. Astsubay sayısında yarı yarıya sıkıntı yaşandığı Genelkurmay’ın kendi konuşmaları. Yani iki kişilik yere şu an ancak bir kişiyi istihdam ediyorlar ya da iki kişinin görevini bir astsubay yapıyor şu anda. Bunun formülü ne biliyor musunuz? Mevcutları yerinde tutmak, onun için de özendirmek. Statü mânâsında özendireceksiniz, ekonomik anlamda özendireceksiniz yoksa mevcutları yerinde tutamazsınız. Bir gider bir alırız derseniz olmaz. Öncelikle mevcutları yerinde tutmak gerekir.”

Haberin Devamı

Astsubay boşluğunun doldurulmaması halinde TSK’daki sistemin sıkıntıya gireceğini savunan Keser, gerekçelerini de şöyle sıraladı:

“Subaylar genellikle planlama yapar, astsubaylar ise saha adamlarıdır. Subaylardan icracı olan iki yer vardır: Biri pilotlardır,diğeri gemi kaptanları. Onun haricinde subaylardan pek icracı olmaz. çok genç subaylardan Özel Kuvvetler’de görev yapanlar vardır, onlar da genellikle teğmen, üsteğmen rütbesinde olur. Ama Özel Kuvvetler’de kıdemli başçavuş yani emekliliği gelmiş başçavuş bile saha adamıdır. Yani ilk günden ayrıldığı güne kadar sahada olur. Jandarmanın muharip kuvvetleri, istihbaratı yapanlar da astsubaylardır. Kara, Hava, Deniz’deki teknik görevlerde ağırlıklı olarak onların sorumluluğundadır. Yani ya fiilen muhariptir ya da fiilen teknik personeldir.”

Özendirmek şart

Ordudaki astsubay açığını kapatmak için çözümün öncelikle gidenleri durdurmak olduğunu yineleyen Keser’in yeni gelecekler konusundaki düşünceleri de şunlardı:

Haberin Devamı

“15 Temmuz’dan sonra diğerleri gibi astsubay okulları da kapanmıştı. Şimdi sıfırdan personel üretecek şekilde yeniden açılıyor.Ama bugün sınıfa soktuğunuz personel iki sene sonra mezun olacak. Eğer kısa dönemde astsubay açığını kapatacaklarsa ya da bir nebze olsun gidereceklerse derhal lisans eğitimli kişileri bu sistem içerisine alıp teknik boyutunu lisans eğitimli kişilerden kapatacaklar, askerlik eğitimini de bunun üstüne verip çıkış yapacaklar bu geçiş süreci için. Özellikle de makina mühendisleriyle...”

Lisans eğitimi alanlar gelir mi?

“Özendirirseniz gelir. Yoksa adam hem askerliğin baskısı olacak, aylarca gemide, denizaltıda görev yapacak,nöbet tutacak hem de iki bin 300 lira maaşa talim edecekse niye gelsin. Dışarıda aynı parayla ya da biraz üstünde işini bulur. Yani sizin ona önerdiğiniz maddi, sosyal imkânlar dışarıda bulacaklarından çok daha iyi olması lazım ki gelsin. Ancak sıkıntı da bu, çünkü Silahlı Kuvvetler burada adım atmıyor çok klasik davranıyor.”

Peki rütbe sorunu yaşanır mı?

“Hayır zaten şu anda görevdeki astsubayların büyük bir kısmı 4 yıllık lisans eğitimini tamamlıyorlar,tamamladılar. Yüksek lisans,doktora yapan astsubaylar da var. Sözleşmeli astsubaylar içerisinde dört yıllık lisans mezunu olanlar çok fazla. Şu anda Silahlı Kuvvetlerde astsubaylar arasında lisans mezunları ön lisans mezunlarından daha çok. Zaten kalıcı çözümler arasında astsubay okullarının lisans sevyesine çıkarılması da gerekiyor...”