Tunca BENGİN
Vatandaşı kandıran kandırana... Sonunda İstanbul Metrosu da
Allah'a havale... Çünkü 50 milyon dolarlık ek kaynak gerekiyor. Fransız firması 'para yoksa, iş de yok' diyor. Büyükşehir Belediyesi'nin kasası ise tamtakır. Düne kadar, yandaşlarına burs adı altında bol kepçe para dağıtan
FP'li belediye, bugün
İETT çalışanına maaş ödemekte dahi zorlanıyor. Yetkililere göre; sorun ülkenin içinde bulunduğu ekonomik darboğazdan kaynaklanıyor. Ve de 17 Ağustos'taki faciadan...
Peki ne olacak? Belediye'nin tek umudu
Ankara... Hazine garantörlüğü kabul ederse tünelin ucu görünecek. Ama çok zor; hükümet isteksiz. Sorumlusu da belediyeler. Çünkü; projelerin
şovunu yapıp, ödemeyi Hazine'ye yıkanların sayısı o kadar çok ki... Ve de
Ankara'nın parası yok ki!..
Kısır döngü
Sağlık Bakanı
Osman Durmuş'un 'para alınmayacak' talimatına karşın, bazı hastaneler depremzedelerden tedavi ve ilaç ücreti istiyordu. Somut örnek olarak da okurumuz
Nalan İlimsever'in kardeşi için yaptığı mücadeleyi aktarmıştık. Bakan Bey, konuyu inceletmiş. Verdiği yanıt şöyle:
"Söz konusu hastanın SSK'lı olmasına rağmen bakanlığımız hastanelerinde tedavi ve ameliyat edildiği, sadece hastanemizde bulunmayan bazı ilaçlarını mensubu olduğu SSK'dan temin etmesinin istendiği, ancak hastanın ilaçları kendi imkanlarıyla aldırdığı, konunun bakanlığımızı değil de SSK'nın bağlı olduğu bakanlığı ilgilendirdiği anlaşılmıştır."
Özetle; derdini git Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı'na anlat. Vatandaş onu da yapmış. Hala da iki bakanlık arasında mekik dokuyor. İnsaf, devlette bu kadar kopukluk olur mu? Nalan Hanım, 'güveninin sarsıldığını' söylüyor.
Bu arada; Devlet Bakanı
Hasan Gemici'den gelen bir başka yanıtı aktarmak istiyorum. Deprem bölgesindeki Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'na ait kuruluşların durumunu sormuştuk. Bakan Bey, şöyle diyor:
"Binalarımızın ikisi ağır, beşi hafif hasarlı. Yıkımına karar verilen Kocaeli Erkek Yetiştirme Yurdu, Sahil Güvenlik Komutanlığı'ndan devir alınan lojmanlara taşındı."
Deprem ve mühendis
Depremde hasar gören binaların onarım ve güçlendirme işini kim yapacak? Mühendisler.
Fay hattının dibine, statik hesapları gözardı ederek mevcut binaların dikilmesine onay veren kim? Mühendisler... (İşini ciddi yapanlar alınmasın)
Okurumuz
Cevat Yaltıraklı haklı olarak soruyor:
"Bir mühendisin yaptığı ve sorumluluk aldığı bina depremde hasar görürken, başka bir mühendisin onardığı ve sorumluluk aldığı binanın diğer bir depremde zarar görmeyeceğini kim garanti edecek?"
Gel de işin içinden çık. Yaltıraklı devam ediyor:
"Yıkılan ve hasarlı binaların statik projeleri ya da uygulamada hatalar olduğu belirlendi. Bunları kim onayladı? Şimdi vatandaş, 'hasarlı binamın projesinde mühendis imzası var, onarılan konutuma gönül rahatlığıyla nasıl gireyim' derse haksız mı? Kaldı ki; benzeri bir olay daha önce yaşanmıştı. Çıkarılan İmar Affı Yasası ile ilgili Yeminli Teknik Mühendislik Büroları kurulmuştu. Ancak görevlerini kötüye kullandıkları gerekçesiyle bakanlık hepsini kapatmak zorunda kalmıştı."
Başkanın ayıbı
İstanbul - Selimpaşalılar belediye başkanlarından şikayetçi. Özellikle de
Araptepe sakinleri... Seçim öncesinde adayların bol keseden attığını belirterek, şöyle diyorlar:
"Suyu hala kuyudan alıyoruz. Kanalizasyon yok, fosseptiklerde biriken atıkların kuyu suyuna karışma riski var. Daha da kötüsü bazı fosseptikler borularla denize akıtılıyor. Belediye ise seyrediyor. Bir başka sorunumuz da ulaşım. Defalarca başvurmamıza rağmen bir üst geçit yaptıramadık. Her yıl birçok insan ölüyor ve yaralanıyor. Belediye
'yeterli bütçemiz' yok diyerek her talebimizi geri çeviriyor."
Yazara E-Posta: tbengin@milliyet.com.tr
