Fırat Kalkanı Harekatı IŞİD’i sınırdan kazımak, ABD destekli YPG/PKK koridorunu engellemek ve güvenli bölge oluşturmak adına çok stratejik bir hamleydi. Nitekim olumlu sonuçları görüldü de. Ancak YPG/PKK’nın Menbiç’te ABD, Afrin’de de Rusya’nın hamiliyle varlığını sürdürmesi, hatta yanyana bayraklarının dalgalanması nedeniyle sıkıntı söz konusu. Çünkü YPG/PKK’nın hâlâ El Bab’ın güneyinden dolaşarak Menbiç ile Hatay sınırındaki Afrin’i bağlama olasılığı var. Bu da Türkiye’nin bekası için kaçınılmaz olan Fırat Kalkanı Harekâtı’nın boşa çıkması demek. Dolayısıyla da bu tehdidi ortadan kaldırmanın tek yolu bölgeyi tamamıyla tüm terör unsurlarından arındırmak. Şimdi onun işaretlerinin yaşandığı günlerdeyiz. Her an YPG’nin kontrolündeki Afrin odaklı yeni bir temizlik harekatı için düğmeye basılabilir.. Hatta dün konuştuğum emekli tuğgeneral, Dr. Naim Babüroğlu’na göre asker gözüyle hazırlıklara bakıldığında operasyonun eli kulağında. Niyesi de şu:
“Rusya, Afrin’den askerlerini çekti. Türkiye Rusya’yla Afrin’e operasyon için anlaştı. YPG’nin ABD’ye fazla yanaşması, ABD’nin Suriye’ye kimyasal silah bahanesiyle olası saldırısı, Türk Akımı Projesi inşaatının başlaması Türkiye ve Rusya’yı birbirine yakınlaştırdı. Afrin operasyonuyla, İdlib’te çatışmasızlık bölgede konuşlanacak TSK/ÖSO’nun güvenliği de sağlanmış olacak. Şu anda tespit edilen hedeflere yönelik topçu ateşiyle harekat öncesi yumuşatma çalışmaları yapılıyor. Son anda bir telefon gelir Putinle arada bir şey olur veya ABD bir şey yaparsa belki bir iki gün gecikebilir ama operasyonun eli kulağında.
Ben olsam ABD’nin kafasının karıştığı gözünün Rakka’da olduğu Rusya’nın da tamamen Türkiye ile işbirliği yaptığı bu dönemde biraz riski göze alıp parelel bir operasyonla Süleyman Şah Türbesi’ni de eski yerine taşırım. Bu durum da Menbiç’teki YPG oluşumunu sekteye uğratır. Böylece de YPG/PKK koridoru tehdidi tamamen ortadan kalkar.”
ABD’ye rağmen yapabilir mi?
“Yapar, gücü var. Rusya’nın tam desteğini, dolaylı olarak da Suriye rejiminin desteğini almışken ABD ne yaparsa yapsın. Çünkü ABD Türkiye’ye bir Rakka’dan sonra silahları toplayacağım diyor, arkasından da aksini söylüyor. O zaman Türkiye diyecekki benim tehdidim beka ben Afrin’i kontrol ediyorum Menbiç’e de Süleyman Şah Türbesi’ni taşıyorum. Ne yapacak ABD savaş mı ilan edecek? Hiçbir şey etmeyecek. Orası benim kendi toprağım bir yeri işgal etmek için gelmiyorumki. BM 51. maddesi uyarınca meşru müdafa hakkım da var”
ABD’nin buna karşı ne gibi hamleleri olabilir?
“Türkiye’yi zora sokacak ne hamleler varsa mesela PKK terör örgütünün eylemleri artar, YPG’nin Türkiye’ye giriş çıkışlar hareketlenir, PKK’ya ağır silah verilmesi konusu olur, Kuzey Irak’taki referandumu perde arkasından destekler, uluslararası arenada da Türkiye’yi yalnız bırakacak politikaları yönlendirir.”
Rusya’ya güvenilir mi?
Türkiye’nin olası operasyonlarına karşı ABD’den gelebilecek hamlelerin hepsi bildik şeyler dolayısıyla da asıl sorun Rusya’nın YPG’ye karşı tavrının ne kadar güvenilir olduğu. Çünkü Rusya’da YPG’yi terör örgütü olarak görmüyor, dahası Moskova’da ofisleri de var. Babüroğlu devam ediyor:
“Hiçbir ülkenin dostluğu kalıcı değil,önemli olan ulusal çıkarlar. Şimdi ulusal çıkarlar bunu gerektiriyor. İki ülke anlaştı, yarın bir gün Rusya’nın ulusal çıkarları bunu gerektirmiyorsa başka bir şekilde karar verebilir ama şu an itibariyle mevcut durumda iki ülkenin ulusal çıkarları bir noktada örtüştü. Türkiye’nin de bundan yararlanması ve hemen adım atması lazım. Çünkü Türkiye’nin bir beka sorunu var.”
Türk askeri kalıcı o halde Suriye’de?
“Savaşlar tarihini incelediğinizde Afganistan, Irak, Yemen nereye giderseniz gidin iç savaşlar en az 15-20 yıl devam ediyor. Afganistan 1989’dan, Irak 2003’den beri sürüyor. Dolayısıyla Suriye’deki iç savaş olumlu giderse en az 15-20 yıl devam edeceğine göre Türkiye’nin oradan 15-20 yıldan önce çekilmesi pek mümkün görünmüyor. Tabi dengeler değişmezse. Yani ABD ile Rusya anlaşır kuzeyde bir Kürt devleti kurarlar, Kürt devleti kurulduktan sonra senin burada işin yok hadi çık derler, Türkiye’de biraz karşı çıkmaya kalkışınca Türkiye’yi karıştırırlar onu ayrı tutuyorum...”
