Tunca BENGİN
Hep birlikte dünya
Çevre Günü'nü kutluyoruz. Yine en
yetkili ve
etkili kişiler atıp tutacak, çevreye verilen önemin (!) satır başlarına değinecek...
Aman yanlış anlaşılmasın. Kastettiklerim
Sivil Toplum Örgütleri değil. Sözüm; doğanın yok oluşunu umursamazca izleyen yöneticilerimize. Çevre adına hangi
felaket varsa, tümü bizde mevcut. Önlem alacak kim; Çevre Bakanlığı. Ama sadece adı var. Gazete arşivlerini şöyle bir karıştırdım, o koltuğa kim oturduysa
"yetkim yok" diye yakınmış. Madem etkisiz; o halde niye var.
Neyse konumuz
Çevre Günü...Türkiye Çevre Vakfı "Türkiye'nin Çevre Sorunları 1999" adlı bir yayın hazırlamış. Tam 464 sayfa. İçinde katliamın somut örnekleri yer alıyor. Önce ülkemizdeki çevre sorunları sıralanıyor:
"Hava, Su Kirliliği, Toprak, Flora ve Fauna, Enerji, Katı Atıklar, Pestisitler (kimyasal ilaçlar), Gürültü."
Kirlenmeyen yer kalmamış. Endü strileşmenin, köyden kente göçün,
hava ve
sudaki olumsuz eileri herkesce malum. Denizler, akarsular, göller zehirli atıklarla tükeniyor. En acısı da
çevre katillerinin biliniyor olması. Ne yapılıyor; hiç. Hepsinin arkasında
dayı, amca, dost desteği...
Yasak komedisi
Vali
Erol Çakır'ın İstanbul trafiğini rahatlatmak amacıyla "her araca bir günlük yasak" projesine okurlarımızdan destek
(!) geliyor. Hatta, bazıları "bir yetmez, iki, üç dört olsun" diyor. İşte,
Ahmet Önen'in görüşleri:
"Doğrusu da bu. Otomobili haftanın yedi günü, 24 saat kullanma garantisi ile alıyorsun. Acil hastan olduğunda, önemli işin çıktığında ticari araç aramaktansa, anında kontağa basıp kullanma lüksüne de sahip oluyorsun. Olurkende değişik isimler altında devlete avuç dolu para ödüyorsun. Önerim, haftada bir kullanamayacağım otomobilimin değeri de yedide bir oranında düşürülsün. Hatta sorun çözülmezse haftada 2, 3, 4 gün trafik yasağı uygulanarak, otomobil fiyatları iyice indirilsin. Alım-satım, plaka vergileri, egzoz pulları da kaldırılsın."
Bir anımsatma da bizden; Önceki Valimiz
Kutlu Aktaş da köprüden içinde tek kişi bulunan araçların geçişine izin verilmemesi gibi bir proje geliştirmişti. En büyük tepkiyi de
hanım sürücülerden almıştı...
Sokaklar mafyanın
Eminönü aynı Eminönü...
İlçenin
cadde ve
sokakları yine işgal altında.
Yeni Camii'nin arkasındaki cadde başta olmak üzere
Sultanhamam çevresi en gözde yerler.
Üstelik eskiden, hemşehri ağırlıklı olan baskı, bugün mafyalaşmış durumda.
Avantayı bastırdın mı, dilediğin yerde aç tezgahı.
Polis, belediye hikaye. Geçerli olan mafya kuralları. Vali, Eminönü Kaymakamı ve Belediye Başkanı'nın dikkatine..
Yazara E-Posta: tbengin@milliyet.com.tr
