Dünyanın en etkili ekonomistleri arasında gösterilen Prof. Dr. Emre Alkin “İktisattan Çıkış” isimli çok değerli bir kitap yazdı. Alkin, artık klasik iktisat kurallarının, ekonomik olayları açıklamakta yeterli olmadığını söylüyor. Çünkü artık, rasyonel insandan bahsetmek mümkün değil.
Ülkeleri eğitimde ve kalkınmada öncülük yapan ülkeler arasında olamamasına rağmen, Türkiye dahil birçok “gelişmekte” olan ülkede siyasetçiler, “azgelişmiş” ülkelere ait söylemleri kullanıyorlar. Nüfusu ve milli geliri artırmayı başarı olarak göstermeye çalışıyorlar.
“Eğitim, adalet ve özgürlükler” nüfusu ya da parayı büyüterek elde edilecek unsurlar değil. Bunlar tercih ve/veya öncelik meselesi. Benzer hatayı, siyasetçiler gibi, “sürekli seçim yapan” Türkiye gibi ülkelerdeki iş dünyası da yapmaktadır.
Çarpıcı tespitler
“Bilgisayarın ne kadar büyük veya kapasiteli olursa olsun, yanlış veri girdiğin sürece her zaman yanlış sonuca ulaşırsın.”
“Eğer bir maddenin herhangi bir andaki yerini ve hızını tespit edersek, geçmiş ve gelecekteki durumunu da tespit edebiliriz...”
“Bir kişi birden fazla kişiye borç vermişse, sıkıntı ona aittir. Bir kişi birden fazla kişiden borç almışsa, sıkıntı borç verenlere aittir. Herkesin borç verdiği bir ülkenin sıkıntıya girmesi borç verenlerin derdi haline gelir. Borç verenlerin ABD ekonomisinin sağlığını dilemekten başka çaresi bulunmamaktadır.”
“Beşeri sermayenin kalitesi artmadıkça, fiziki sermaye artsa da verim düşer...”
“Türkiye binalarıyla değil insanlarıyla yükselecek. Bunun iyice anlaşılması gerekiyor.”
“Türkiye’de ‘itibar’ dendiği zaman şatafat anlaşılıyor, maalesef. Verilen sözün tutulması değil.”
“Devletler ödemek için borç almazlar. Borcu çevirmeleri yeterlidir. Ancak vatandaşların böyle bir şansı yok. Önünde sonunda bu borçları ödeyecekler.”
“Türklerin korkusuzluğu ve hiçbir şeyden çekinmemeleri özgürlük mücadelelerinde ve farklı alanlarda başarı getirmiştir ama ekonomide aynı sonucu yaratmamış gözükmektedir.”
“Ayağa kalkıp itiraz edecek kadar cesaretin varsa, oturup dinleyecek kadar da sabrın olmalı.”
“Burada ifade özgürlüğü var ancak ifade ettikten sonra özgürlük garanti değil...”
“Sana ne kadar aptalca gelirse gelsin, bir fikir ve hipotezi dile getirmekten sakın çekinme (S.Hawkins).”
“Ekonomist, ‘Bu budur’ demeyen, aksine farklı senaryolar için farklı çözüm üreten kişidir.”
“İnsana yatırım yaptıktan sonraki en önemli misyonun, bilgiye yatırım yapmak olduğunu gördüm.”
“Türkiye kalite/fiyat rekabetinde yer alan, daha fazla üreterek büyümeye çalışan ama kalkınmanın gereklerini yerine getiremeyen bir ülke. Özetle, çözüm üretmiyor; sadece mal ya da hizmet üretiyor ancak sonuç olarak değer yaratamıyor.”
