Yaman Törüner

Yaman Törüner

yaman.toruner@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı



Bankalar Kanunu 4 yılda 4'üncü defa değiştiriliyor. Ama, bu kez değişiklik tasarısı Adalet Bakanlığı tarafından hazırlandı. Oysa, Bankalar Kanunu'na yeni maddeler eklenmesi için Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'nca (BDDK) çalışmalar yapılmış; değişiklikler bankaların görüşüne sunulmuştu. Şimdi yapılması öngörülen değişiklikler, sorunları çözmek veya bir daha suç işlenmeyecek ortamı yaratmak adına değil, suç işleyenleri en ağır biçimde cezalandırmak ve BDDK'nın alacaklarını bir an önce tahsil etmek amacını taşıyor.
Yakıştırma tabiriyle "hortumcu" adı verilen kamu malına el koyan kişilerden, bu paraların bir an önce tahsilini biz de istiyoruz. Ancak, bu tahsilat mutlaka anayasal düzene ve hukuk kurallarına uygun yapılmalı. Aksi takdirde, "hortumcu" dediklerimiz haksız oldukları halde bir gün, kendilerine haksızlık yapıldığını, hukuki haklarını eşitlik ilkesi doğrultusunda kullanmadan yargılandıklarını iddia edip kendilerini aklama yoluna gidebilirler. Yavuz hırsız, ev sahibini bastırabilir.
Tasarıda ilk bakışta göze çarpan hukuksuzluklar şunlar:
a) Fon veya Fon'a intikal eden bankalar tarafından eski yönetici ve denetçiler aleyhine açılacak davalar ile Hazine'ye intikal eden alacaklarla ilgili açılmış davalarda, ispat külfeti davalılara aittir.
b) BDDK tarafından alınan kararlar aleyhine açılacak idari davalarda, yürütmeyi durdurma kararı verilebilmesi için, ilgili bankanın son bilançosundaki ödenmiş sermayenin yüzde otuzundan az olmamak üzere belirlenecek teminat yatırılır.
c) Mahkum olanlar, Fon'a ve Hazine'ye olan borç ve tazminatları tahsil olunmadığı veya mal varlıklarından ödenmediği sürece şartla tahliye edilemezler.
d) Banka, Fon ve Hazine alacaklarına ilişkin dava ve takiplerde zamanaşımı süresi yirmi yıldır.
e) 26'ncı madde ile yapılan değişiklikler, halen soruşturma, kovuşturma veya infazı devam edenler hakkında da uygulanır.
Biz, yolsuzlukların önlenmesini istiyoruz. Yolsuzluklar sadece ceza vermekle önlenemez.
Biz, bir daha bankacılık krizi çıkmasını istemiyoruz. Bunun için, gözetim ve denetim sistemini yeniden ele almak gerekir.
Biz, bankacılık düzenlemelerinin uluslararası standartta yapılmasını istiyoruz. Aksi halde, bankacılarımız uluslararası pratiğe uyum sağlayamazlar. Yabancı bankalardan temin edecekleri fonlara çok yüksek marjlar öderler. Yabancı sermaye de kalıcı olarak gelmez.
Biz, ulusal bankalarımızın güçlenmesini istiyoruz. Çünkü, ulusal ekonomi ancak ulusal bankalar tarafından güçlendirilebilir.
Biz, el konulan kamu paralarının "hortumcu" denilen kişilerden tahsilini istiyoruz. Ama, gerçekten hortumlayanları ve hortumladıkları gerçek tutarları saptayarak. Sap ile samanı ayırmak devletin görevidir. Devlet gibi devlet, yaşın yanında kuruyu da yakmaz.
Uzanların büyük yolsuzluk yaptıkları BDDK'nın açıklamalarından anlaşılıyor. Türk devleti, kamu malını hiç gecikmeden tahsil etmeli. Hem de hiçbir hukuki zorlama olmaksızın.
Davacısı kadı olanın, işi zordur.