Zeynep İşman

Zeynep İşman

zeynepisman@gmail.com

Tüm Yazıları

Günümüzde teknolojiyle yakın ilişkide olan çocuklar, sıklıkla üstün zekalı olarak değerlendiriliyor. Ailelerinse bu konuda kafası karışık. Üstün zekadan ne zaman bahsedebiliriz ve çocuğumuz üstün zekalı ise ne yapmalıyız?

İngiltere’de Teddy isimli bir çocuk, 2 yaşında kendi kendine okuma yazmayı öğrendi. Tabletinde oyun oynarken Mandarince ve Çince’yi öğrendi. Bunun üzerine ailesi zeka testi yaptırdı ve Teddy 4 yaşında iken, IQ seviyesi en üst yüzde 2’ye giren, yani toplumun yüzde 98’den daha yüksek IQ skoru alan kişilerin girdiği, dünyanın en meşhur zeka topluluğu Mensa’ya giren en genç üye oldu. Uluslararası Mensa resmi sitesine bakıldığında, Türkiye’den bir Mensa üyesi görünmüyor. Ancak elbette üstün potansiyelli çocuklar için izlenecek yollar var. Üstün zeka konusu oldukça karmaşık bir konu. Nesiller değiştikçe, zekaya bakış da değişiyor. Teknoloji çağına doğan çocukların pek çoğu, ailelere göre üstün zekalı. Çocuklarının davranışlarından şüphelenen ebeveynler, ne yapacakları, nasıl bir yol izleyecekleri konusunda kararsız. Çünkü bu konu suistimale de çok açık. Ailelerin kafasını karıştıran ve iyi niyetle de olsa yanlış kararlar vermelerine sebep olabilen üstün yetenek meselesini, bu konuda uzman eğitimci Dr. Bahar Eriş ile konuştuk.

Haberin Devamı

Çocuğum üstün zekalı mı

Üstün zeka ve üstün yetenek kavramlarını nasıl tanımlarsınız?

Her üstün zekalı üstün yetenekli değil, her üstün yetenekli de üstün zekalı değil. Üstün zeka denildiğinde yüksek bilişsel potansiyelden söz ediyoruz. Picasso üstün zekalı olmayan üstün yetenekli bir ressamdır mesela. Yüksek IQ’su olan çocuktan Picasso gibi resim yapmasını beklemediğimiz gibi, tersi de geçerli. Herkesi kapsayan resmi kullanım “özel yetenekli çocuklar.” Kendi yaşındaki çocuklarla karşılaştırıldığında bir ya da daha fazla alanda daha yüksek performans gösteren; aileden, toplumdan ve eğitim ortamından sosyal ve duygusal desteğe ihtiyaç duyan çocuk üstün yetenekli olarak tanımlanabilir.

Çocuğumuzun üstün zekalı olup olmadığını nasıl anlarız?

Burada asıl bakmamız gereken yaşıtlarına göre bir alanda ne kadar belirgin bir biçimde ileride olduğu. 2 yaşındaki çocuk tableti açıp kapatabiliyorsa üstün zekalı değildir ama kodlama yapıyorsa, yazılanları okuyabiliyorsa orada ciddi bir bilişsel kapasite söz konusudur ve bir uzmana gitmek gerekir.

Haberin Devamı

Çağ ve nesiller değiştikçe zeka kavramı ve zeka puanları da değişti mi?

Prof. James Flynn, her kuşakta IQ puanının bir önceki kuşağa göre daha yükseldiğini ortaya koyan kişi. Yani “IQ genetiktir” savını çürütüyor. Buna “Flynn Etkisi” deniyor. Zeka puanı her 10 yılda bir 2-3 puan artıyor. Bu artış, eğitim, beslenme ve sağlık koşullarındaki iyileşmeyle ilgili. Yani benim IQ puanım muhtemelen anne babama göre daha yüksek, yeğenlerimin IQ puanı benimkinden daha yüksek.

IQ zeka ile eşanlamlı olsaydı, Flynn hesabına göre binlerce yıl önce yaşayan Aristoteles, Platon, Sokrates gibi filozoflar bizden çok daha düşük zekalı demek olurdu. Hiç sanmıyorum!  Bugün insanlık olarak çok “zeki” bir seviyeye ulaşmışken, akıl ve sağduyu konusunda rehberlik istediğimizde hâlâ onların kitaplarına sığınıyoruz, onların düşüncelerinden güç alıyoruz. Zeka güzel, çöpe atmayalım elbette ama asıl önemli olan zekamızı doğru yerlerde, doğru amaçlarla, dünyayı daha iyi bir yere götürmek için kullanmak.

Haberin Devamı

Zeka testleri konusunda da kafalar çok karışık. Çocuğumun üstün zekalı olduğundan şüpheleniyorsam nasıl bir yol izlemeliyim?

Genelde 6 yaşa kadar yapılan testler çok bir şey söylemiyor. Sadece IQ testleri değil, yapılan her türlü test erken yaşta yetersiz sonuç veriyor. Bunun bir nedeni çocukların henüz beyin gelişimlerini tamamlamamış olmaları. Bazı çocuklar daha geç gelişim gösterebilir, her çocuğun gelişimi farklıdır.

Çocuğu bir kez test ederek karar vermek de çok yanlış. Stanford Üniversitesi’nden Prof. Lewis Terman Genetic Studies of Genius (Dehanın Genetik Araştırmaları) araştırmasında, 1528 yüksek IQ’lu çocuk grubunu, 11 yaşından itibaren hayat boyu izledi. Bu çocukların hiçbiri beklendiği gibi olağanüstü dâhilere dönüşmediler. Yeterince zeki olmadığı için araştırmaya dahil edilmeyen iki çocuk ise (Luis Alvarez ve William Shockley) ilerleyen yıllarda çalışmalarıyla Nobel Ödülü aldılar.

Testlerin sonuçları ailelere ne sağlıyor?

IQ skorunun amacı çocuğa üstün, parlak ya da ümitsiz etiketini yapıştırmak değil, var olan bir sıkıntı ya da potansiyeli tespit etmek ve çocuğa göre bir eğitim programı tasarlamak olmalı. Çocuk zaten genel olarak mutluysa, dikkat sorunu yaşamıyorsa, okul durumu iyiyse test yaptırmanın bir anlamı ve gereği yoktur. Çocuk okulda mutsuzsa, bu durum kronik bir hal aldıysa, odaklanma sorunları yaşıyorsa, yalnızlık çekiyorsa ve sürekli canı sıkılıyorsa o zaman test bir ipucu vermek açısından önemli olabilir.

Üstün zekalı çocuklar için nasıl okullar önerirsiniz?

Dahi seviyesinde çocuklardan söz ediyorsak ortalamaya ayarlı sınıf ortamı onlar için çok zorlayıcı olacağından genellikle ayrı bir okulda okumaları öngörülür. Ama bu çocukların sayıları zaten çok az. Çamlıca’da böyle bir okul var, ARGEM. Çok yüksek IQ skoru olan çocuklar davet ediliyor. Onun dışında bazı okulların içinde bu çocuklar için ayrı sınıflar olabiliyor. Müfredatı farklılaştırma, sınıf atlatma, hızlandırma seçenekleri var. BİLSEM’ler zenginleştirmeye örnek. Türkiye’nin hemen hemen her ilinde mevcut. Çocuk üniversiteleri var, bunlar araştırılabilir. Burada asıl soru “bu çocuk kim, ihtiyaçları neler?” sorusudur. En iyi program, çocuğun akademik, sosyal, duygusal ihtiyaçlarına en doğru şekilde cevap verebilen programdır.

Çocuğum üstün zekalı mı

“Çocuğu potansiyelinin en tepesine taşımak”

Aileler, üstün zekalı çocukları nasıl destekleyebilir?

Bu durumda olan çocuklar ve aileler çok yalnız bırakılıyor. Çocukta olmayan potansiyeli zorla oldurmaya çalışan aileler de var. Yüksek potansiyelli çocuklar için, “Onlar zaten iyi durumda, ayrı eğitim vermek eşitsizlik,” diye düşünen bir kesim var. Oysa asıl olan, çocuk hangi noktadaysa, onu o noktadan olabileceği en ileri düzeye, potansiyelinin en tepesine taşımaktır. Üstün yetenekte önemli olan, genetik avantajların düzenli ve disiplinli çabayla buluşması. İkinci bir nokta da; çocuk her zaman doğal yatkınlığı olan alana ilgi duymayabilir. Dansa yatkınlığı vardır, ama ilgisi yoktur. Başarılı ve mutlu olmanın kuralı; bir alanda genetik avantaj, içsel motivasyon, sistemli çaba, sıkı eğitim ve çevre desteği.

Bu yüzden erken dönemde ailenin yapabileceği en iyi şey, çocuğu mümkün olduğunca farklı etkinlik ve deneyimle buluşturmak. Müzeler, sanat, birlikte oynanan oyunlar, spor, müzik, resim, bol sohbet... En önemlisi de duygusal ve sosyal konular bence. Çocukların “zihinsel akranlar”la bir araya gelmesi onlara güç veriyor. Aile ve öğretmen işbirliği de çok faydalı.

Çocuğum üstün zekalı mı

Zeka türleri

Zekanın kaç türü var ve aileler neye göre çocuklarını bu testlere yönlendirmeli?

Birçok farklı zekâ kuramı var. Mesela Howard Gardner’in Çoklu Zekâ Kuramı, insan zekâsını sekiz türe ayırıyor ve IQ testleri bu sekiz zekâ türünden sadece sözel ve matematiksel zekâyı kapsıyor. Prof. Robert Sternberg de, analitik, yaratıcı ve pratik zekâ olmak üzere üç tip zekâdan söz ediyor. Analitik zekâ, akademik becerileri kullanarak problem çözme yeteneği demek. IQ testleri bu zekâ türüyle ilişkili. Yaratıcı zekâ yeni durumlarla başa çıkabilme ve orijinal çözümler üretebilme anlamına geliyor. Pratik zekâ ise günlük hayatın zorluklarıyla başa çıkabilme yeteneği olarak tanımlanıyor. IQ bunları ölçemiyor. Takım çalışması, iletişim, işbirliği, yılmazlık gibi becerilerin öne çıktığı bu çağda yüksek IQ tek başına bir şey ifade etmiyor. Aileler çocukların sosyal ve duygusal gelişimini daha çok önemsemeli.