Yeni hedef Hindistan

Yeni pazarlarla ihracatını daha da artırmayı hedefleyen Türk otomotiv yan sanayi, bu amaçla ABD ve Brezilya gibi ülkelerden sonra Hindistan ile İran’ı da yakın markaja aldı. Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD), bu amaçla Hindistan’daki ana otomotiv üreticilerini ziyaret ederken, İranlılarla da bir konferansta bir araya geldi.

Türk otomotiv yan sanayi firmalarının özellikle dış pazarlarda “satın alma gücü” açısından ülkeleri değerlendirdiklerini anlatan TAYSAD Başkanı Alper Kanca, mevcut tabloda İran ve Hindistan’ın, Türk yan sanayinin gücünü gösterebileceği potansiyel pazarlar olarak öne çıktığını belirtti. TAYSAD üyelerinden oluşan bir heyetle, Hindistan’daki ana sanayi firmalarına ziyaret gerçekleştirdiklerini anlatan Kanca, bu ülkenin istikrarlı büyüme gerçekleştirdiğini ve Türk sanayiciler açısından iyi bir potansiyele sahip olduğunun altını çizdi. Hindistan’ın, dünyanın en büyük motorlu araç üreticilerinden ve pazarlarından birisi olduğunu hatırlatan Kanca, 2016’da bu ülkedeki motorlu araç üretiminin yüzde 8 artışla 4.5 milyon adede yükseldiğini vurguladı. Kanca, “Otomotiv tedarik sanayicileri olarak bu büyümeyi göz ardı etmememiz ve böylesine verimli bir pazarı iyi değerlendirmemiz gerekiyor” dedi.

Masaya yatırıldı

Ekonomi Bakanlığı’nın katkılarıyla geçtiğimiz günlerde Bursa’da gerçekleşen Türkiye-İran Ticaret ve İşbirliği Konferansı’nda İran’da iş yapma kültürü, İran otomotiv sektörü, yatırım olanakları konularının masaya yatırıldığını hatırlatan Kanca, “Ülkede 30 üretici, 1.200’ü aşkın da tedarik firması mevcut. 2013’te, İran’a yönelik otomotiv ihracatımız ambargoların da etkisiyle yüzde 55 gerileme göstermişti. Ancak geçen yıl, ambargoların kaldırılması sonrasında, İran’a olan otomotiv ihracatımız yüzde 70 artış göstererek 345 milyon dolar seviyesine yükseldi. Bu rakamın 320 milyon dolarıysa tedarik sanayi ihracatıydı. Bu yıl Ocak-Mayıs dönemindeki ihracatımız geçen yıla göre yüzde 54 artarak 176 milyon USD’ye ulaştı” diye konuştu.

TAYSAD olarak bölgedeki işbirliklerini artırmak amacıyla bir süredir temaslarını sürdürdüklerini kaydeden Kanca, “İranlı üreticiler işbirliği yapmak ve kendilerini geliştirerek Avrupa pazarına açılmak istiyor” ifadelerini kullandı.

AB’ye en çok aracı biz sattık

Türkiye, geçen yıl Avrupa Birliği’ne (AB) en fazla motorlu taşıt ihracatı yapan ülke oldu. Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat) verilerine göre, Türkiye, 2016’da AB’nin ithal ettiği motorlu taşıt pazarında en büyük payı elde etti. AB, geçen yıl toplam 77 milyar 132 milyon avroluk motorlu taşıt ithalatı gerçekleştirdi. AB’nin ithalatında Türkiye, 15 milyar 335 milyon euro ile yüzde 20’lik paya ulaştı. Diğer ülkelerden AB ülkelerine motorlu taşıt satışında Türkiye’yi Japonya izledi. Japonya, birliğin motorlu taşıt ithalatında yüzde 19 paya sahip oldu. Söz konusu pazarda, dünyanın en gelişmiş ekonomisi ABD’nin yüzde 14, Güney Kore’nin yüzde 10, Çin’in yüzde 8, Güney Afrika’nın yüzde 5, Tayvan’ın yüzde 4, Meksika ve Tayland’ın yüzde 3, Hindistan’ın ise yüzde 2 payı oldu.

Peugeot’da pIck-up seferberliği

Ürün yelpazesini genişletmek amacıyla yeniliklere hız veren Peugeot, bu kez de Afrika pazarı için pick-up işine girdi. Markanın pick-up pazarına geri dönüşüanlamına gelen yeni araç, ilk etapta sadece Afrika pazarında satılacak.

Çinli ortağı Dongfeng ile birlikte üretilen araç, 5.08 m uzunluğuyla çift kabinli kompakt pick-up pazarında yer alıyor. Bu, yüzde 10 pazar payı ve Kuzey Afrika ve Batı Sahra Altı Afrika ülkeleri de dahil olmak üzere yılda 56 bin adet satış hacmi anlamına geliyor. 1956’daki Peugeot 403 kamyonet, 1967’de 404 kamyonet ve 2005 yılına kadar başarıyla üretilen 504 Pick-up markanın daha önce bu sınıftaki başarılı varlığının temsilcileriydi.

1 milyon euro’luk Rolls Royce

Rolls Royce’un yeni ve daha farklı donanımlara sahip donanım seçeneği olan “Black Badge” imzalı ilk modeller, Türkiye pazarına da sunuldu. Türkiye’de siparişleri alınmaya başlanan Wraith ve Ghost’un “Black Badge” versiyonları, bu aydan itibaren Türk sahiplerine teslim edilmeye başlandı.

Diğer modellere göre daha fazla koyu renkli detaylara sahip “Wraith Black Badge”in ön ızgara çevresi, bagaj kapağı, hatta egzoz çıkışları “karartılmış krom”la kaplanırken, buna ek olarak, markanın logosu da farklı. İç mekanda bolca karbon fiberin kullanıldığı Black Badge serisi, kişinin isteğine göre farklı renklerde de üretilebiliyor. Ancak koyu kromlar detaylar, heykel ve logo hariç! Wraith Black Badge’in Türkiye’de başlangıç fiyatı vergiler dahilinde 971 bin euro. Ancak ekstralarla bu miktar 1 milyon euro’yu aşabiliyor.

Üç tekerlekli Morgan Türkiye’de satışa çıktı

İngilizlerin en eski markalarından biri olan ve araçlarını el yapımı üreten Morgan, Türkiye’de resmen satılmaya başlandı. Satışına başlanan ilk modelse, geçmişi 1909’a uzanan efsane “3 Wheeler” oldu. Türkiye’de Klasik Garaj tarafından satışa sunulan 3 Wheeler’ın yanı sıra, Morgan’ın diğer modelleri de satışta olacak. Morgan 3 Wheeler özel siparişle hazırlanacak ve fiyatı da 85 bin sterlin olacak. Sadece 525 kilogram ağırlığındaki Morgan 3 Wheeler, istenirse farklı renkler ve özelliklerle donatılabiliyor.