Berrin Pehlivan

Berrin Pehlivan

Berrinpehlivan@gmail.com

Tüm Yazıları

Her yıl dünyanın her köşesinden 40 binin üzerinde çocuk, kanser tanısı alıyor. Kanser hiçbir coğrafi, ekonomik, genetik ayrım yapmadan, binlerce çocuk vakasıyla karşımıza çıkıyor. Çocuklar, erişkinlerin daha küçük formları değil, bunu biliyoruz. Dolayısıyla kanserleri de erişkin kanserlerinden daha farklı seyrediyor; tedavi ve kür oranları, tedavilerine bağlı yan etkileri, yaşamsal açıdan etkilenmeleri tamamıyla farklı.

Bu farklılıklar sadece medikal süreçlerde değil, yaşadıkları psikolojik ve sosyal süreçlerde de kesin sınırlara sahipler. Onların tedavilerinde de sadece iyileştirme odaklı olmamak, oluşabilecek yan etkileri hassasiyetle hesaplamak ve olası yan etkilerle, ebeveynlerine göre göreceli açıdan uzun olan ömürlerinin nasıl etkileneceğini düşünmek gerek. Yetişkin kanserlerinde karşınıza çıkmayan birçok sorun, çocuk kanserlerinde listenize eklenebiliyor; anne-babanın ruh hali, hastalığı ve tedavi sürecini nasıl yönetecekleri, çoğunlukla ihmal edilen sağlıklı kardeşlerin psikolojisi ve olası travmaları vb.

Haberin Devamı

Yetişkin kanserleri bireyin kendisi ve çevresindeki dar bir grubu etkilerken; çocuk kanserleri tüm aile, kardeşler ve arkadaşlarla birlikte toplumun geleceğini şekillendirebiliyor. Çocuk ve kanser kelimeleri yan yana geldiğinde hepimizin kalbinin sıkıştığının farkındayım; böyle durumlarda erişkin kanserlerine oranla çok daha az görüldüğü, tedavi oranının teknolojiye bağlı olarak çok arttığı, bütünsel bakış açısının ve çocuk kanserlerinin ayrı ele alınmasının bizlere önemli mesafeler kat ettirdiğini belirterek hepimizi biraz rahatlatabilirim. Dünyada aralık ayının bu konuya daha da dikkat çekmek için ayrıldığını ve her kanser türü için belirttiğim gibi, kanseri gündemimize alarak daha rahat yenebileceğimizi hatırlatmak isterim. Altın renkli kurdelanızı sosyal medya paylaşımlarınızdan, yakanızdan eksik etmeyin...

Ne bilmemiz gerekiyor?

Çocukluk çağı kanserlerinin sadece yüzde 5’i kalıtsal, geri kalan büyük oranda vakanın sebebi bilinmiyor. Herhangi bir çalışma yaparak, çocukların nelere maruz kalarak bu hastalığa yakalandığını bulmak da çok kolay değil. Lösemiler ve beyin tümörleri en sık görülen örnekler. Yeni, daha iyi tedavilerle hasta çocuk ve adolesanların yüzde 80’i en az beş yıl yaşıyor. ALL gibi kanserlerde tedavi edilip, hastalıktan kurtulma oranı yüzde 90 oranında seyrederken, glioblastoma gibi bir beyin tümöründe bu oran yüzde 20’lere iniyor.

Haberin Devamı

Belirtiler

Herhangi bir hastalıkta gördüğümüze benzer belirtilerle kendisini gösterebiliyor; ateş, halsizlik, terleme, kilo kaybı, eklemlerde hassasiyet ve ağrı. Bu belirtilerin geçmemesi veya giderek ağırlaşması durumunda kanserden şüphelenmek gündeme gelebiliyor. Çocuğun şikayetleri, yaşı ve hikayesi göz önüne alınarak bazı tanısal testlerle sonuca ulaşılıyor.

Tanı

Çocuklarda da yetişkinlerde olduğu gibi şeffaf bir hasta iletişimi önemli. Bu yüzden kanser tanısı alındığında (yaşına göre) yapılabilecek en doğru şey, ona açıklıkla durumu anlatmak. Alacağı tedavileri ve beklentileri paylaşmak, yetişkinlerde olduğu gibi çocuklarda da bir güven tesis etmek, bunu tedavi ekibine yönlendirmek faydalı olacaktır. Sosyal ve psikolojik olarak hem çocuğun hem de ebeveynin desteklenmesi gerektiğini asla unutmayın. Doktor, hemşire, psikolog veya gönüllülerden yardım almak son derece önemli. Evde bu hastalıktan ve değişen rutinlerden etkilenecek sağlıklı kardeşlerin olması, bu tür destekleri daha da zorunlu kılar.

Haberin Devamı

 Tedavi

Tedavi, kanserin türüne, yaygınlığına ve hastanın yaşına göre değişiyor. Tedavilerde kemoterapi, radyoterapi, immünoterapi ve kök hücre nakli gibi seçeneklerden bir veya birkaçı kullanılıyor. Çocukların vücutları, uygulanan tedavilerin yan etkilerinden çok daha hızlı iyileşiyor. Ancak bazen, verilen tedavilerin istenmeyen yan etkileri büyüme ve gelişmelerini etkiliyor, kalıcı hasarlar bırakabiliyor. Yeni tedavi yöntemleriyle, çok daha uzun ve sağlıklı bir yaşam hedeflerken kısa ve uzun dönemde oluşabilecek yan etkileri de göz önünde bulundurmamız gerekiyor. Covid-19 gibi geniş bir tehdidin, gündemde olmasının ve gündemde kalmasının, tedavisi konusunda tüm bilimi ve insanlığı nasıl motive ettiğine hep beraber şahit olduk. Tarihte görülmemiş bir hızda ve agresiflikte, dünyanın her yerinden çare, önlem ve aşı haberleri geliyor. Covid-19, her ne kadar yetersiz bulsak da; insanlığın daha başına gelmeden de birlikte karşı durabildiği ender sorunlarından biri... İşte kanseri de tüm yanlarıyla hayatımızın içine alıp, bu güçte gündemde tutabilir, konuşabilir ve bir hayalet gibi kaçmazsak onun da sonunu getirebiliriz. Bilgili, sağlıklı, mutlu ve maskeli kalın.

İkinci görüş

Şikayetler sonucu ulaştığınız doktor, çocuğunuzun hastalığı konusunda uzman olmayabilir ya da siz tatmin olmayabilirsiniz, asla ikinci görüş almaktan çekinmeyin. Tüm disiplinlerin katıldığı bir onkolojik grupta hastanızın değerlendirilmesine özen gösterin. Tedavi sürecine nerede, nasıl devam edeceğinize karar verirken, sizi ve çocuğunuzu uzun bir sürecin beklediğini unutmayın. Bu süreçte teknoloji ve bilgi açısından donanımlı olduğu kadar, sizi de rahat hissettirecek ve her açıdan destekleyecek bir ekip odaklı karar verin.