Yolanda Cooper ile bilinçli güzelliğin sırları
Kullandığımız güzellik ürünlerinin doğaya verdiği zarar günden güne büyürken bazı güzellik markaları bilinçli üretim ve tüketimi destekleyen çalışmalarıyla bunun önüne geçmek için çabasını ortaya koyuyor. "İnsanlara ve onların bireysel gereksinimlerine karşı kapsayıcı olurken yaşadığımız dünyaya karşı da nazik olmak" bilinciyle yola çıkan Yolanda Cooper, plastik ve toksin içermeyen, hayvanlar üzerinde test edilmeyen organik bir marka yaratarak bizi bekleyen küresel felaketlere karşı üzerine düşeni yapıyor, hayvan haklarına duyarlılığıyla örnek teşkil ediyor. Girişimci ve aktivist Yolanda Cooper ile ilham verici marka hikayesini, plastik atıklarla mücadelede güzellik endüstrisini birleştirmek için yarattığı “Plastiksiz Güzellik Günü”nü, güzellik ve kariyer önerilerini konuştuk.
Güzelliğe olan tutkunu ne zaman anladın? Yolculuğun nasıl başladı?
Birkaç yıl önce, bir düzleştirici, kıvırıcı ve maşayı tek bir üründe bir araya getiren dünyanın ilk kablosuz 3'ü 1 arada saç aleti olan Süpernova'yı icat etmeme yol açan bir aydınlanma anı yaşadım. Seyahat ettiğim zamanlarda valizimdeki saç aletlerinin sayısı nedeniyle sürekli yüksek kilolu bagajlarla yolculuk yapmak zorunda kalıyordum. Süpernova fikrini uçakta bir kokteyl peçetesinin üzerine çizdim ve sonra eve varır varmaz bunu gerçeğe dönüştürmek için çalışmalara başladım. Süpernova üzerinde çalışırken, aynı zamanda temiz, doğal, çevreye duyarlı ve yüksek performanslı saç bakım kategorisi pazarında gerçek bir boşluk gördüm. Bu yüzden güzellik sektöründe gerçekten fark yaratacak bir marka yaratmaya karar verdim. Her yıl, güzellik endüstrisi tarafından sadece ABD'de 120 milyar adet ambalaj üretiliyor. Bunun büyük bir kısmı çöpe giden, doğada yok olmayan veya eko-sistemlere sızan ve deniz yaşamına zarar veren plastik içeriklerle üretiliyor. Amacım, plastik veya camdan daha az CO2 emisyonu üreten ve sonsuz bir döngüde kalitesinde hiçbir bozulma olmadan geri dönüştürülebilen, paslanmaz çelik ve alüminyum ambalajlar kullanarak plastik içermeyen bir saç bakım markası oluşturmaktı.
Bilinçli bir markanın, We Are Paradoxx'un kurucusu ve CEO'susun. Plastik ve toksin içermeyen, hayvanlar üzerinde test edilmeyen organik bir marka yaratmanı ne tetikledi?
Markayı geliştirirken daha ilk günlerde, gerçekten performans gösteren, istek uyandıran, temiz içerikli bir saç bakım serisi için pazarda gerçek bir boşluk bulduğumu biliyordum. Biraz öngörüde bulundum ve anında plastik ambalajların %70'inin sonunun çöplükte bittiğini ve bu hacimdeki plastik ambalajlarla dünyaya katkıda bulunamayacağımı anladım. Çok detaylı bir araştırma yaptım ve alüminyumun gidilmesi gereken en doğru yol olduğunu anladım. Alüminyum, işlenmesi için plastik veya cama göre daha az CO2 emisyonu üretiyor ve kalitesinde hiçbir düşüş olmaksızın sonsuz bir döngüde geri dönüştürülebiliyor. Çöp sahasına veya okyanusa düşerse, bozuldukça zehirli gazlar veya mikro plastikler salmıyor. Tüm bu sebeplerde ötürü alüminyum, en çevre dostu seçenek olarak karşımıza çıkıyor.
Sürdürülebilirlik kavramının her işletmenin kilit parçası olması gerektiğine inanıyorum. Bu konuyu topluca benimsemezsek, çevreye onarılamaz zararlar verileceğini ve binlerce türün neslinin tükeneceğini göreceğiz. Sürdürülebilirlik artık bir seçim olarak görülmemeli, bu çok önemli bir şey. Hayvanlara duyarlı ve vegan olmak bu zihniyetin bir uzantısıdır. Güzellik ürünlerinin hayvanlar üzerinde test edilmesine kesinlikle gerek yoktur ve hayvanlardan elde edilen bileşenlere karşı pek çok şaşırtıcı vegan alternatifler vardır. Yaşadığımız dünyaya karşı nazik olmak, insanlara ve onların bireysel gereksinimlerine karşı kapsayıcı olmak We Are Paradoxx için büyük bir odak noktasıdır.
Kirlilikle mücadelede güzellik endüstrisini birleştirmek için “Plastiksiz Güzellik Günü”nü de yarattın. Bu hareketin detaylarını anlatır mısın?
Küresel plastik atık sorununun çözülmesi gerektiği bir sır değil ve buna odaklanan çok sayıda harika günler ve dernekler var. Ele alınmayan şey, güzellik endüstrisinin bu kirlilik krizi üzerindeki doğrudan etkisiydi. Plastiksiz kullanımı savunan mesajlar, sorunu çözmeyecek geri dönüştürülmüş ve biyo-plastiğe doğru ilerleyen markaların kutlamaları arasında kayboluyordu. Plastiklerle ilgili kafa karışıklığını kırmanın tek yolunun belirlenmiş özel bir gün olduğuna gerçekten inandım. Plastiksiz Güzellik Günü, her yıl 17 Haziran'da kutlanıyor. Bugün, güzellik endüstrisindeki herkesin daha iyi olması için gerçek değişimi aşılamanın yanı sıra tüketicileri eğitmek ve en sevdikleri güzellik markalarından daha fazlasını istemeye teşvik etmek için bir meydan okumadır.
Sektörün ve tüketicilerin markaya ve Plastiksiz Güzellik Günü'ne tepkisi nasıl?
İlk yılında, Plastiksiz Güzellik Günü, güzellik endüstrisindekiler için bir eylem çağrısıydı. Geçen yıl, başkalarının önünü açan ve plastik ambalaj olmadan yüksek performanslı güzelliğin var olabileceği konseptini kanıtlayan markaları savunduk. Bu yıl hedefimiz ise online perakendecilerin Plastiksiz Güzellik Günü’nü alışveriş yapılabilir bir kategori haline getirmesini sağlamak ve tüketicilere çevremizin yararına bu taahhüdü veren markaları seçme seçeneği sunmak oldu. Bu kapsamda aldığımız tepkiler, çok umut verici oldu. Tüketiciler ve gazeteciler, "geri dönüştürülmüş plastik" kullanımıyla ilgili olumsuzluklar karşısında şoke oluyor ve plastik alternatifler hakkında daha fazla şey öğrenmek istiyorlar. Bu özel gün, birkaç markayı ve tüketiciyi plastik alternatifleri seçmeye teşvik ediyorsa, bu bizim için henüz bir başlangıç demektir. Her yıl Plastiksiz Güzellik Günü’nde yer alan marka ortaklarının sayısını artırabileceğimizi umuyoruz. Nihai hedefimiz ise alüminyum ambalajın güzellik endüstrisinde yaygınlaşmasını arttırmaktır.
Salgının marka üzerinde nasıl bir etkisi oldu?
Hiç şüphe yok ki Kovid-19 kozmetik sektöründe de dengeleri sarstı. Perakende markası olarak, tüm perakende mağazalarının kapılarını kapatmasıyla pandeminin etkisini anında hissettik. Neyse ki, işimiz ağırlıklı olarak Türkiye’de, Birleşik Krallık’ta, ABD'de ve Orta Doğu'da online satış kanalları üzerinden ilerlemeye devam etti. İnternetteki satışlarımızın güçlü olmaya devam ettiğini söylemekten memnuniyet duyuyorum.
Müşterilerimizle sosyal medya aracılığıyla daha anlamlı ve doğrudan bağlantılar kurmayı başardık. Günden güne işler biraz farklılaşıyor. Günün çoğunu, epey bir süredir online toplantılar, sanal etkinlikler ve telefon görüşmeleri ile geçirmek yeni normal gibi görünmeye başladı. En azından artık bir toplantıya geç kalmıyorum çünkü uğraşılacak uçuşlar ve trafik yok.
Pandemi güzellik rutinini iyi yönde nasıl değiştirdi?
Salgın sırasında saç maskeleri gibi tedavilerle kişisel bakıma büyük önem verildiğini gözlemledik. İnsanların kendi kendine bakımın önemini anladığını ve ellerinde zaman olduğu sürece bu eğilimin devam edeceğini düşünüyorum. Herkesin daha düzenli güzellik randevularına geri dönmeyi dört gözle beklediğinden emin olsam da, evdeki ürünlerle çok şey başarabileceğimizin farkına varmanın insanlarda kalıcı olacağını öngörüyorum.
Bizimle paylaşacağın güzellik sırların var mı?
Çok amaçlı ürünleri benimsemek benim vazgeçilmez güzellik ipucumdur. Markamı geliştirirken bu benim için gerçekten önemliydi. Mümkün olduğunca her ürün birden fazla iş yapmalı. Örneğin, Game Changer saç maskemiz kuru veya ıslak saçta durulanmadan kullanılabilen veya yıkanabilen maske olarak kullanılabilir. Repair 3'ü 1 Arada Saç Kremi, durulanan bir saç kremi veya durulanmayan bakım ve şekillendirici balsam olarak kullanılabilir. Güzellik ürünlerinizi çok amaçlı kahramanlarla rasyonelleştirmek sadece güzellik rutininizi hızlandırmakla kalmaz, aynı zamanda seyahat ederken ve makyaj çantanızda yerden tasarruf sağlar. Tabii ki genellikle bütçe açısından da tasarruf etmenizi sağlar.
Bir gün kendi markalarını kurmak isteyen gerçekten yaratıcı ve güçlü insanlar var. Onlara bir şey söylemen gerekirse, bu ne olurdu? Ne tavsiye edersin?
Başkalarının size inanmasını istiyorsanız, kendinize inanmanız gerekir. Bir iş kurmak göz korkutucudur, ancak fikrinizin buna değer olduğuna ve onu başarabileceğinize dair büyük bir inançla başlamalısınız. Bu inanç olmadan hiçbir yere varamazsınız!
Teşekkürler Yolanda!
İletişim: duygu.bay@milliyet.com.tr
Twitter: iamduygubay
Instagram: iamduygubay
Linkedin: Duygu Bay