19.10.2025 - 05:22 | Son Güncellenme:
Sami Çebi
Sami Çebi- Kültür ve Turizm Bakanlığımızın vizyonu ile bu yıl da Gece Müzeciliği uygulamamızla ülkemizin dört bir yanındaki şehirlerden İstanbul, Ankara, Antalya, İzmir, Adıyaman, Erzurum, Gaziantep, Muğla, Nevşehir, Şanlıurfa’da geçmişin sessiz taşlarını gecenin serinliğinde yeniden canlandırdık. Güneş’in çekilmesiyle birlikte tarihî yapılar, ışığın ve sessizliğin buluştuğu bambaşka bir deneyim sundu.
Galata Kulesi, Efes Ören Yeri ve Side Ören Yeri gibi eşsiz mekânlar, yoğun ziyaretçi ilgisi nedeniyle hâlâ geceleri ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor. Bu ilgi, aslında hepimizin kültürel mirasa olan derin bağlılığının bir göstergesi.
Gece Müzeciliği uygulamamızın bir diğer önemli yönü ise erişilebilirlik oldu. MüzeKart sahiplerinin rahatlıkla kullandığı ve Türkiye’nin Müzeleri mobil uygulaması üzerinden alınan çevrimiçi biletler ile bu uygulama, ziyaretçilerin kültürel alanları daha rahat ve keyifli bir şekilde deneyimlemelerini sağladı. 19.00 sonrası başlayan ziyaret saatleri, gündüz yoğunluğunu azaltarak tarihî alanlarda daha dingin bir atmosfer yarattı. Bu uygulamanın gördüğü büyük ilgi, ülkemizin kültür politikalarının halkla buluştuğunda ne kadar güçlü bir etki yarattığını bir kez daha gösterdi.
Destek programı
Kültür alanında kalıcı etkiler yaratmanın yolu, sadece bugünü aydınlatmaktan değil, geleceği şekillendirecek gençleri desteklemekten geçiyor. Bu inançla başlattığımız SICPA Türkiye Arkeoloji Öğrencileri Destek Programı, bu yıl ikinci kez hayata geçiyor. Geçtiğimiz yıl 12 öğrenci, Türkiye’nin farklı müze ve ören yerlerinde keşifler yaparak kendi mesleki yolculuklarında önemli bir adım attı.
Bu yıl da aynı heyecanla, arkeoloji eğitimi alan gençlerin sahada öğrenmesini, gözlem yapmasını ve kendi alanlarını yaratmalarını teşvik edeceğiz. Biz, gençlerin sadece geçmişi inceleyen değil, aynı zamanda geleceği tasarlayan bireyler olabileceklerine inanıyoruz. Çünkü kültürel miras ancak onu anlayan ve yaşatmaya kararlı genç zihinlerle var olabilir.
Dergimizin 54. sayısında Cumhuriyetimizin 102. yılına yaklaşırken, bu arzuya her zamankinden daha fazla sahip çıkıyoruz. 29 Ekim, bu topraklarda bilimin, sanatın ve düşüncenin özgürce filizlenebilmesi için atılmış en güçlü adımdır.
Kültürel mirasımızı korumak, tanıtmak ve gelecek kuşaklara sürdürmek, Cumhuriyetimizin bize yüklediği en anlamlı sorumluluklardan biridir.
Bugün, geçmişin izlerini korurken geleceğin ışığını da yakıyoruz.
Cumhuriyetimizin yıl dönümünü kutluyor, bu toprakların tarihine, kültürüne ve gençliğine inanan herkes ile yan yana yürümeyi önemsiyoruz