Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Yurt dışında ünlülerin düğünlerine paparazzilerin davetli ya da görevli gibi sızdığı olur. Cem Yılmaz ve Ahu Yağtu’nun düğünündeyse davetliler içeriden bildirdi, Twitter’da fotoğrafları paylaştı. Eskiden sadece gazeteciler haber vermeden duramazdı, ya şimdi?

Cem Yılmaz ve Ahu Yağtu’nun düğün fotoğraflarını görünce üzüldüm. Hayır, kadınsal bir kıskançlık değil bu. Benim üzüldüğüm hepimizin geldiği durum. Anlatayım.
İçeriye fotoğrafçı alınmayan bir düğüne neredeyse hepimiz gitmiş kadar olduk. Evet, gelinle damadın belli ki böyle bir amacı yoktu. Basına kapalı bir düğün yaparak, kapıya çıkıp basına poz vermeyerek bu anın özel kalmasını istediklerini açıkça belli ettiler.
Sadece en yakınlarını çağırmayı tercih ettiler. Yine de özel kalması için bu kadar özenilen bir düğünün çarşaf çarşaf fotoğrafları çıktı.
En yakınlarınızdan oluşan bir topluluğun telefonlarıyla fotoğraf çekerken bunları hemen akabinde kamuyla paylaşacakları insanın aklına hiç gelir mi? Zannedersiniz, sizin için seviniyorlar, sizin bu özel anınızı daima hatırlamak istiyorlar.

Haberin Devamı

Star değil, yarı ünlü kategorisi
Oysa bazen en yakınınıza girmeyi başarmış bazı insanlar o sırada sadece orada bulunmak zorunda oldukları için bulunuyor ve o fotoğrafın da aslında bir ‘iş’ olduğunu düşünüyor. ‘İş’i bitince de pekala gidebiliyor.
Tamam, bazen “İstemem, yan cebime” diyen ünlüler oluyor. Starlar değil, yarı ünlüler bu kategoriye giriyor. Fotoğraf çektirmek istemediklerini söylüyorlar, ama özellikle bu anlarını kamuyla paylaşacak isimleri çağırıyorlar. Tabii Cem Yılmaz ve Ahu Yağtu’nun düğününde böyle bir durum söz konusu değil.
Bırakın Cem Yılmaz’ın düğünü olmasını, bu kadar ünlü ismin bir araya gelmesinin bile elbette haber değeri var. Paparazzilerin Pera Palas’ın önünde davetlileri görüntülemesi son derece normal. Yurt dışında ünlülerin düğünlerine paparazzilerin davetli ya da görevli gibi sızdığı olur, ama davetlilerin paparazzilik yaptığı çok sık rastlanacak bir şey değil.

Sanki salgın varmış gibi
Eskiden sadece gazeteciler haber vermeden duramazdı, artık gazeteciler neyin yazılıp neyin yazılmaması konusunda uzmanlaştı. ‘Off the record’ kavramı iyice oturdu.
Şimdi sanki bir salgın varmış gibi, aklınıza gelen gelmeyen herkes haber verme peşinde. İşte o yüzden ünlüyseniz yandınız, dünyanın bir ucuna da gitseniz gizli gizli fotoğrafınızı çekiyorlar, sonra da bunu yayımlayacak bir yer buluyorlar. Gazete, televizyon olmasa bile Facebook, Twitter imdada yetişiyor. Eee, malzeme biraz iyiyse Facebook ve Twitter’dan alınıp gazete ve televizyonlara da servis ediliyor. Sonuçta kimsenin özel hayatı falan kalmıyor.
Asıl tatsız olan, en yakınlarınızla en mutlu gününüzü paylaşırken, bu konuda ne kadar hassas olduğunuzu bilmelerine rağmen yine de bu anı başkalarıyla paylaşmadan duramamaları. Artık “Ben de oradaydım” mı demek istiyorlar, güzel bir anı ölümsüzleştirmek mi istiyorlar, yoksa sadece Twitter’ın yarattığı el alışkanlığından mı bilemiyorum. Ama ben hâlâ böyle özel günlerde söz hakkının esas kahramanlarda olması gerektiğinden yanayım. Tamam, paparazzilere laf geçiremeyebilirsiniz, çünkü sonuçta onlar da işlerini yapıyor. Ama en yakınlarınıza da söz geçiremiyorsanız, işte o zaman size rahat yok. Arkadaşlarınız “Twitter’a koyduğum resimleri başkaları aldı, kullandı” diye hezeyan ediyorsa yapacak bir şey yok. Bir kez daha hatırlatalım, Twitter arkadaşlarınızla yazışmak, mesajlaşmak ve fotoğraf paylaşmak için değil, biliyorsunuz herkese açık.
Neyse ki fotoğraflar çok güzel ve gelinle damadın mutluluğu yüzlerinden okunuyor. Cem Yılmaz ve Ahu Yağtu’ya ömür boyu mutluluklar dileyerek bitirelim.