EKRANIN YENi YAKIŞIKLISI

‘Çilek’ filminin yakışıklı oyuncusu Ahmet Olgun Sünear, son dönemin en dikkat çeken isimlerinden. Önümüzdeki günlerde ekranlarda daha sık görülecek olan, Muhammed Ali ve Samuray hayranı oyuncu, All dergisi için objektif karşısına geçti; kendini anlattı...

Modelliğe başlamanızı anlatır mısınız?
Berbat bir öğrencilik geçmişim var. Mimar Sinan Endüstri Ürünleri Tasarımı’nda sekiz yıldır öğrenciyim. Anneme sözüm var; bir gün bitireceğim. İlk fotoğraf çekimim, tekstil bölümündeki bir hocamın projesi için çok profesyonel olmayan bir setteydi. Daha sonra modellik yapmaya devam ettim.

Vücudunuzla ve çıplaklıkla barışık mısınız?
Türkan Şoray kanunlarıyla başlamak isterdim ama olmadı! Fiziğimle ilgili bir sıkıntım yok. Eskiden daha zayıf bir adamdım, spor yaptıkça daha iyi oldu tabii. Dergilere fotomodellik yapmaya başladım.

Tatmin etmedi mi fotomodellik?
Kamera karşısında hareketsiz durmanın beni tatmin etmediğini, küçüklüğümden beri içimde olan oyunculuk tutkusunun ağır bastığını hissettim. Birkaç kısa filmden sonra çaycılık bile yapmam gerekse bir tiyatroya girmek istedim. Tiyatro Om’da getir-götür ile başladım, rejiye yardım ettim, sahnede oyun vermeye başladım. Şimdi düşünüyorum da, tiyatro için daha yolum var.

ADRENALİN SEVERİM

Uzun boylu olmak oyunculukta bir dezavantaj mı?
Kesinlikle öyle. Çoğu görüşmeden, ‘Sen çok uzunmuşsun’ sözünü duyup elim boş döndüğüm oldu. Ayrıca kısa boyluların yaşadığı bir ülkede yaşamak zor. Yağmur yağdığında şemsiyeler göz hizamda kaldığı için zor oluyor.

Peki uzun saçlı olmak zor mu?
Daha kimse saçını topuz yapmazken ben topuzlu dolaşırdım. Bir Samuray fanatiğiyim, o yüzden topuzu da çok severim. Şimdi projeler nedeniyle belli bir boyu geçemiyorum. Seviyorum ve zor gelmiyor.

Giyim konusunda da rahat mısınız?
Ben ağabeyimin kıyafetlerini giyerek büyüdüm. Uzun süre modellik yaptığım halde beden ölçümü bilmiyorum. Giyimle ilişkim, ‘Aaa bu güzelmiş, bana olur’ deyip almakla sınırlı. Aksesuvar seviyorum; yüzük, bileklik, şapka...

Hayatınızdaki adrenalin derecesi nedir?
Oldukça yüksek. Planlarımda paraşüt eğitimi almak var, uçurumlardan serbest atlayış yapmak istiyorum. Rüzgarla ilgili her şeyi seviyorum. Aynı zamanda kaya tırmanıcısıyım. Kışın snowboard yaparım.

Korku yok mu yazılımınızda?
O korku zaten tüm bunları güzel yapan! Uçurumun kenarında, ayak altında başlayan karıncalanma hissiyatı vardır ya... Benim hoşuma giden bu.

BEDENiMi KULLANMAYI ÖĞRENDiM

Kendinizi geliştirmek için neler yapıyorsunuz?
Bahar Kerimoğlu ile metod oyunculuk çalıştım. Bilgi Üniversitesi Sahne Sanatları bölümüne devam ettim. Modern dansa yoğunlaştım. Bedenimi doğru kullanmayı öğrendim.

Gös­te­rim­de­ki ‘Çi­le­k’­ten ne­ler kal­dı ha­fı­za­nız­da?
İlk an: Mo­da­’da yö­net­me­n Gün­han Em­rah Sön­mez ile bu­lu­şup film dı­şın­da her şey­den ko­nuş­ma­mız. Ar­dın­dan Ha­lil Se­za­i’­nin gel­me­si... İlk oku­ma pro­va­sın­da, ya­nım­da bir dün­ya gü­ze­li otur­du­ğu için ya­şa­dı­ğım ger­gin­lik ve he­ye­can...

Ne­den iz­le­me­li­yiz fil­mi?
Biz çok se­ve­rek çek­tik. İyi bir se­nar­yo­su ve gü­zel ak­si­yon sah­ne­le­ri var.