Hapisten çıktı başrolü kaptı

İnternet sitesinde "Lisede okurken bazı haylazlıklardan dolayı okul süreci birkaç yıl uzadı. Okumayı pek sevmeyen bir öğrenci olarak üniversite sınavına hiç girmedim" diye yazan Bayraktar, artık 26 yaşında ama "yaramazlıklar" hâlâ yakasını bırakmıyor.Tanıyanların "Çok yetenekli bir oyuncu ama o denli de bıçkın bir delikanlı" dediği Bayraktar, doğup büyüdüğü Küçükçekmece Cennet Mahallesi'nde 9 Mayıs 2007'de eski arkadaşları İsmail Söylemez ve Arif Çayan'la girdikleri tartışma sonunda bıçağa sarılınca tutuklanmıştı.Ufuk Bayraktar, cezaevinden çıkar çıkmaz iyi bir dizide, iyi bir rol kapıp kamera karşısına geçti.Türkiye'nin TRT'den izleyip sevdiği "Kartallar Yüksek Uçar"ı, ünlü yapımcı ve yönetmen Abdullah Oğuz, bu kez yeni versiyonuyla FOX için çekecek. Nurseli İdiz, Fikret Hakan, İdil Yener, Ecem Özkaya ve Kerem Alışık'ın rol aldığı dizideki önemli rollerden biri de Ufuk Bayraktar'ın. Bir dizi ismi, bir insanın yaşam tarzına bu kadar mı uygun düşer? Bol ödüllü yönetmen Zeki Demirkubuz'un çay bahçesinde okey oynarken keşfedip önce "Bekleme Odası" ardından da "Kader" filminin başrolünde oynatıp Altın Portakal Film Festivali'nde "Behlül Dal Genç Yetenek" ödülü kazandırdığı Ufuk Bayraktar'dan bahsediyorum. Bizim mesleğin duayenlerinden Hulusi Tunca, "Hey Gidi Günler 70'li Yıllar" adlı yeni kitap çıkardı. Tunca'nın alt başlığında "Bir Best Off Çeksem" yazan kitabını bir gecede okudum.C Blok'tan çıkan kitabın ilk sayfası beni hayli hüzünlendirdi, ama sonrasında müzik dünyasının ünlülerine dair okuduklarım ise gerçekten de hey gidi günler hey dedirtti. Önce hüzünlendiren bölüm:Tunca, benim de birlikte çalıştığım, tanıdığım birçok meslektaşımın adlarını sıralayıp şunları yazdı:"Hey dergisinde yıllarca birlikte çalıştığım Haluk Aktar, Erhan Akyıldız, Sami Başaran, Reyman Eray, Altan Erbulak, Atılay Gülen, Cenk Koray, Ali Öztürk, Yener Süsoy, Erman Şener ve Gülden Yıldız'ın aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum. Cennet mekânınızda nurlar içinde yatın." Hümeyra, Âşık Veysel'i nasıl mest etti? Bu vesileyle hepsini bir kez daha rahmetle anıyorum. Bunlar sadece Hey'den yolu geçip o dünyaya göçenler... Bir dolu isim daha var yolu Hey'den geçmeyip, hayatımızdan gelip geçenler...Gelelim kitabın hey gidi günler hey dedirten bölümlerine:...Mayıs 1969'da Hümeyra'nın ilk plağı yayımlandı. Ön yüzünde Âşık Veysel'den "Güzelliğin On Para Etmez", arka yüzünde Karacaoğlan'dan "Ölüm"...Aynı yıllarda bir dost meclisindeyiz. Hümeyra, Âşık Veysel'in huzurunda ona gitarıyla, bestelediği Âşık Veysel şiirlerini dinletiyor. Veysel, şaşırmış soruyor:- Kim bu benim şiirlerimi okuyan kız? Adı ne, sanı ne? Tarif edin onu bana!- Ustam, kara gözlü, kara kaşlı, selvi boylu bir kız. Adı da Hümeyra.- Verin bakayım bana, çaldığı o garip sazını!Alır gitarı eline. Uzun uzun inceler ve devam eder:- Sapı çok geniş, telleri de çok. Karnı var, kalçası var. Aynı kadın gibi... Adı ne bunun?- Gitar...- Gitar demek (Sonra Hümeyra'dan yana döner). Ağzına sağlık kızım, pek güzel okumuşsun. Ağzına sağlık evladım. Hulusi Tunca'nın kitabında yer verdiği ilginç haberlerinden biri de Sezen Aksu'yla ilgili. Haber şöyle: Ona yakınları İzmirli Kız diyor. İlk kez 1974'ü 1975'e bağlayan gece Yılbaşı Özel Eğlence Programı'nda TRT ekranına gelmiş ve "Haydi Şansım" adlı şarkısını söyleyerek, kendine bir şans kapısı aralamaya çalışmıştı.Ama aradan onca zaman geçmesine karşın, bir daha sesi soluğu çıkmaz olmuştu. Sonradan öğrendiğimize göre o sıralarda Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi'ne girmiş ve kendini tamamen derslerine vermişti.İzmirli Kız, sesini duyurmak istiyordu. Ancak İstanbul'dan uzaklarda İzmir'de yaşaması, derslerinden boğulacak hale gelmesi, hele hele o günlerde bir de evlilik yapması düşüncelerinin gerçekleşmesini engellemişti.İzmirli Kız'a geçenlerde ekranda yine rastladık. Saç ve giyim şekli, müzik tarzı değişmiş, kendini başta aşağı yenilemişti. Bu kez yeni bestesi "Yaşanmamış Yıllar"ı söylüyordu. Tunca, Aksu ile Unkapanı Plakçılar Çarşısı 6. Blok'taki Şahinler Plak'ta yaptığı söyleşiyi ise söyle sürdürüyor:"Babamın Milli Eğitim Müdür Muavini, annemin de İzmir Kız Lisesi'nde öğretmen yani eğitimle ilgili kişiler olması, bir yerde başka konularla ilgilenmemi engelliyordu. Fakat içimde müziğe karşı aşırı bir istek olduğunu hissediyordum. Rastlantılar, sonunda beni bir plak stüdyosuna götürdü. İçinde 'Haydi Şansım' ve 'Gel Bana' adlı şarkıların bulunduğu ilk plağımı doldurdum. Plakta 'Haydi Şansım' diyordum ama şansım pek tutmamıştı. Yılmadım. Şansımı bir kez daha denemeye karar verdim..."Oysa içinde "Yaşanmış Yıllar" ve "Kusura Bakma" adlı şarkılarının bulunduÇu ikinci plağından çok umutlu Sezen Aksu. Semra Görgülü adlı arkadaşıyla İzmir'de bir güzellik enstitüsü açan Sezen'in eşi Engin Aksu, halen Kanada'da doktora yapıyor. Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi ikinci sınıftan ayrılıp Kanada'daki müzik ve dans okuluna kaydını yaptıran Sezen Aksu, önümüzdeki ekim ayında Kanada'ya uçacak. Üç yıl boyunca orada kalacak. Yalnızca yılda bir kez İstanbul'a gelip plak dolduracak ve tekrar kocasının yanına dönecek. Tarih: 3 Mayıs 1976. Hey gidi günler hey... Sezen Aksu ilk plağı tutmayınca ne yaptı? FOX'taki "Dobra Dobra"da "Bizden ne paralar alıp da nerelere gelmiş öyle medyacı adamlar tanıyorum ki! Hâlâ banka dekontları elimde" diyen Yeşim Salkım, aradan geçen onca zamana rağmen hâlâ o isimleri açıklamadı.Bu itirafla kalem satın alanlardan birini tanıdık. Şimdi sıra kimlerin kalemlerini kaça sattıklarını öğrenmeye geldi.Evet Yeşim Hanım, artık iddianızı ispatlayın.İftiracı olarak kalmayın.. aeyuboglu@milliyet.com.tr Yeşim Salkım hâlâ açıklamadı 4