‘SERDAR’LA MUTLAKA EVLENECEĞiZ’

Loughnan, “Bir tarih almadık. Şu an nişanlıyız ve en doğru zamanda evleneceğiz” diyor

Chloe Loughnan’la Etiler’de buluştuk. Türkçesini epey ilerletmiş, tamamen bizden biri olmuş. Garsona verdiği ilk sipariş cam bardakta çay oldu. Sorduğum bütün soruları içtenlikle yanıtladı. Erkek arkadaşı Serdar Ortaç’la ilgili çok özel açıklamalar yaptı. Kariyerini nasıl planlayacağını ve modellik aşkını büyük bir heyecanla anlattı. Sohbetimize İstanbul’dan başladık...

İstanbul’a alıştınız mı?
Artık kendimi bir Türk gibi hissediyorum. İstanbul’a çok alıştım. Türkiye’ye geleli bir buçuk yıl oldu.

Türk vatandaşlığına geçmeyi ya da Müslüman olmayı düşünüyor musunuz?
İnsanlar beni böyle kabul etti ve sevdi. Kimse benim dinimi değiştirmemi ya da başka bir ülke vatandaşlığına geçmemi istemiyor. Ama tabii ki her şey olabilir. Ama şimdilik böyle bir planım yok.

Serdar Ortaç’la evlenirseniz Türkiye’de mi, İrlanda’da mı yaşayacaksınız?
Türkiye’de yaşayacağız. Serdar’ı buradaki hayranlarından ve yaşantısından koparmam.

“Yenge” kelimesinin anlamını biliyor musunuz?
Biliyorum, böyle çağırılınca mutlu oluyorum. Kendimi bir Türk ailesinin üyesi gibi hissediyorum.

Evlilik tarihi aldınız mı?
Şu an için bir tarih almadık. Bunun için henüz zaman var ama mutlaka evleneceğiz.

Peki resmi bir evlenme teklifi aldınız mı?
Yok, almadım ama Serdar etrafımızdaki herkese devamlı “Evleneceğiz” diyor. Ben de, “Ne zaman evlenme teklif edeceksin?” diyorum. O da, “Bir gün edeceğim” diyor. Şu an nişanlıyız ve en doğru zamanda evleneceğiz.

Günümüzde kadınlar da evlenme teklif ediyor.
(Gülüyor) Bu hayatımda bir kere olacak bir şey ve çok özel olmasını istiyorum. Serdar bir erkek olarak belki bunu anlayamıyor, “Sonuçta evleneceğiz” diyor. Ama ben mutlaka evlenme teklifi almak istiyorum. Bunu Serdar’a da söyledim.

Geçen günlerde aileniz Türkiye’ye geldi. Müstakbel damatlarıyla tanıştılar. İlk izlenimleri ne oldu?
Önce şüpheci yaklaştılar. Çünkü Serdar’ın yaşı, anne ve babamdan büyük. Tanışmadan önce endişelendiler. Ama şimdi çok iyi arkadaş oldular. Serdar, anneme “anne”, babama “baba” diyor. Herkes artık onu aileden biri gibi görüyor.

Siz onun annesine “anne” diyor musunuz?
“Anneciğim” diyorum.

‘Mantık olarak ben daha büyüğüm’ Serdar Bey’le aranızda kaç yaş var?
22 yaş.

Bu ilerisi için sizi korkutmuyor mu?
Aslında ilişkimizde mantık olarak büyük olan benim. Serdar bana göre daha çocuksu. İletişimimiz çok iyi. Mantık ve kafa olarak birbirimize çok yakınız. O yüzden yaş farkından dolayı problem yaşamıyoruz.

Çocuklarınız olsun istiyor musunuz?
Çocuklarım olmasını çok isterim. Ama tabii ki evlendikten sonra.

Evlilik dışı çocuk fikrine sıcak bakmıyorsunuz yani.
Hiç sıcak bakmıyorum. Bu, dini ya da toplumsal sebeplerden ötürü değil. Ancak evlendikten sonra anne olurum.

Çocukların ismi Türkçe mi, İngilizce mi olacak?
Bir Türkçe, bir İngilizce olacak.

Yemek pişiriyor musunuz?
İrlanda yemekleri yapıyorum. Serdar’ı farklı tatlarla tanıştırmak istiyorum. Yaptıklarımı yiyince çok beğeniyor ama Türk yemeklerinden vazgeçemiyor. Ben de Türk yemekleri yapmayı öğrenmeye başladım.

Sesiniz güzel mi?
(Gülüyor) Evin içinde 24 saat şarkı söylüyorum ama sesim hiç güzel değildir. O yüzden şarkı söylemeyi Serdar’a bırakmak istiyorum.

Belki Serdar Ortaç bir albüm çıkarır size.
(Gülüyor) Çok uzun süre sonra belki!

Türkiye’de hangi şarkıcıları beğeniyorsunuz?
Demet Akalın’ın şarkılarını çok seviyorum. EbruGündeş’in sesini beğeniyorum ama tabii ki favorim Serdar Ortaç!

“Moda editörü olmak istiyorum”

Modayı takip edebiliyor musunuz?
Evet, modayı çok seviyorum. 15 yaşından beri takip ediyorum.

İstanbul’da ilk kez adL Cengiz Abazoğlu defilesinde podyuma çıktınız. Nasıl bir deneyimdi?
adL takip ettiğim ve sevdiğim bir marka. Cengiz Abazoğlu da çok başarılı bir tasarımcı. Modelliğin en sevdiğim yanlarından biri de defilelerde olmak. Oradaki enerjiyi ve atmosferi çok seviyorum. Ben modellik kariyerime devam etmek için üniversiteye bile gitmedim.

Modelliği üniversiteye tercih ettiniz yani...
Aslında çok başarılı bir öğrenciydim. İrlanda’da üniversitede gazetecilik bölümünü kazandım. Ama tam o sırada Paris’teki bir ajanstan aradılar ve modellik için Fransa’ya çağırdılar. Ben de gittim. Sonra İstanbul’a geldiğim için İrlanda’daki okuluma devam edemedim.

Şimdi İstanbul’da üniversiteye devam edebilirsiniz.
Evet, gazetecilik okuyup, moda dergileri için bir şeyler yazabilirim. Moda editörü olmak istiyorum.

Kendinize başka nasıl hedefler koydunuz?
Öncelikle Türkçe’yi tam olarak öğrenmek istiyorum. Çünkü oyunculuk ya da farklı alanlarda da Türkiye’de kariyerimi devam ettirmeyi düşünüyorum. Dediğim gibi üniversiteye gitmeyi planlıyorum. İleride çocuklarıma gösterecek bir diplomam ve güzel bir kariyerim olsun istiyorum. Belki bir mağaza açıp bu şekilde de kariyerimi sürdürebilirim. Modadan kopmak istemiyorum.