Açarsam dünya olur, yakarsam kül olur.
HARİTA
Alçacık dalı, yemesi ballı.
ÇİLEK
Bir sapı var, yüz topu var.
ÜZÜM
Kulaktan kulağa, değişir zamanla.
DEDİKODU
Mavi örtü, herkesi içine soktu.
DENİZ
Hiç pili bitmez, bizi hiç unutmaz.
ANNE
Ben giderim o gider, içimde tık tık eder.
KALP
Manto giymiş pencere, üşümüş gecelerce.
PERDE
Deniz üstünde beyaz, yufka açar olunca ayaz.
DALGA
İncecik beli, elimin eli
ÇATAL
Ben giderim o gider yanımda dum dum eder
DAVUL
Yol alır ama yolda da bırakır
TEKERLEK
Ellerinle tutarsın ama gözlerinle göremezsin?
KULAKLARIN
Bir kuyum var, iki türlü suyum var
YUMURTA
Çıt der, ateş çıkar.
KİBRİT
Bir küçük fıçıcık, içi dolu turşucuk.
LİMON
Uzun oluk, tepesi delik.
BACA
Yaşı yok başı yok adam olmuş söz keser.
NOKTA
Bir kapaklı çok yapraklı, içinde bilgi saklı
KİTAP
İz eder dizi dizi, alır götürür bizi
AYAK
Kuyruğu var at değil, kanadı var kuş değil.
UÇAK
Elimi elimden kaydırır, mikropları arındırır.
SABUN
Havada uçar kanadı yok, kocaman ama ağırlığı yok, beyaz ama rengi yok.
BULUT
Bağlarsam yürür, çözersem durur.
AYAKKABI
İki camlı pencere, bakıp durur her yere.
GÖZLÜK
Yemekleri taşırım sırtımda, ağlarım siz aç kalınca.
MASA
Altında dört teker, üstünde yük çeker.
ARABA
Ağzı var dili yok; karnı var, bağırsağı yok.
ŞİŞE
İki fener, gündüz yanar, gece söner.
GÖZLER
Ağaç üstünde kilitli sandık
CEVİZ
Yürür yürür iz etmez, gider durur toz etmez.
GEMİ
Ayağı içerde, kafası dışarda.
ÇİVİ
İki bacaklı, keskin bıçaklı.
MAKAS
Sözü keser, her şey orada biter.
NOKTA
İçimde akrep var, durmadan birini arar.
SAAT
Kağıt üzerinde dans eder, silgi hatalarını siler
KALEM
Kat kat sefer tası, içinde insan sesi
APARTMAN
Ye ye bitmez, mideye gitmez.
SAKIZ
Sabah alınır, akşam yayılır?
YORGAN
Her gün yeniden doğar, dünyaya haber yayar.
GAZETE
Bir oğlum var, kat kat gömleği var
SOĞAN
Yeşil mantolu, kırmızı entarili, siyah düğmeli.
KARPUZ
Kolu var, eli yok, karnı yarık karnı yok
CEKET
Bir küçücük arpacık, başında var tablacık.
ÇİVİ
İki yuvarlak biri büyük biri küçük onlar olmasa bize dünya kapkara.
GÖZ VE GÖZ BEBEĞİ
Elde yapılır, kulağa asılır.
KÜPE
Et içine, hep içine, oda girmiş ta içine…
KULAK
Yer altında dikili minare… Turuncudur, yetişir yerde.
HAVUÇ
Bakması güzel, dikeni üzer.
GÜL
Mini mini bir kutu, içi insan dolu.
TELEVİZYON
Duruşu ömür, gözleri kömür. Soğuk dondurur, sıcak öldürür.
KARDAN ADAM