Cumartesi Yalan dünya

Yalan dünya

20.03.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:

"Asmalı Konak" dizisiyle tanınan Çağan Irmak, ikinci uzun metrajlı filmi "Mustafa Hakkında Herşey" ile ilk kez salonlara çıkıyor

Yalan dünya

Aşık bir Fransız kadının zarafetini kendini matah sanıp herkesi küçümseyen kibirli Türk reklamcı erkekten bekleyemeyiz, elbette. Bu yüzden, karısı bir trafik kazasında öldüğünde yanında bulunan erkeğin -hastanede yaralı olduğu halde- boğazına sarılmakta hiç duraksamıyor! Polis o anda araya giriyor ama boynuzlanan reklamcının gazabını önlemeye imkan ve ihtimal yok! Hele yanında çalışanları yalancılıkla suçlamaktan çekinmeyen, benmerkezci Mustafayı! Hademeye rüşvet verip adamın Küçük Armutluda yaşayan 28 yaşında bir taksi şoförü olduğunu öğrenen Mustafa, gösterişli siyah cipini gecekondusunun önüne park ediyor ve sabahın köründe işe çıkan adamı uyku mahmuru silah zoruyla kaçırıveriyor. Yoksa işi zor olurdu çünkü Nejat İşler, Fikret Kuşkandan iri... Claude Sautetnin televizyonlarda da birçok kez gösterilen "Hayat Bağları / Les Choses de la vie" adlı filmini sanırım büyük çoğunluk izlemiştir. Michel Piccoli karısı Lea Massariyi sevgilisi Romy Schneider uğruna terk etmiştir. Bir trafik kazası geçirip öldüğünde hastaneye gelen karısına eşyaları teslim edilir. Aralarında sevgiliye yazılmış bir mektup vardır: Kendisine aşkla bağlı genç kadına, karısına dönmeye karar verdiğini yazmıştır... Kalbi kırık eş bu mektupla kaybının acısını hafifletemese de buruk bir sevinç yaşarken, gözyaşları içinde hastaneye koşarak gelen genç kadını görür. Soylu bir davranışla mektubu ondan saklar ki daha fazla üzülmesin. Sonrasını tahmin edersiniz: Mustafa, Fikreti göl kıyısındaki evlerine hapsediyor. Bazen işkence edip bazen güzel yemekler pişirip karısıyla ne zaman, nasıl bir ilişkiye girdiğini öğreniyor. Bu arada biz de Mustafaya dair gerçekleri öğreniyoruz: Tam bir psikopat. Mükemmeliyetçi, titiz vb. olduğu için lafın gelişi değil, filmin finaline doğru öğreneceğiniz sırdan dolayı... Konudan anlaşılacağı gibi "Mustafa Hakkında Herşey" bir gerilim filmi. Ruh ve toplumbilimsel göndermelerle desteklenen, kabus, sanrı ve polisiye öğelerle zenginleştirilen bir film. Ama bu sayılanlar teoride kalıyor, pratiğe geçemiyor. Basit birkaç örnek vermek gerekirse; kaçırma, Mustafanın yolda bir kadın sürücüyü sıkıştırması, kadının iki polis eşliğinde içeride Fikretin bulunduğu eve gelip şikayette bulunması, kadın sonradan gelip kendini affettirmek için Mustafayı pikniğe davet ettiği sırada Fikretin kaçmaya çalışması gibi sekanslar sinirleri germek şöyle dursun inandırıcı olmaktan da tümüyle uzak. Çünkü bu sahneler mizansen yönünden doğru çözümlenememiş ve senaryonun gidişatına önemli bir katkıda bulunmasalar da kurguda atılmaya kıyılamamış. Belli ki söz konusu bölümlerle filme aksiyon kazandırmaya çalışılmış ama aksiyon Hollywood standartlarında bile öyle kolay kolay gerçekleştirilemediğine göre apayrı bir ustalık gerektirdiğini takdir edersiniz. "Mustafa Hakkında Herşey" hayatları işe ve paraya endeksli, aile ve yuvayı bunların bir parçası olarak gören hırslı genç kuşak yeni zenginlerin, cilalı imajlarının ardında sakladıklarını açığa çıkarmayı amaçlarken keşke sanat yönetimi reklam filmi, görsel tarzı Hollywood referanslı "gıcır gıcır" bir sinema tercih etmeseydi. Atmosfer yaratmaya ağırlık verip olabildiğince küçük oynanan, iki farklı sınıftan erkeğin kişilik çatışmasına odaklansaydı. Fikret Kuşkan delice bir enerjiyle oradan oraya sıçrarken Mustafa gibi bir karakterden beklenen soğukkanlı hesapçılığı zedeliyor. Oysa çocukken bile sinirlerinin ne kadar sağlam olduğunu finalde öğreniyoruz. Nejat İşler ise sokaklarda yetişmenin getirdiği bilgelikle zonta delikanlılık arasında gidip gelen tutarsız bir kompozisyon çiziyor. Oyuncu yönetimi farklı bir anlayışla ele alınsa film daha sıcak bir niteliğe bürünebilirdi. Kadın karakterler de cefakar anne ve aldatan eş figürleri olarak kalmasaydı keşke. Onlara biraz daha ağırlık verilmesi Mustafayı daha iyi anlamamızı sağlardı. Annesi elbette nedensiz seviyor Mustafayı ama karısının onda ne bulduğunu anlamak için film boyunca kulaklarımıza ziyafet çeken klasik müzikten hoşlanmasından başka bir ipucu yararlı olurdu. Polisiye öğelerle zenginleşiyor Yönetmen / Senarist: Çağan Irmak Oyuncular: Fikret Kuşkan (Mustafa), Nejat İşler (Fikret), Başak Köklükaya (Ceren), Şerif Sezer (Mukadder) Görüntü: Selahattin Sancaklı Müzik: Mor ve Ötesi "Mustafa Hakkında Herşey" Ev alma komşu al Deneyimli oyuncu Danny DeVito, iş yönetmenliğe gelince cinnete ve cinayete varan karı-koca ya da konu komşu kavgalarını tercih ediyor! "Çatı Katı" New Yorklu bir çiftin hayatlarını zehir eden komşu kadınla mücadelesini konu alıyor.Alex bir yazar, Nancy bir editör. New Yorkta pürüzsüz bir hayat sürüyorlar. Gayet memnun, mesut ve başarılı yuppieler. Yalnız oturdukları ev pek küçük. Emlakçı onlara kelepir bir dubleks bulduğunda pek seviniyorlar. Üst katta, evden çıkaramayacakları kira sözleşmeli bir yaşlı kadın oturuyor ama 81 yaşında, sağlığı da iyi değil. Eh, mutlu çiftimiz durumu bir süre idare edecek işte.Gelin görün ki emlakçıdaki hesap çatı katına uymuyor. Etienne Chatilieznin korkunç "Tatie Danielle"ini anımsayanlar öykünün devamını kestirebilir. Maaşallah sıhhat ve afiyette olan kiracı Bayan Connelly yaptığı gürültü, verdiği rahatsızlıkla evde iki çocuklu aile varmış gibi Alex ile Nancyyi zıvanadan çıkarıyor. Adeta kriminal çözümler bulmaya teşvik ediyor! Ben Stiller ve Drew Barrymoreun başları yaşlı kiracıyla belada Yönetmen: Danny DeVito Oyuncular: Ben Stiller (Alex), Drew Barrymore (Nancy), Eileen Essell (Bayan Connelly), Harvey Fierstein (Kenneth), Justin Theroux (Coop) Görüntü: Anastas N. Michos Senaryo: Larry Doyle, John Hamburg Müzik: David Newman "Çatı Katı / Duplex" Sınıfın rockçıları Yönetmeninin Richard Linklater olmasına bakmayın, "Hababam Rock" aslında bir Mike White- Jack Black filmi. İki komedyenden ilki senaryoya imza atmakla birlikte kendini geri plana çekip daha ünlü olan meslektaşını öne çıkarmış. Şarkıları da bizzat yorumluyorlar! Sonuçta film büyük ölçüde Jack Blacki sevip sevmemenize bağlanıyor. Çünkü bu oyuncu filmin her an odak noktasında.Jack Blackin canladırdığı Dewey, başarısız bir müzisyen. Rock yıldızı olma hayali birlikte çalıştığı grup elemanları tarafından hiç paylaşılmıyor çünkü sahne performansı bekleneni vermekten çok uzak. Hayaller karın doyurmadığı için -Mike Whiteın canlandırdığı- ev arkadaşı Ned, Deweyi kira payının ödemesi için müzik öğretmenliği yapmaya teşvik ediyor. Sokakta kalma korkusuyla bulduğu ilk işi kabul eden Dewey önce bir sınıf dolusu çocuk ve disiplinli bir müdire hanımla ne yapacağını bilemiyor. Ama öğrencilerinin müzikal yeteneklerini geliştirip onlardan gizlice bir rock grubu kurarak iyi para kazandırabilecek bir yarışmaya katılma fikri, dört elle işine sarılmasını sağlıyor. Jack Black üzerine odaklanan bol müzikli bir komedi Yönetmen: Richard Linklater Oyuncular: Jack Black (Dewey), Mike White (Ned), Joan Cusack (Müdür Mullins), Sarah Silverman (Patty) Görüntü: Rogier Stoffers Senaryo: Mike White Müzik: Craig Wedren "Hababam Rock / The School of Rock"