2. münazara öncesi tartışma büyüyor

ABD’de 3 Kasım başkanlık seçimi öncesinde Başkan Donald Trump ve Demokrat aday Joe Biden arasında gerçekleştirilecek ikinci ve son televizyon münazarası öncesi Biden’a yönelik tartışmalar alevlendi. Trump cephesi, özellikle Biden’ın oğlu Hunter üzerinden dönen iddialarla Demokrat adaya yükleniyor. Trump, Federal Soruşturma Bürosunun (FBI), Biden’ın Ukraynalı enerji şirketi Burisma ile ilişkisi olduğu iddialarını soruşturması gerektiğini söyledi.

Biden’ın oğlu Hunter Biden’ın e-postalarıyla ilgili “New York Post” gazetesinde yer alan haberi anımsatan Trump, “FBI, Joe Biden’ı bu konuda soruşturmalı. Şu anda bir soruşturma var mı bilmiyorum ama onu soruşturmalılar. FBI Direktörü Chris Wray’i arayıp ona sorabilirsiniz. Biden’ın aday olmasına izin verilmemeliydi” dedi. New York Post gazetesinde yer alan iddiaların üzerine ana akım medyanın yeterince gitmediğini savunan Trump, “Basın bu konuda hiç haber yapmadı. Bu adil değil” diye konuştu. New York Post gazetesinin 14 Ekim’de yayımladığı haberde, Biden’ın Başkan Yardımcılığı yaptığı dönemde oğlu Hunter Biden’ın Ukrayna menşeli enerji firmasıyla ilişkilerine müdahil olduğu ve bu firmayı soruşturan başsavcıyı görevden almaları için Ukrayna’ya baskı yaptığı iddia edilmişti. Joe Biden ise, oğlunun ticari anlaşmaları sorulduğunda, “Bu da bir diğer karalama kampanyası” dedi.

Mikrofonlar kapalı

Bu arada, yarın akşam gerçekleştirilecek ikinci münazara, adaylarının birbirinin sözünü kesmesini engellemek için getirilen yeni kurallar çerçevesinde gerçekleştirilecek. Trump ve Biden arasında 29 Eylül’de yapılan ilk televizyon tartışmasında, tarafların birbirlerinin ve moderatörün sözünü kestiği anların yol açtığı rahatsızlığın ardından, Başkanlık Münazaraları Komisyonu (CPD) 22 Ekim’deki tartışma için yeni kuralları duyurdu. Buna göre, 90 dakika sürecek tartışma 15 dakikalık dilimlere ayrılacak ve 6 konu başlığı olacak. Adaylara her konu başlığının ardından verilen 2’şer dakikalık açılış konuşması sırasında diğer adayın mikrofonu kapalı tutulacak. Ayrıca, 15’er dakikalık bölümler karşılıklı atışma şeklinde devam eder, kalan zamanda da adaylar birbirinin sözünü keser ya da gereksiz müdahalede bulunursa, kesintiye uğrayan süre kadar karşıdaki adaya ek süre verilecek.

Trump, tartışma programının genel formatına ilişkin memnuniyetsizliğini ifade etti ve Pazartesi günü gazetecilere yaptığı açıklamada, formatın “son derece adaletsiz” olduğunu düşünmesine rağmen Nashville kentindeki programa katılacağını kaydetti.

Kritik karar

ABD Yüksek Mahkemesi, kritik bir karara imza atarak, Cumhuriyetçilerin itirazını reddetti ve Pensilvanya eyaletinde, postayla zamanında kullanılmış oyların 6 Kasım’a kadar sayılabilmesine hükmetti. Bu karar, ABD kamuoyunun gündemini sarstı. Geçen ay Yargıç Ruth Bader Ginsburg’ün hayatını kaybetmesinin ardından 8 kişiyle çalışmalarını sürdüren Yüksek Mahkeme, söz konusu kararı 4 lehte ve 4 aleyhte oyla aldı. Mahkemedeki muhafazakar yargıçlardan Başyargıç John Roberts’ın liberal yargıçlarla birlikte hareket etmesiyle, bu yönde bir eşitlik durumu ortaya çıktı.

Anayasa gereği Yüksek Mahkeme’de eşit oy çıkması durumunda, bir alt mahkemenin ilgili kararı geçerli sayılıyor. Karar, postayla oy kullanılması konusunda “avantajlı” olarak değerlendirilen Demokratlar tarafından adeta “zafer” olarak karşılandı.

Seçim öncesi göktaşı düşebilir!

ABD’nin önde gelen bilim insanlarından Neil Degrasse Tyson dikkat çekici bir açıklamaya imza attı ve 2 Kasım günü Dünya’ya bir göktaşının teğet geçmesinin ya da çarpmasının beklendiğini duyurdu. Ödüllü astrofizikçi, ‘2018VP1’ adlı göktaşının 25 bin mil hızla yaklaştığını ve 2 Kasım’da bu çarpışmanın yaşanabileceğini ifade etti. Bununla birlikte bir buzdolabı büyüklüğündeki göktaşının ciddi bir hasara neden olması beklenmiyor.

Parayı ödedi, listeden çıktı

Sudan Maliye Bakanlığı, ABD Başkanı Donald Trump’ın, Sudan’ı “Terörü Destekleyen Ülkeler” listesinden çıkartmak için talep ettiği 335 milyon doları transfer ettiklerini açıkladı.

ABD Başkanı Donald Trump, Twitter’dan, “Sudan’daki yeni hükümet, ABD’li terör kurbanlarına ve ailelerine 335 milyon dolar ödemeye razı oldu. Bu para ödendiğinde, Sudan’ı ‘Terörü Destekleyen Ülkeler’ listesinden çıkaracağım” ifadesini kullanmıştı. Sudan, terör örgütü El Kaide ve örgüt lideri Usame Bin Ladin’e yardım etmekle suçlanıyordu.