04.07.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:
Fatma Gülçin Kabasakallı - ABD ve NATO kuvvetlerinin kademeli olarak Afganistan’dan çekilmesi sürerken, Türkiye’nin başkent Kabil’deki Hamid Karzai Havalimanı’nın güvenliğini üstlenmesine ilişkin Washington’la istişareler de devam ediyor. Havalimanının güvenliği, pek çok hassas dengeyi barındırıyor ve özellikle Batı ülkelerinin endişe ettiği en önemli konuların başında.
Türkiye’nin Afganistan’da hangi şartlarda kalabileceğinin yolları aranırken, bölgedeki dinamiklere hakim ve tecrübeli bir isim olan Türkiye’nin eski NATO Daimi Temsilcisi Fatih Ceylan Milliyet’e özel değerlendirmelerde bulundu.
Meşru bir zemin
Ceylan, NATO dışında Afganistan ile Türkiye arasında yapılacak ikili bir anlaşmayı çözüm seçeneği olarak sunarken, Türkiye’nin bu ülkedeki rolüne ilişkin 3 adımlı bir strateji öneriyor:
“Türkiye’nin kendi hedeflerini açıkça belirlemesi ve bu hedefleri, Afgan toplumunun tüm kesimlerini kucaklayıcı bir anlayışla geliştirmesi.”
“Afganistan’daki meşruiyetin mutlaka meşru bir zemin içine oturtulması ve buna yönelik Afgan hükümetinin oluru, Taliban’ın rızasının alınması için Taliban’la ilişkisi bulunan ülkelerden yararlanılması.”
“Meşruiyet zeminini genişletmek üzere çok uluslu bir yapının düşünülmesi.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın NATO Zirvesi’nden sonra yaptığı açıklamada Pakistan ve Macaristan’ı telaffuz etmesinin önemli olduğuna da değinen Fatih Ceylan, “Pakistan’la Taliban arasında bir organik bağ var, bunu hepimiz biliyoruz. Taliban’la yapılacak görüşmelerde herhalde Pakistan kanalı kullanılacak diye düşünüyorum” dedi.
‘Türkiye en iyi aday’
Ceylan, Türkiye’nin hem Afganistan hem de Pakistan’la temiz bir ilişkisi bulunduğunu vurgulayarak, bu yüzden söz konusu görev için en iyi adayın Türkiye olduğunu belirtti. Ceylan, Türkiye’nin pek çok etnik unsuru barındıran Afganistan’ın tüm kesimlerini kucaklaması ve taraf olmaması gerektiğine de dikkat çekti. Fatih Ceylan, şöyle devam etti:
“En önemli konu, Türk kuvvetlerinin güvenliğinin azami ölçüde sağlanması ve bunun kayda geçirilmesi. Taliban’la anlaşma yapmak elbette mümkün olmaz, ama Türk askerinin güvenliği için dolaylı bir karşılıklı mutabakata varılabilir. Bu olmazsa başımız sıkıntıya girebilir. Bizim orada askerimizin güvenliği tehlikeye girebilir. Bunu önleyecek bir formül ve meşru bir zemin arayışı içinde olmak lazım.”
‘Ankara’nın tecrübesi var’
Türkiye’nin NATO görevini icra ederken, aynı zamanda Kabil hükümetiyle ikili çerçevede hem Afgan askerlerini hem de polis gücünü eğittiğini, danışmanlık yaptığını hatırlatan Fatih Ceylan, Türkiye’nin Afganistan’daki tecrübesine vurgu yaptı. Ceylan “Türkiye’nin NATO çerçevesinde üstlendiği görevlerinden biri, yine NATO’nun ‘eğitim, tavsiye ve danışma’ görevi diğeri de hem Kabil Bölge Merkez Komutanlığı liderliği hem de Kabil Uluslararası Havalimanı’nın bakım ve işletmesiydi. Buna hava trafiği ve hava sahası yönlendirmesi yönetimi dahil. Dolayısıyla Türkiye, orada iki temel ayağa dayalı bir görev icra etti” ifadelerini kullandı. Öte yandan Ceylan, herhangi bir ülkeye asker konuşlandırıldığında, bir “çıkış stratejisinin” de olmasının gerektiğinin altını çizerek, “Bir yere sonsuz şekilde gidilmez” dedi.
Çatışmalar sürüyor!..
Afganistan’da yabancı güçlerin çekilmesi işlemi sona yaklaştıkça, ülkede kontrolünü artırmaya çalışan Taliban’ın ilerleyişi de sürüyor. Son 24 saatte 9 ilçede Taliban’la çatışma yaşandığı, kuzeydoğuda Badahşan vilayetinin 5 ilçesinin, Taliban kontrolüne geçtiği bildiriliyor.
Afganistan Savunma Bakanlığı, ülkenin 9 vilayetinde son 24 saattde Taliban militanlarıyla güvenlik güçleri arasında çatışma yaşandığını açıkladı.
Çatışmalarda 228 militanın öldürüldüğü ifade edilen açıklamada, 116 militanın da yaralandığı kaydedildi.
Bununla birlikte Badahşan İl Şura Vekili Ahmet Cavid Müceddedi, basına yaptığı açıklamada, militanların, Badahşan’ın Varduç, Draim, Tegab, Kişim ve Tişkan ilçelerine eş zamanlı saldırı başlattığını, saldırılar sonucu 5 ilçenin Taliban kontrolüne geçtiğini ifade etti. Taliban ise Badahşan’ın 7 ilçesinde kontrolü sağladığını iddia etti.
Tacikistan, Çin ve Pakistan sınırında bulunan Badahşan, konumu itibarıyla stratejik bir bölgede yer alıyor. Değerli lapis taşı madeninin bulunduğu vilayette ayrıca altın madeni gibi birçok değerli madenler de bulunuyor.