Ege Bekle bizi Süper Lig

Bekle bizi Süper Lig

23.03.2018 - 01:17 | Son Güncellenme:

Spor Toto 1. Lig’in ikinci yarısında büyük bir çıkış yakalayan Altınordu şampiyonluk meşalesini yakıp Süper Lig’e çıkmak istiyor. Milliyet Ege Spor Servisi’ne konuk olan Teknik Direktör Hüseyin Eroğlu, “Şampiyonluk ipini göğüslemek için sadece altı haftamız kaldı. Başaracağız” dedi.

Bekle bizi Süper Lig

İzmir’in Spor Toto 1. Lig’deki mütevazi temsilcisi Altınordu, son haftalardaki başarılı sonuçlarıyla sadece İzmir ve bölgemizde değil, Türkiye’de övgüyle bahsediliyor. Tamamen yerli oyunculardan kurulu ekip, aldığı başarılı sonuçlarla gözünü Süper Lig’e dikmiş durumda. 28 haftanın sonunda 48 puanla ilk dört içerisinde bulunan kırmızı lacivertli ekibin başarılı antrenörü Hüseyin Eroğlu, çığır açan çalışma temposuyla hem kendini daha da geliştirdi hem de genç oyuncuları motive etmeyi başardı. Başkan Mehmet Seyit Özkan’dan her türlü desteği gördüklerini ifade eden Eroğlu, takımdan giden birçok oyuncunun pişman olduğunu, bunu geç anladıklarını belirttiklerini ifade etti. Kalan altı haftada önlerinde önemli karşılaşmalar olduğunu söyleyen Eroğlu, şampiyonluk ipini göğüslemeyi hedeflediklerini belirtti, şöyle devam etti: “Herkes yabancısız Süper Lig’den düşersiniz diyor. Tam tersini düşünüyorum. Başkanımız Mehmet Seyit Özkan’a da bunu söylüyorum. Teknik ekibime inanıyorum. Kulübüme inanıyorum. Mehmet Bey’e inanıyorum. Alacağımız birkaç oyuncuyla, Süper Lig’de daha çok ses getireceğimizi, işimizin daha kolay olacağını marka değerle beraber o gençlerimizi daha çok vitrine çıkaracağımızı düşünüyorum. Süper Lig kolay değil ama ben orada da ses getireceğimizi düşünüyorum.”
Milliyet spor servisi sordu, Hüseyin Eroğlu yanıtladı.

Haberin Devamı

Altınordu’da bundan sonraki süreç için ne diyorsunuz?

İkinci yarı en çok puan toplayan takım konumundayız. Dışarıda 5 maçtır kazanıyoruz, deplasman bize çok daha rahat geliyor. Oyun şablonumuzda ikinci yarı için bunun üzerinde bayağı çalıştık. Topa daha çok sahip olma, top bizdeyken takımın boyunu daha da uzatmaya çalıştık. Şöyle bir şey söyleyeceğim, bunu Türkiye’de birçok taraftar bilmediği gibi hocalar da bilmiyor, futbolcularda. Auttan ofsayt olmaz. Bu bize avantaj sağlıyor. Pas oyunlarımızı daha rahat yapabiliyoruz. Top bizde kalınca zaten sonuca ulaşıyoruz.

Yeni transferlerle takım çalışması konusunda neler söyleyeceksiniz?

Bu yıl bize katılan Mirkan, Deniz, Murat, Berkay ve Hasan var. Bunların bizde antrenman adaptasyonu takıma uyumu iyi oldu. Devrede gelen stoper ihtiyacımız zaten vardı. Çalışarak, kendimizi hep yenilemek zorundayız. Dünya futbolu nereye gidiyor? Sahada adamlar bir şeyler yapıyorsa, fark yaratabiliyorsa, biz niye yapmayalım? Çünkü, Türkiye’de bir kaos futbolu var. Futbolculara dayalı bir düzen var. O gün o futbolcular iyi ise, maçı da kazanıyorsun. Ama bizde böyle bir şey yok. Bizim her gün her maçta takımımızın hepsinin iyi olması gerekiyor. Altınordu’da herkesin takıma katkısı var. Kenardaki oyuncularımızın bile. Özellikle ikinci yarı giden arkadaşlar oldu, katılanlar oldu. İyi bir kamp dönemi geçirdik. Nokta transfer dediğim ise Hasan ve Berkay’ın katılması. Antrenmanda özellikle fiziksel çalışmaların bir bölümünü geçtikten sonra, taktik bizim için çok önemli. Hücum ve savunma taktiği özellikle. Taktiğin üzerinde çok yoğunlaşıyoruz. Her futbolcuya o görevi veriyoruz. Maç içinde planlı programlı hücum yapmaya çalışıyoruz. Ben yıllardan beri hiçbir zaman vurarak oynatmadım. Öyle bir tarzım yok. O da bir sistemdir, kullananlara saygı duyuyorum. Ama biz eğer futbolcuları geliştirmek istiyorsak, o futbolcuları Avrupa vitrinine çıkarmak istiyorsak, seyir zevki güzel futbol oynatmak istiyorsak, o top herkese değecek, pas yapacaksın, yeri geldiğinde de iki kişiye değip gol olacak, yeri gelecek tüm takım paylaşıp gol olacak. Kalecin senin bir oyuncun gibi top sendeyken güveneceksin pas bağlantılarında. Hepsi birlikte olan bir şey bunlar. Hepsi planlı, programlı çalışılarak yapılan şeyler. Antrenör için de en güzel şey, çalışılanların sahada uygulanması. Tabii ülkemizde skor desteği aldığın zaman çok daha başarılı görülüyorsun. Ama biz iyi oynarken bile ilk iş olarak eksiklerimize bakıyoruz, futbolcularımızla analizini yapıyoruz. Neyi daha iyi yapabilirdik gibi. Çünkü, futbolcu da bilmeli. Aramıza yeni katılanlardan, ‘Hocam sizinle çok geç tanıştık’ diyen var. Bir futbolcu 15-18 değil, 30 yaşında da gelişim kaydedebilir, ona bir şeyler katabilirsiniz. Kerim, 15 gol oldu. Mirkan, kariyerinde ilk defa Türkiye Ligi’nde bu gole ulaştı. Erdoğan da öyle. Barış bana göre atamadığı birçok golü atsa, o da 15-20’yi bulmuştu. Bir de şunu da söyleyeceğim, rakibin analizini yapsak da, bizim için en önemli şey kendi futbolumuz. Biz farklı olmak zorundayız.

Haberin Devamı

Mehmet Seyit Özkan, “Süper Lig’e çıkarız, parayı alır döneriz” dedi. Ne söyleyeceksiniz?

Haberin Devamı

Herkes yabancısız bu ligden düşersiniz diyor. Bende tam tersini düşünüyorum. Mehmet Bey’e de bunu söylüyorum. Ben teknik ekibime inanıyorum. Kulübüme zaten inanıyorum. Alacağımız birkaç oyuncuyla, Süper Lige damga vuracağımızı düşünüyorum. Şahsen Süper Lig’de oynanan futbolu da çok beğenmiyorum. Tabii ki, skoru değiştiren oyuncular var ama hızlı hücuma geçişi, pas yapmayı, kaleciyi kullanmayı uygulayan bir Abdullah Hoca var. Bunları yaparsak, o lig de kolay değil ama orada da ses getireceğimizi düşünüyorum.

Haberin Devamı

Varsayalım çıktınız. Süper Lig’den takımına almak istediğin futbolcu var mı?

Tabii ki oyuncu izleme birimimiz var. Sezon başından beri yurtdışına gidiyor, yurtiçine bakıyor. Maç izliyorlar. Var birkaç iyi oyuncu ama kulüplerinde oynuyorlar mukaveleleri devam ediyor. Futbolcuya biz oynar oynamaz diyoruz ama sen o futbolcuyu doğru hazırlıyor musun? Fiziksel, mental, taktiksel hazırlıyor musun? Bir de bizim en büyük gücümüz oyun sistemi. Avrupa’da maçları seyrediyorsun, mesela futbolcular 98-99 doğumlu ama bir sistem içinde. Kolektif oynuyor, birlikte oynuyorlar. Bireysel oynadık mı zaten paramparça ederler bizi. Biz birlikte çok güçlü bir takımız. 3. Lig’den beri yarattığımız oyun sistemi, oyun felsefesi sahadaki en büyük gücümüz. Üç maçta 7 puan alsak çok iyi olur. Çocuklar da inanmaya başladılar takımda. Diyorum ya, yarışırken yetiştiriyoruz diye, bakın Barış gibi bir değer çıktı şimdi. Erce altyapıdandı zaten. Geldiğinde 17 yaşındaydı. Erce’nin performansı artıyor. Son maçta Rıdvan’ı oynattık. Rıdvan da zaman zaman ihtiyacımız olan bir oyuncu. Tabi ki şöyle bir algı olabilir. Bir iki, ya da üç beş genç oyuncu koyacağız. Takım çok iyi oynayacak. Futbolcularım profesyonel lig görmeden TFF liginde başladılar. Yıpratıcı bir lig, yabancısı çok. U18 takımımız lider. Ama orada adam 5-0 kaybediyor, oh diyor 5-0 bitti maç. Biz istemiyoruz o grupta oynamak. Bekler, 3 tane asist yapıyor o bek iyi deniyor. Ama bulunduğumuz lig öyle mi? Yabancı oyuncuları tutacaksın, sonra hücuma çıkacaksın. Futbolcu bunu göremiyor ki. İlkokuldan üniversiteye atlamak gibi. Biz neleri bireysel hatalardan kaybettik. Bir marka değerin var senin. A Takımın ne kadar başarılı olursa, kulübün de o kadar gerek medyada gerek her yerde daha ön planda oluyor. Futbolcuların gelişimi önemli. Genç oyuncu sürekli mağlup oluyor. O çocuğun güveni de gidiyor bu sefer. Onun için A Takım olarak sen yukarda olmak zorundasın biraz daha. Bizim Gazişehir Gaziantep maçına, Chealsea ve Juventus geldi. O gün kalede Berke vardı. Savunmada da Seydi, Recep, Caner, Yusuf oynadık mağlup olduk. ‘Siz 17, 18, 19, 19, 19 oynuyorsunuz. Dünyanın hiçbir yerinde 20 yaş altı savunma hattıyla bu kaleci oynamaz nasıl yapıyorsunuz bunu’ dedi. Ve karşısında da Webo, Del Valle gibi oyuncular vardı. Biz bunu oynadık. Kaybettik 2-0. Böyle bir kalecinin önünde deneyimli oyuncu oynar. Kulüplerin yapısı bu. Birinin yanında birini yetiştirmek. Bizim için pilot takımımızın olması, çocuklarımızın profesyonel seviyeyi orada yaşamaları ve oradan sonra bu zor lige geçmeleri gerek. Deneyimli tecrübeli diyorlar. Adam kademe yapmayı bilmiyor. Duruş pozisyonu yok. Baskıya nasıl girecek bilmiyor ben napayım öyle tecrübeli futbolcuyu.

Haberin Devamı

Batı’yı örnek alıyoruz

“İdman programlarınız, çalışma biçimleriniz olarak Batı’da örnek aldığınız bir kulüp var mı?

Zaman zaman Alman kulüplerine gittiğim oluyor. Yakından takip ettiğimiz, bence en güzel şeylerden biri görsel olarak görmek. Alman futbolu nasıl oynanıyor? Adamlar hücuma nasıl çabuk çıkıyor, nasıl çabuk dönüyor? Hücum ve savunma geçişini nasıl yapıyor? Sahanın nasıl bütün alanlarını kullanıyorlar? Bunu kesit halinde antrenmanda çalışıyorsun. En önemli şey fizik anlamında futbolcuyu iyi duruma getirmek ondan sonra taktiksel verileri yüklemek. Türk futbolcusu almak istemiyor. Bunu yapamam, bu olmaz diyor. Dışarıdan aldığımız futbolcularda var bizde. Sonuçta futbolun doğasıdır taktik bilgi.

'Hayalim A Milli takım'

Hayallerinde A Milli Takım’ın başında olmayı ve bir gün Avrupa’da çalışmanın olduğunu belirten Eroğlu, “Başkanımız Mehmet Bey ile 12 yıldır birlikte çalışıyoruz. Umarım, daha uzun yıllar birlikte çalışırız. İlk hedefim bir gün Altınordu ile Avrupa kupalarında mücadele etmek. Herkes gibi A Milli Takım ve Avrupa’da çalışmak gibi hayallerim var. Avrupa kulüplerinde sistem oturmuş olduğundan sadece ben değil tüm Türk antrenörlerin yurt dışında daha başarılı olacağını düşünüyorum” diye konuştu.