Ege Hayali kalecilikti golcü olup çıktı...

Hayali kalecilikti golcü olup çıktı...

19.02.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:

Kalecilerin korkulu rüyası oldu. O golleri attıkça Altay coştu. Şampiyonluk potasına girdi. Taraftar heyecanlandı. Ümit, Karşıyaka'yı yıkan golle de, hayalini süsleyen "200'ler Kulübü" üyesi olmayı başardı

Hayali kalecilikti golcü olup çıktı...






O Altay'ın herşeyi... Oynadımı takımı coşuyor, kazanıyor, zirve yarışından kopmuyor... Tribünler heyecanlanıyor, ayağa kalkıyor... O Altay'a hayat veriyor... Kısacası o tam bir profesyonel... O kaptan Ümit İnal... Milliyet Ege sordu, kaptan yanıtladı.


Futbola 17 yaşında İstanbul Libadespor'da başladım. Genç ve amatör takımda oynadım. İlk yılımda gol kralı oldum. Ancak ilk futbolla tanışmam semt takımımızda oldu. Burada değerli hocam Ömer Faruk Kurt'tan söz etmeden geçemeyeceğim. Benim hem futbolumun gelişmesinde, hem de kişiliğimin oturmasında büyük pay sahibi oldu. Aslında benim en büyük hayalim iyi bir kaleci olmaktı. Mahalle takımında kaleci oynadım. Daha sonra golcü özelliklerim nedeniyle santrfor oynamaya başladım. Libadespor'dan sonra Fikirtepe İdmanyurdu'na, ardından Vefa'da ilk kez profesyonelliğe adım attım. Bundan sonra Trabzonspor, İnegölspor, Karabükspor, Kocaelispor, Kuşadası, Sakaryaspor, Y.Yozgat, Çanakkale Dardanel, Göztepe formalarını giydim.


İnanırmısınız Göztepe'ye gelmeden önce İzmir'i hiç sevmezdim. Ben tipik bir İstanbul aşığı idim. Nerde oynarsam oynayayım ilk fırsatta İstanbul'a kaçardım. Ancak Göztepe'ye geldiğim dönemde sadece ben değil eşimde İzmir'i çok sevdi. Futbol yaşamımı noktaladıktan sonra da bu şehirde kalmaya karar verdik. Şimdi tam tersi olarak İzmir'in dışında bir hafta kalamıyorum.


Aslında itiraf etmek gerekirse son beş yıla kadar çok büyük hatalarım oldu. Bir sporcuya yakışmayan düzensiz bir yaşamım vardı. Eğer böyle olmasaydı ben çok daha farklı yerlerde olurdum. Şimdi keşke o hataları yapmasaydım diyorum. Ama iş işten geçti. Genç arkadaşlarımızın bizim yaptığımız yanlışlıkları yapmasını istemiyorum. Düzensiz bir yaşam futbolcuların en büyük düşmanı. Bir söz vardır. Ben de onu genç arkadaşlarıma söylüyorum. 30 yaşına kadar siz vücudunuza bakın, ondan sonra da o size bakar.


İyi bir golcünün önce hisleri olacak. Sonra yetenekleri. Nerede duracağınızı, nereye atak yapacağınızı, vucüdunuzu nasıl kullanacağınızı iyi bileceksiniz. En önemlisi de yakaladığınızı gol yapacaksınız. Yani gol yüzdeniz yüksek olacak. 10 pozisyona girip birini golle sonuçlandırmak golcülük değildir. Maç boyunca iki pozisyon yakalar, ikisini veya birini de atarsanız golcüsünüz demektir.


İki yıldır Altay'dayım. Öncelikle şunu belirteyim. Altay gerçekten çok farklı bir camia. Kulüp olarak en kötü günlerinde kenetlenmesini biliyorlar. Eski ve yeni yöneticiler birbirlerini sevmeseler dahi kulübün çıkarları olduğu zaman biraraya gelebiliyorlar. Altay'ın bu idari yapısı biz futbolcuları da olumlu yönde etkiliyor. Ekonomik yönden biz de zaman, zaman sıkıntı çekmemize rağmen hiç bir zaman sorun çıkarmadık. Çünkü güven duygumuzu hiç yitirmedik. İşte bu güven duygusuyla yarıştan kopmadık. Sezon başında bazı yanlışlar yapılmasaydı şu anda durumumuz daha da farklı olurdu. Süper lig iddiamızı sonuna kadar kovalayacağız. çünkü biz hedefi olan bir takımız.


İzmir'de bazı şeyler beni de gerçekten şaşırtıyor. İzmir Türkiye'nin üçüncü büyük kenti. Özellikle son yıllarda futbolda da büyük bir gerilemenin dışında. İzmir'in bugün süper ligde takımının olmaması gerçekten bu kent adına büyük ayıp. Herkesin bunu düşünmesi gerekiyor. İzmir varlığını futbolla ortaya koyabilir. Bunu başarmak da inanın o kadar zor bir şey değil. Birlik ve beraberlik dediğiniz konu burada da önemli. İzmir her sezon bir takımını süper lige çıkarabilir. Ancak olmuyor. Dayanışma, ortak akıl ve birlikte hareket etme nedense olmuyor. Ama bunun da kimseye bir yararı olmuyor. İşte tablo ortada. Artık bazı şeylerin değişmesi gerekiyor. Kim Süper Lig'e koşuyorsa o sezon o takıma mutlaka destek olunmalı. Gelecek sezonda da başka takıma. Yani her sezon bu kent futbolda kendine hedef koymalı. Çünkü doğru konmayan hedefler sunidir. Umarım birlik ve beraberlik gerçekleşir. Ve İzmir futbolu bir yerlere gelir. Yukarıda da söylediğim gibi gerçekten bugünkü tablo İzmir adına hem ayıp, hem de acı vericidir.

İzmir'in Durumu
Söylem var eylem yok


Geçmiş yöneticilerle ilgili şunu yapmış, bunu yapmamış gibi söylemlerde bulunmak istemiyorum. Zaten faydası yok. Ancak herşey ortada. Kısaca şunu söyleyebilirim herkes söylemde var. Ancak eyleme gelince kimse ortada yok. Herkes üzerine düşen görevi ve sorumluluğu tam anlamıyla yerine getirmiş olsaydı durum böyle olmazdı.


Fiziksel olarak futbol oynamaya hazır olduğum sürece oynamak isterim. Benden ne zaman vazgeçilirse ben de o zaman futbolu bırakırım. Futbolu bıraktıktan sonra yine futbolun içinde olacağım. Antrenörlük mesleğini yapacağım. Bu konudaki ilk tercihim de izmir olacak. Futbolu bırakır bırakmaz meslekle ilgili kurslara katılacağım.

Taraftar Bakışı
Boş tribünün nedeni iddia


Olayların tabii ki etkisi var. Ancak ana neden bu değil. İddianın ve heyecanın olmadığı yerde seyircinin olmaması doğaldır. Üstelik bir milyona maç bileti satılıyor, seyirci yine gelmiyor. Yani olay ekonomik de değil. Kalite yok, yarışmacı takım yok, zevk yok. Bunlara paralel olarak ta seyirci yok. Biz bu hafta Kayseri Erciyesspor'la deplasmanda karşılaşacağız. Bu maçı alıp dönelim ben öyle inanıyorum ki ondan sonraki Yozgat maçımızda seyirci artışı mutlaka olacaktır.


Benim hayalim ve oynamak istediğim takım Galatasaray'dı. Ancak Fenerbahçe kapısından döndüm. Cemil Turan beni Fenerbahçe'ye alıyordu. Ancak son anda olmadı.

15 Yılda 200 Gol
En çok golü Altay'da attı

Ümit İnal 1989 yılında Vefaspor forması altında profesyonel liglerdeki gol yağmuruna başladı. Bugün kadar on ayrı takımda forma giyen tecrübeli golcü bir çok kez Gol Kralı ünvanını da aldı. Ümit İnal 2001 - 2002 sezonunda geldiği Altay'da bu sezon attığı gollerle 200'ler Kulübü'nün yeni üyesi olarak tarihe geçti.

  • 1989 - 91 Vefaspor 28
  • 1991 - 92 İnegölspor 2
  • 1992 - 94 Karabükspor 32
  • 1994 - 96 Kocaelispor 8
  • 1996 - 97 Kuşadası Gençlik 15
  • 1997 - 98 Sakaryaspor 16
  • 1998 - 99 Yimpaş Yozgat 15
  • 1999 - 00 Ç. Dardanelspor 20
  • 2000 - 01 Göztepe 27
  • 2001 - 02 Göztepe 2
  • 2001 - 02 Altay 13
  • 2002 - 03 Altay 9
  • 2003 - 04 Altay 13


  • Satırbaşları
    İnanırmı sınız aslında İzmir'i hiç sevmezdim. Ben İstanbul aşığı idim. Şimdi ise İzmir'in dışında bir hafta bile kalamıyorum.
    İtiraf etmek gerekirse son beş yıla kadar büyük hatalarım oldu. Eğer bu hataları yapmasaydım çok daha iyi yerlerde olurdum.
    Düzensiz bir yaşam futbolcunun en büyük düşmanı. 30 yaşına kadar sen vücuduna bakacaksın, sonrasında ise o sana bakar.
    İyi bir golcünün önce hisleri olacak. 10 pozisyona girip birini atmak golcü demek değildir. Maç boyunca iki pozisyondan birini atmaktır.
    Ekonomik sıkıntı biz de yaşadık ama hiç sorun çıkarmadık. Altay gerçekten çok farklı bir camia. İdari yapı bizleri de olumlu yönde etkiliyor.
    Bugünkü tablo İzmir adına hem ayıp, hem de acı vericidir.Umarım birlik ve beraberlik gerçekleşir. Ve İzmir futbolu belli bir yerlere gelir.



    EGE