Ege Zidane'ı anlamak

Zidane'ı anlamak

14.07.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:

.

Zidaneı anlamak

Zinedine Zidane'ın içinde bulunduğu koşulları, hem de 110. dakikada kaç kez ya da hiç yaşadık mı diye bir düşünmeliyiz önce. Tribünden kolaydır bu işler, eğer daha önce futbol alanını soluma gibi bir deneyiminiz yoksa. Kolaydır sorgulamak Zidane'ı, İtalyan fırlaması Materazzi'nin iki dudağı arasından dökülen sözcüklerin kıvamını bilmeden. Herhalde o mafya kılıklı Milano kabadayısı, o dakikalarda Zidane'ın kulaklarına onu ne kadar çok sevdiğini fısıldamıyordu. Zidane'ı sorgularken, onu oyun dışına göndertip, rakip takımı bir eksik bıraktırmayı hüner sayan ahlaksızlığa kimse niye dokunmaz ki? O, orta hakemi yanına çağırıp, uyaran yan hakem biraz uyanık olsa, biraz bu işlerin pis yanını bilse, bu işi başka türlü çözebilir, Zinedine Zidane da onun için çok şey ifade eden o dakikalarda soyunma odasının yolunu tutmazdı. Şimdi benim bu yaklaşımıma, "Bülent Buda saçmalıyor" diyenler olursa, 12 arkadaş biraraya gelip, öyle fazla abartmadan sadece gazozuna altışardan iki takım kapışsınlar. Oynar gibi yaparken, az biraz çeneleri, az biraz da tekmeleri çalışmaya başlayınca bakın bakalım neler oluyor hayatta! Çünkü, Zinedine Zidane'ı eylemin içinde olmadan anlayamazsınız. egespor@milliyet.com.tr Bize bunu yapmayacaktın Zizou... Sana yakışmadı Zizou... Ayıp ettin Zizou... Yazıyorlar, konuşuyorlar. Bir de samimiyet! Sanki Marsilya'nın varoşlarında birlikte büyümüşler. Zinedine Zidane 10 dakika dayanabilse, Fransız halkının kahramanı olması bir olasılık. Drama bakın ki, madalya törenine bile katılamadı. Nasıl atarsın o kafayı? Sen bir takım kaptanısın. Nasıl bir sorumsuzluk duygusudur bu, futbolun doruklarına ulaşmış bu adamda? İşin burasına gelince işte biraz durup soluklanmak lazım. Yazmaya, konuşmaya başlayınca freni tutmuyor kimselerin.