Ekonomi ‘Bize yük değil heyecan getirir’

‘Bize yük değil heyecan getirir’

13.11.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

Yerli otomobil projesinde henüz görev bölümünün yapılmadığını söyleyen Anadolu Isuzu Genel Müdürü Tuğrul Arıkan, kendilerine düşecek görevi beklediklerini, projenin şirkete yük değil heyecan getireceğini belirtti

‘Bize yük değil  heyecan getirir’

Yerli otomobili üretme projesindeki 5 babayiğitten biri olan Anadolu Grubu’nun otomotiv üretimiyle uğraşan şirketi Anadolu Isuzu, söz konusu proje için kendisine düşecek görevi bekliyor. Anadolu Isuzu’nun Genel Müdürü Tuğrul Arıkan, konsorsiyum içinde yer alan Anadolu Grubu’nun Çelik Motor’dan başlayan otomotiv kimliği geçmişine sahip olduğunu ifade ederek, şirkete verilecek her görevin kendilerine heyecan getireceğini söyledi.

Otomobili üretmek kadar, işin dağıtım, kiralama, pazarlama ve Ar-Ge tarafının da bulunduğunu hatırlatan Arıkan, “Olayın bu tarafında Anadolu Grubu’nun çok ciddi deneyimi var. Bu 5 firma konsorsiyum kuracak. Kurulduktan sonra bizim üzerimize düşen bir vazife varsa yapacağız, o anlamda bekliyoruz” diye konuştu.

Yerli otomobilin kendilerinde ilave bir stres yaratmayacağını da vurgulayan Arıkan, “Zaten başka alanlarda deneyim kazanmaya çalışıyoruz, başladık da. Şimdi savunma sanayisine daha derin giriyoruz... Keza elektrikli araçlarla ilgili ayrıntılı çalışmalara girdik. Bizim Ar-Ge’ye yük getirmez... Yerimiz büyümeye, kadroyu yüzde 50 artırmaya müsait. Test odalarımız, prototip alanlarımız müsait. Bize yük değil, aksine çok büyük heyecan getirir” ifadelerini kullandı.

Yerlileştirme teşviği

Türkiye’de üretilen Isuzu D-Max’in yenilenen versiyonunun tanıtımında soruları yanıtlayan Tuğrul Arıkan, aracın yerlilik oranının artırılması konusunda yoğun çaba gösterdiklerini hatırlatırken, “Yerlileştirmede şu anda yüzde 30’lardayız ve 2 yıldır ne yazık ki burada kalmış durumdayız. Yan sanayimiz birçok parçayı yapabilecek durumda, o yetkinliğe sahip... Fakat adet ve yatırım tutarı bir şekilde önümüzü kesiyor...” diye konuştu. Ar-Ge’de olduğu gibi yan sanayiciler açısından yerlileşmeyi sağlayan parçalarla ilgili teşvik mekanizmalarının getirilebileceğini kaydeden Arıkan, bu taleplerin ilgili bakanlıkça incelendiğini kaydetti.

Daha donanımlı

Isuzu’nun pickup sınıfındaki temsilcisi D-Max, yenilenmiş hali ve en üst donanım paketi seçeneği “V-Cross” ile, 129 bin 800 TL’lik lansman fiyatıyla Türkiye’de satışa sunuldu. D-Max’in V-Cross paketinde, ABS, EBD, TCS,ESC ve BAS gibi donanımlar standart. Yeni 164 PS’lik 1.9 lt dizel motor, 6 ileri manuel veya otomatik şanzımanla satın alınabilirken, 4x2 ve 4x4 seçenekleri de bulunuyor.

‘İtalyan işi’ arazi aracı Türkiye’de

‘Bize yük değil  heyecan getirir’

Alfa Romeo tarihindeki ilk lüks SUV model olan Stelvio, 430 bin TL’den başlayan fiyatlarla Türkiye’de de satışa sunuldu. Sportif tasarım özellikleri, sürüş dinamikleri, verimli ve güçlü motoru, teknolojik donanımlarıyla ön plana çıkan Stelvio, 2.0 lt turbo beslemeli ve 280 HP gücündeki motorla satılıyor.

İtalya’nın en yüksek dağ geçidi olan “Passodello Stelvio”dan adını alan araç, süper spor otomobillerde de kullanılan yüksek mühendislik ürünü malzemelerle de dikkat çekiyor. Sportif dış tasarımının yanında iç mekanıyla da fark yaratmayı amaçlayan Stelvio, “Alfa DNA” sürüş modu ile sürücüsüne farklı stilde kullanım seçenekleri sunarken, çift bölgeli klima, Harman/Kardon imzalı 14 hoparlörle donatılan Alfa Connect bilgi ve eğlence sistemi gibi donanımlara sahip.

8 ileri otomatik şanzımanla donatılmış Stelvio’da, 2.0 litrelik motorun gücünü dört tekerleğe birden aktarabilen “Q4” adlı 4x4 sistemi de bulunuyor. Stelvio, bu motorla 0’dan 100 km/s hıza tam 5.7 saniyede ulaşırken, fabrika verilerine göre 100 km’de ortalama 7.0 lt yakıt tüketiyor.

Otomotiv üretiminde rekor artış sürüyor

‘Bize yük değil  heyecan getirir’

Türkiye’nin otomotiv endüstrisinde üretim ve ihracat rakamları, rekor düzeydeki artışlarını sürdürüyor. Nitekim bu yılın Ocak-Ekim döneminde üretim, geçen yılın aynı dönemine göre toplamda yüzde 17, binek otomobilde ise yüzde 27 oranında arttı. Bu dönemde, toplam üretim 1 milyon 380 bin adet, otomobil üretimi ise 941 bin adet olarak gerçekleşti. Toplam otomotiv üretimi, böylelikle, Ocak-Ekim dönemi üretimleri açısından bugüne kadarki en yüksek seviyeye ulaşmış oldu.

Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) verilerine göre ticari araç grubunda, 2017 yılı Ocak-Ekim dönemi üretimi aynı seviyesini korurken, hafif ticari araç grubunda yüzde 1 oranında azalma gerçekleşti, ağır ticari araç grubunda ise yüzde 13 arttı. Ağır ticarideki bu değişimin baz etkisi kaynaklı olduğu belirtilen açıklamada, 2015 yılı Ocak-Ekim dönemine göre üretimde yüzde 34 azalma olduğuna dikkat çekildi.

OSD verilerine göre 2017 yılı Ocak-Ekim döneminde toplam pazar aynı seviyesini koruyarak 736 bin adet düzeyinde gerçekleşirken, bu dönemde otomobil pazarı ise yüzde 1 daraldı ve 547 bin adet oldu. Aynı dönemde ticari araç pazarı yüzde 2 ve hafif ticari araç pazarı yüzde 3 artarken, ağır ticari araç grubundaysa pazar yüzde 6 geriledi.

İhracat artışta

2017 yılı Ocak-Ekim döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre, toplam otomotiv ihracatı adet bazında yüzde 22 oranında arttı. İhracat artışı, binek otomobilde ise yüzde 34 yükseliş kaydetti. Bu dönemde, toplam ihracat 1 milyon 103 bin adet, otomobil ihracatı ise 769 bin adet oldu. Aynı dönemde toplam otomotiv ihracatı dolar ve euro bazında da yüzde 21 arttı. Bu dönemde toplam otomotiv ihracatı 23.8 milyar dolar olurken, bu miktarın içindeki otomobil ihracatı da yüzde 54 artışla 9.7 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Euro bazında otomobil ihracatı ise yüzde 54 artışla 8.7 milyar euro seviyesine çıktı.

Yelken yarışı esintisi

‘Bize yük değil  heyecan getirir’

Lüks otomobil üreticisi Volvo Cars, “Volvo Ocean Race” tekne yarışının başlaması şerefine, “V90 Cross Country All-road”ın özel bir versiyonunu tanıttı. Bununla birlikte Volvo, okyanusları kirleten plastik maddeler ile ilgili çalışmalar yapan “Volvo Ocean Race Bilim Programı”nı desteklemek amacıyla, ürettiği ilk 3000 adet V90 Cross Country Volvo Ocean Race otomobilinin her biri için 100 euro bağış yapacak. Böylelikle projeye toplam 300 bin euro bağış yapılmış olacak.

‘Bize yük değil  heyecan getirir’

Otomobilin kendisi de deniz kirliliğiyle mücadeleye yardımcı olacak. Nitekim iç döşemede yer alan halılar, deniz tabanından toplanan terk edilmiş balıkçı ağları da dahil, yüzde 100 geri dönüşümlü bir naylon olan Econyl’den üretiliyor. Araçta dört tekerlekten çekiş sistemi, artırılmış yerden yükseklik ve tüm hava ve yol koşullarında konfor sunan şasi bulunuyor. Bu özel aracın dışında mat gri ve parlak turuncu detaylar, kristal beyazı renk, özel jantlar da kullanmış. 3 bin otomobilin ilk bölümü, dünya çapında 30 pazarda satılmaya başlanacak.

Lüks kiralamaya yatırım yaptı

‘Bize yük değil  heyecan getirir’

Kosifler Oto, yatırımlarına hız kesmeden devam ederken, bu yatırımlarının bir bölümünü lüks kiralamaya da yöneltti. 20 milyon euroluk bir yatırımla deneyimini uzun dönem araç kiralama sektörüne taşıyan marka, yıl sonuna kadar filosunu yüzde 70 büyütmeyi hedefliyor.

Uzun dönem araç kiralamaya “Kosifler Oto Kiralama” markasıyla giren şirket, kendi otomobilini oluşturma, test sürüşleri, hasar durumunda 24 saat içinde eşdeğer ya da bir üst model ikame araç gibi hizmetler de sunuyor. Şirketin filosunda BMW, Range Rover, MINI, Jaguar ve Land Rover gibi markalar bulunurken, çocuk koltuğu, iPad tutucu gibi kişiye özel aksesuar donanımları da sunuyor.