Ekonomi Düşük maliyetli keçiboynuzu, üreticisinin yüzünü güldürüyor

Düşük maliyetli keçiboynuzu, üreticisinin yüzünü güldürüyor

21.07.2020 - 11:24 | Son Güncellenme:

Gıdan kozmetik sektörüne kadar yaygın kullanım alanıyla öne çıkan keçiboynuzu, düşük maliyeti ve yüksek kar oranıyla Mersin'deki üreticisini memnun ediyor.

Düşük maliyetli keçiboynuzu, üreticisinin yüzünü güldürüyor

Halk arasında "harnup" adıyla da bilinen aşılanmış keçiboynuzu sofralarda doğrudan veya pekmez olarak tüketilirken, çeşitli formlardaki haliyle ilaç ve kozmetik sektörlerinde yaygın şekilde kullanılıyor.

Haberin Devamı

Taşlık alanlarda bile rahatça yetiştirilebilen keçiboynuzunun, yabani olarak büyüyen çeşidi olan "Haraç" ise hayvanlara yem olarak veriliyor.

Ürünün yaygın olarak üretildiği Erdemli'de kayıtlı yaklaşık 7 bin keçiboynuzu ağacı bulunuyor ve bu ağaçlardan yıllık 500 ton rekolte elde ediliyor.

Erdemli Tarım ve Orman Müdürü Mesut Yıldız, AA muhabirine, keçiboynuzunun, bakımının kolay ve getirisinin yüksek olması nedeniyle üreticilerin ilgisini çektiğini belirterek, taşlık arazilerde, suya ihtiyaç duyulmadan üretim yapılabildiğini anlattı.

Yıldız, temmuz ayında yetişen ürünlerin bozulmadan eylüle kadar hasat edilebildiğini vurgulayarak, "Keçiboynuzunun ilaç, sulama ve gübreleme maliyeti düşük. Pazar ve satış sorunu da yok. Limondan sonra en çok gelir getiren ürün olarak düşünülebilir." dedi.

Haberin Devamı

Atıl arazilerin üretime kazandırılması için İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğüne ait fidanlıkta ürettikleri harnup fidelerini girişimcilere dağıttıklarını aktaran Yıldız, "Üretimimiz şu an için iç piyasaya ancak yetiyor. Öncelikle ülkemizin ihtiyacını karşılamak istiyoruz. Geliştirilip yaygınlaştığı takdirde ihracatını da yapabileceğimizi düşünüyorum." diye konuştu.

Yıldız, keçiboynuzu fidelerinin gerek erozyonun gerekse yangınların önlenmesi için de orman arazilerine dikildiğine dikkati çekti.

Üreticiler gelirden memnun

Keçiboynuzu üreticilerinden 60 yaşındaki Mehmet Türker de 35 dönüm alanda keçiboynuzu üretimi yaptığına değinerek, "Keçiboynuzu yüzyıllardır var, önceden de bilinirdi. Harnup suyu içiliyordu, dövülerek ezmesi yapılıyordu ve misafir ağırlanırken en önemli ikramlardan biriydi." ifadesini kullandı.

Elde ettikleri gelirin kendilerini mutlu ettiğini bildiren Türker, "Bitki, dikiminden bir yıl sonra aşılanıyor ve ürün alınabiliyor. Kilogramı 10 ile 15 lira arasında satılıyor. Haraç ise 5 liraya yakın alıcı buluyor. Hem verimden hem gelirden memnunum. 200 dekar arazi satın aldım, orada da keçiboynuzu üretmeye devam edeceğim." ifadesini kullandı.

Ürünün endüstriyel potansiyeli nedeniyle ihracata açık olduğunu vurgulayan Türker, "Benimki gibi taşlık bir alanda tarım yapmak imkansız ama bu bitki arazimi tarıma imkanlı hale getiriyor. Bu ürüne gerçekten inanıyorum. Zaman içerisinde ürünün hem bölge tarımı içerisinde önemli yer tutacağını hem de birçok atıl arazinin bahçe kurularak Türk ekonomisine katkı sağlayacağını düşünüyorum." dedi.