Ekonomi 'En büyük sermaye millete güven, ihracatçıya itimat'

'En büyük sermaye millete güven, ihracatçıya itimat'

24.12.2018 - 08:15 | Son Güncellenme:

Son 16 yıl içinde en büyük sermayelerinin Türkiye’ye inanmak, millete güvenmek ve ihracatçıya itimat etmek olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İş adamlarımızla, ihracatçılarımızla, işçimiz, çiftçimiz, esnafımızla zorlukların üstesinden geliriz” dedi

En büyük sermaye millete güven, ihracatçıya itimat

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Son 16 yılda bizim en büyük sermayemiz ülkemize inanmamız, milletimize güvenmemiz, ihracatçılarımıza itimat etmemiz olmuştur. Bugün de felaket tellallarına inat sizlere güveniyoruz. İş adamlarımızla, ihracatçılarımızla, işçimiz, çiftçimiz, esnafımızla önümüzdeki zorlukların üstesinden geleceğimize inanıyorum” dedi.

Haberin Devamı

Erdoğan Swissotel Bosphorus’ta düzenlenen Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) 2018 Yılı Mali Genel Kurulu’na katıldı.

Türkiye’nin artık çok dinamik bir ekonomiye, manevra kabiliyeti çok yüksek bir ekonomik esnekliğe kavuştuğuna vurgu yapan Erdoğan, zamanında ve kararlılıkla attıkları adımlar sayesinde dalgalanmanın yerini sakinliğe ve normalleşmeye bıraktığını söyledi.

Enflasyon düşüşte

Erdoğan, ağustos ayı sonuna kıyasla döviz kurunda yüzde 20 iyileşme yaşandığını belirterek, aynı dönemde ülke risk priminin 225 puan iyileşirken, 17 yıllık devlet tahvili faizlerinin de 460 baz puan düştüğünü aktardı. Erdoğan, şunları kaydetti:

“Bu dalgalı dönemde ekonomimizi 2023’lere taşıyacak yeni ekonomi programımızı oluşturduk ve kamuoyuyla paylaştık. İlk etapta istikrarı güvence altına almayı ve enflasyon ile cari açığı düşürmeyi hedefledik. Kurdaki dalgalanma sebebiyle yükseliş eğilimine giren enflasyonu, yeniden normal seviyesine indirmek için Enflasyonla Topyekun Mücadele’yi hayata geçirdik. Firmalarımızın da güçlü desteğiyle kasımda fiyat hareketlerinde olumlu gelişmelerin kaydedildiğini gördük. Enflasyon tüm kötü senaryoları boşa çıkararak, kasım ayıyla birlikte düşüşe geçti. Cari işlemler ve dış ticaretteki dengelenme süreciyle birlikte olumlu gelişmeler yaşandı.”

Haberin Devamı

Güçlü yükseliş

Türk ekonomisinin 3 ay arka arkaya cari fazla verdiğini ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:

“Bunlar şu anda 2019’un ne olacağının en güzel haberleri. Bu süreçte ihracat ve turizm gelirlerindeki güçlü seyir, hem büyümemizi destekledi hem de cari açığımızı azalttı. Finansal piyasalar, beklentilerdeki bu düzelmeyle önümüzdeki dönemde ekonomimizde gerçekten çok güçlü bir yükseliş olacaktır.

Son 16 yılda bizim en büyük sermayemiz ülkemize inanmamız, milletimize güvenmemiz, sizin gibi ihracatçılarımıza itimat etmemiz olmuştur. Bugün de felaket tellallarına inat sizlere güveniyoruz. İş adamlarımızla, ihracatçılarımızla, işçimiz, çiftçimiz, esnafımızla önümüzdeki zorlukların üstesinden geleceğimize inanıyorum.”

Haberin Devamı

Yatırım çoğalsın, istihdam katlansın

İhracat artsın, yatırımlar çoğalsın, istihdam, büyüme, üretim katlansın diye mücadele ettiklerini belirten Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

“2002 yılında yola çıktığımızda, bizim ihracatımız neydi? 36 milyar dolar. Şu anda nereye geldik? 170 milyar dolara geldik. İhracatçı firma sayımız 31 bindi. İki kat artırdık, şu anda 71 binin üzerine çıkardık. Yürürlüğe koyduğumuz düzenleme ile 8 bin 582 ihracatçımıza, yeşil pasaport imkanı getirerek pek çok ülkeye vizesiz seyahatin yolunu açtık. EximBank’ın sermayesini, 3 milyar liradan 10 milyar liraya çıkardık. İhracatçılarımıza sadece geçtiğimiz yıl 2 milyar liranın üzerinde nakit destek sağladık. 1975-2002 döneminde ülkemizde sadece 15 milyar dolar doğrudan yatırım yapılmışken son 16 yılda 201 milyar doların üzerinde doğrudan yatırıma ulaştık.”

En büyük sermaye millete güven, ihracatçıya itimat

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a İstanbul Boğazı haritası hediye edildi. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan ve DEİK Başkanı Nail Olpak da toplantıya katıldı.

Türkler inşa ediyor

Haberin Devamı

Erdoğan Türk müteahhitlerin, Afrika’dan Rusya’ya, Kazakistan’dan Balkanlar’a çok geniş bir coğrafyada göğsü kabartan projelere imza attığını vurguladı.

Lokomotif DEİK oldu

Erdoğan dünyanın ciddi değişimler yaşadığı bir süreçte, yeni yapısıyla ve yeni yönetimiyle DEİK’in iş dünyasının bilhassa da ihracatçıların lokomotif kuruluşu haline geldiğini söyledi.

DEİK’in 2016 yılı ocak ayından bugüne kadar düzenlediği, içinde iş forumlarının, konsey toplantılarının da yer aldığı 5 bin farklı etkinliği, yakalanan ivmenin bir göstergesi olarak değerlendirdiğini ifade eden Erdoğan, Türkiye’nin en büyük 100 şirketinin 63’ünün, en büyük 46 uluslararası müteahhitlik şirketinin 28’inin, en büyük 70 ihracatçı şirketinin 21’inin DEİK üyesi olmasının da bu başarının bir nişanesi olduğunu belirtti.

Erdoğan, DEİK’in yakaladığı ivmeyi gelecek sene de devam ettirerek başarı çıtasını çok daha yüksek seviyelere çıkaracağına inandığını dile getirerek, şunları kaydetti:

‘İstikamet çizin’

“Tıpkı, 2019 yılı için belirlenen ‘işimiz, gücümüzü dünyaya taşımak’... Bu bizim parolamız. 2019 bu noktada çok ama çok farklı olacak. Sizlerden Türkiye’nin ekonomik gücünü yakın coğrafyamızdan başlayarak, tüm dünyaya taşımanızı bekliyorum. Bunun için de DEİK, icrai bir kurul olmasının yanı sıra iç dünyamıza ufuk açacak, yol ve istikamet çizecek, fikri egzersizler de yürütmelidir. DEİK, dış ekonomik ilişkilere dair stratejiler hakkında raporlar üretmeli.”

Haberin Devamı

Türk ürünleri her yerde

Türkiye’nin tersanelerinde inşa edilen dev enerji gemilerinin ürettiği elektriği dünyanın kullandığını belirten Erdoğan, şu anda Pakistan’a 4 önemli Milgem Projesini yürüttüklerini, orada üretip teslimatını yapacaklarını, bunun da 1 milyar doların üzerinde olduğunu söyledi.

Erdoğan, Güney Afrika’da insanların Türk şirketlerin imal ettiği buzdolaplarını, çamaşır makinelerini, fırınları, ev eşyalarını kullandıklarına şahitlik ettiklerini dile getirerek, “Bunların hiçbirini biz bilmiyorduk değil mi? Ama işte oralarda seyahat ettiğimizde, bir de bakıyoruz ki evet bizim firmalarımızın ürünleri orada kullanılıyor, ne mutlu bize” dedi.

Pakistan’dan Kuveyt’e, birçok ülkenin milli güvenliğini, Türk savunma sanayinin geliştirdiği mühimmatlara, askeri araçlara emanet ettiğini gördüklerini dile getirerek, şunları söyledi:

“Allah’a şükürler olsun. Dünyanın hangi kıtasına gidersek gidelim muhakkak ki orada ‘Made in Turkey’ damgalı bir ürünle karşılaşıyor, bir Türk firmasının başarı hikayesini orada dinliyoruz. Bugün diplomatik misyonlarımızla beraber Türk şirketleri ve iş adamlarımız bayrağımızı yüzlerce ülkede gururla dalgalandırıyor.”