IMF'den düşük büyüme tahmini

IMF 4. Madde Konsültasyonu’na ilişkin daha önce açıkladığı ve özet bilgi içeren Kamu Bilgi Uyarısı (PIN)’ndan sonra, daha ayrıntılı 2012 4.Madde Konsültasyonu Uzman Raporu’nu da yayımladı.

Raporda yer alan orta vadeli senaryoya göre bu yıl yüzde 3 büyüyecek Türkiye, gelecek yıl yüzde 3.5 GSYİH artışı sağlayacak. Türkiye 2014 yılında yüzde 4, 2015 yılında yüzde 4.3, 2016 yılında yüzde 4.4, 2017 yılında yüzde 4.5 büyüyecek. Orta vadeli senaryoya göre 2003-2017 yılları arasında yüzde ortalama yıllık yüzde 5.3 büyüme sağlayan Türkiye’nin yıllık büyüme oranı, 2012-2017 arasında ortalama yüzde 3.9 olacak.

Aynı senaryoya göre 2003-2012 arasında yılda ortalama GSYİH’sının yüzde 5.2’si kadar cari açık veren Türkiye, 2012-2017 arasında yılda ortalama GSYİH’sının yüzde 7.5’i oranında cari açığa sahip olacak. Senaryoda cari işlemler açığı tahmininin parasal ifadesi ise bu yıl için 59.5 milyar dolar, gelecek yıl için 61.3 milyar dolar, 2015 yılı için 75 milyar dolar, 2017 yılı için ise 95.8 milyar dolar oldu.

Orta vadeli senaryoda brüt dış finansman gereksiniminin bu yıl 181.5 milyar dolar olacağı tahmin edildi. Gereksinim 2017 yılında 310 milyar dolara çıkacak.

Raporda Türkiye ve emsalleri Brezilya, Hindistan ve Polonya karşılaştırılırken, “Türkiye’nin büyük brüt finansman gereksinimleri ve düşük döviz rezervleri var; FX risklerine diğer akranlarından daha maruz durumda ancak yeterli mali olanakları bulunuyor; finansal sistem güçlü tamponlara sahip ve şirketlerle hane halkları arasında kaldıraç, emsallerindeki standartlarından düşük” denildi.

IMF raporunda Türkiye’nin ekonomik durumu, “Ekonomi zayıflayan iç talebin etkisiyle yavaşladı fakat büyümenin bu yıl pozitif ve daha dengeli kalması bekleniyor. Cari işlemler açığı kayda değer bir hıza ayarlandı ve enflasyon, Merkez Bankası’nın hedefi üzerinde kalmakla birlikte azaldı. Ekonomide dengesizliklerde azalma ve genel olarak güçlü bilançolara rağmen Türkiye, büyük dış finansman gereksinimine bağlı olarak, gerçekleştiğinde sert inişe neden olabilecek zıt sermaye akışlarına karşı kırılgan” denildi.

Ekonominin karşı karşıya kaldığı “Zorluklar” ise “Kısa vadede öncelikler, dengesizlikleri daha da azaltmak ve olası zıt dış gelişmelere karşı tamponlar oluşturmak. Orta vadede ekonominin potansiyelini yükseltmek ve iniş-çıkış döngüsünü kırmak, makroekonomik politikaların geliştirilmiş bir koordinasyonunu, daha yüksek tasarrufu ve rekabetin iyileştirilmesini gerektiriyor” şeklinde açıklandı.

-POLİTİKA TAVSİYELERİ-

IMF raporunun “Politika tavsiyeleri” bölümünde ise şu maddeler yer aldı:

“-Şimdiki mali duruş, özel harcamalardaki hızlı artış nedeniyle çok gevşek. 2013 bütçesi uygun bir sıkılaşma öngörüyor.

-Orta vadeli mali plan faiz dışı fazlada oldukça büyük bir artışı hedeflemeli. Sona doğru düzenlemelerin cari harcamaları kısıtlama yoluyla yapılması dikkate alınmalı.

-Merkez Bankası para politikası çerçevesini normalleştirmeli ve enflasyon hedefini başarmaya daha kararlı biçimde odaklanmalı. Bu pozitif reel politika faiz oranı ve piyasalarla iletişimin iyileştirilmesini gerektirir.

-Orta vadede, kamuda daha yüksek tasarruf, rekabette iyileşmeye yönelik geniş yapısal reformlar yapılırken, ulusal tasarruflarda bir artışa katkıda bulunmalıdır.