İşe devamda KOBİ’ye pozitif ayrım olmalı

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak, işe devam kredisi ödemelerinde KOBİ’lere pozitif ayrımcılık yapılması, kolaylık sağlanması gerektiğini söyledi. İşe devam kredisini, kamu bankaları işletmeleri Kovid-19’un ekonomiye etkilerinden korumak için Kredi Garanti Fonu kefaletiyle altı ay ödemesiz olarak vermişlerdi. Mart sonunda devreye alınan bu kredide ödemelerin bu ay itibariyle başlaması öngörülmüştü. Gazetecilerle dünya ve Türkiye ekonomisindeki gelişmeleri değerlendirdiği bir sohbet toplantısı düzenleyen Nail Olpak şunları söyledi:

“Önümüzde iki önemli gündem var. Ertelenen vergi ödemeleri ve işe devam kredileri. Hatta krediler noktasında ilk taksitler ekim ayında ödenmeye başlanacak. Sektörler bazında ihtiyaca göre hareket edilip, her iki alanda da erteleme yapılmasının, doğru ve isabetli bir karar olacağını düşünüyoruz. Örneğin, 50 bin TL kredi almış bir küçük işletme ile 20 milyon TL kredi alan büyük bir şirketin aynı kriterlerle değerlendirmesinin doğru olmayacağı kanaatindeyiz. Özellikle işe devam kredisi konusunda küçük işletmelere daha fazla pozitif ayrımcılık yapmanın daha doğru olacağını düşünenlerdenim.”

Kredi projeye...

Bu hafta kamuoyuna duyurulan ve Türkiye ekonomisinin üç yıllık yol haritası olan Yeni Ekonomi Programı’nı da (YEP) değerlendiren Olpak, programın iş dünyasının beklentilerini karşıladığını ve gerçekçi olduğunu söyledi. Nail Olpak şunları kaydetti:

“Yatırımlar açısından, artık kredinin teminata verildiği dönemden, kredinin projeye verildiği bir döneme geçmeliyiz. Maalesef Türkiye’de kredi projeye verilmiyor, teminata veriliyor. Kredinin projeye verilmediği bir sistemde, bu kısır döngüden çıkamıyoruz. Bu anlamda YEP içindeki atılımları da çok doğru ve faydalı bir hedef olarak değerlendiriyoruz. Program kapsamında belirtilen Türk Eximbank’ın yeni yaklaşımı ile Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası’nın yeni odak alanları, iş dünyamız için son derece önemli bir değişim.”

SORUNLU ÜLKEDE İŞ İNSANI DEVREDE

DEİK olarak ticari diplomasi faaliyetinin yanı sıra, siyasi sorunların ticarete yansımalarını aşmak için de görüşmeler yürüttüklerini anlatan Olpak şöyle konuştu;

“Bu bizim asli görevimiz ve Türk iş dünyası adına temel sorumluluğumuz. Örneğin bir üyemiz, sorun yaşadığımız ülkelerden biri ile görüşmek, ikili ticaretimize katkı sunmak üzere şu an yurt dışında. Siyasi gelişmelerin uluslararası ticarete yansımalarını aşabilmek adına, DEİK ve üyelerimizle birlikte süreçlere olumlu katkı sunmak için muhataplarımızla her zaman diyalog içindeyiz.”

GB VAR, ARAÇLAR SERBEST DEĞİL, IŞINLANMA YOK!

Nail Olpak ve DEİK Türkiye Avrupa İş Konseyleri Koordinatör Başkanı Zeynep Bodur Okyay dün, AB Türkiye Delegasyon Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut ile de görüştü. Göreve yeni atanan büyükelçinin ziyareti öncesi gazetecilerle buluşmasında Türkiye ile AB arasında ekonomik ilişkileri değerlendiren Olpak, bu kapsamda en önemli konunun Gümrük Birliği’nin güncellenmesi olduğunu vurguladı.

Gümrük Birliği’nin kapsamadığı bazı ticari alanlar olduğunu hatırlatan Olpak şöyle konuştu:

“Biz, sınırlı alanlarda kalmış bir Gümrük Birliği yapısını doğru bulmuyoruz. Ürünler ve hizmetler bazında limitsiz bir Gümrük Birliği olsa bile örneğin bazı araçların geçişine dahi izin verilmemesi gibi sorunlar yaşanıyor. Bu problemi bir an önce aşmamız ve üçüncü ülkelere ticaret noktasında, mevcut regülasyonları da olumlu yönde revize etmeliyiz. Malların serbestliği varsa fiziki taşıtlar ve bu ticaret için bir araya gelmesi gereken kişiler de serbest olmalı. Çünkü ışınlanma henüz yok!”

Özellikle Gümrük Birliği’nin güncellenmesi konusunda zaman ve dinamizm kaybı olduğunu, bu olguların Türkiye’nin, AB üyeliği konusunu toplumun gündeminden uzaklaştırdığını ifade eden Olpak, “Benim iki oğlum var, ikisinin de öncelikli gündemleri arasında AB üyeliği yok. AB üyeliği gündemi, ülkemizde gençlerin gündeminde yok ise bu konuda bir önceliği yitirme ve sosyolojik açıdan bir gündem kaybı yaşanıyor diyebiliriz” şeklinde konuştu.

AMBARGO SÖYLENTİSİ VAR RESMİ AÇIKLAMA YAPILMADI

Suudi Arabistan’ın Türk ürünlerine ambargo uyguladığına dair haberleri değerlendiren Olpak, “Suudi Arabistan ile gelişen yeni süreçte üyelerimizden de aldığımız bilgiler doğrultusunda 1 Ekim 2020 itibarıyla Türk ürünlerine ambargo getirildiği söylentileri var. Ancak ne firmalarımızdan, ne de Suudi devlet makamlarından henüz resmi ve net bir açıklama bulunmuyor” dedi.

Yılın ilk 8 ayda bu ülkeye ihracatın yüzde 17 düştüğünü, ancak son 2 aydır ise artış olduğunu belirten Olpak, “Oradaki alıcılar dalga geliyor diye önden mal çekmiş olabilirler” yorumunu yaptı. Bu ülkeyle ilişkilerden ihracata nazaran yurt dışı müteahhitlik sektörünün öne çıktığını vurgulayan Olpak, “En büyük sorunu bu alanda yaşayabiliriz. Yurt dışı müteahhitlik bizim yumuşak karnımız” dedi.

Birleşik Arap Emirlikleri ile de benzer sorunların yaşandığını kaydeden Olpak, bu ülkeye ihracatın da 8 ayda yüzde 30 düştüğünü söyledi.