Asıl sorumluluk sanayi ve elektrik şirketlerine düşüyor

Sarah Brown, Kıdemli Enerji & İklim Analisti, EMBER

AB, yayınladığı Gaz Talebi Azaltma Planı’nda doğalgaz tüketimini yüzde 15 düşürmeyi öneriyor. Bu da 2021 yılında ithal edilen 155 milyar metreküplük doğalgaza kıyasla 45 milyar metreküplük doğalgaz tasarrufuna denk geliyor. Evlerin ısıtılması için gerekli olan gazın elbette korunması gerekiyor fakat vatandaşlar da doğalgaz tasarrufu için klimalardaki sıcaklıkları artırmaya, ısıtma termostatlarındaki sıcaklığı düşürmeye teşvik ediliyor. Gaz talebinin düşürülmesinin büyük çoğunluğu ise geçici yakıt değişimi de dahil olmak üzere sanayiden ve elektrik sektöründen elde edilecek.

1°C ile 10 milyar metreküp tasarruf

Plan kapsamında, sorumluluğun çoğunluğu sanayi ve elektrik şirketlerine düşecek. Fakat hükümetlerin, vatandaşları daha az enerji kullanmaya teşvik etmek için halkı bilinçlendirme kampanyalarını kullanacağına da inanıyorum. Avrupa Komisyonu, vatandaşların termostat derecesini 1°C düşürerek, gaz talebinde yaklaşık 10 milyar metreküplük azalmanın başarılabileceğini öngörüyor. Avrupa Komisyonu’nun planı, tüm üye ülkelerde gaz talebini yüzde 15 düşürmeyi öneriyor, bu nedenle daha az gaz tüketmek için birleşik bir çaba gerektiriyor. Ancak fosil yakıtlara bağımlılığı azaltmanın nihai çözümü yenilenebilir enerji kaynaklarının yaygınlaştırılması ve temiz enerjiye geçişin hızlandırılmasıdır. Bu da artık AB genelinde yaygın olarak kabul ediliyor ve güncellenen planlarla birlikte hedefler de bunu yansıtıyor. (AB’nin planında kömür, petrol ve nükleer opsiyonları konusunda): Hangi opsiyonun seçileceği her bir üye devletin bireysel koşullarına bağlı olacaktır. Ember kısa süre önce, dört ülkede kömürden elektrik üretimini potansiyel olarak artırmaya yönelik yakın zamanda açıklanan planların sınırlı etkisi hakkında bir rapor yayınladı. Bunlar geçici önlemler ve AB’nin artan ve hızlandırılmış yenilenebilir enerji hedeflerinin uygulanmasıyla birlikte yürütüldüğü sürece Avrupa’nın uzun dönemli iklim taahhütlerini tehlikeye atmayacaktır. Bu kriz fosil yakıtların enerji güvenliğini sağlamadığını açıkça gösterdi.

Hatalardan dolayı acil durumda

Avrupa, geçmişte enerji politikalarında yaptığı hatalarından dolayı kendisini bu acil durumda buluyor. Çok sayıda uyarı işaretine rağmen, AB üye devletleri ithal gaza aşırı bağımlılık riskini görmezden geldiler ve bunu en hızlı şekilde yerli yenilenebilir enerjiyle değiştirme ihtiyacını ihmal ettiler. Sonuç olarak, bir yandan temiz enerji kurulumunu önemli ölçüde artırırken, geçici olarak kömüre güvenlik gibi zor ve acil bir kararla karşı karşıya kaldılar. Ki bu hatalar, Asya’nın tekrarlamayı göze alamayacağı hatalar.

EMBER Raporu: Kömür Geri Dönmüyor!

Bazı AB ülkeleri, Rusya’dan gaz akış kesintisine karşı, kış mevsimine hazırlıklı olmak adına elektrik üretiminde kullanılan gazı stoklara aktarmayı, bu arada elektrik üretimi için kömür kullanmayı tercih ediyor. Enerji konusunda faaliyet gösteren Londra merkezli düşünce kuruluşu EMBER, Almanya, Hollanda, Avusturya ve Fransa’nın önümüzdeki 6-18 ay boyunca kömürden elektrik üretimini artırabilecek acil gaz tasarrufu önlemlerinin olası etkisini ve en kötü senaryoyu analiz etti. İşte o analizin sonuçları

Kömürdeki artış az!

Avrupa’da 14 GW’lık kömürle çalışan termik santraller beklemeye alındı. 2023 yılı boyunca yüzde 65 kapasiteyle çalıştıklarında, 60 TW/saat kömürden elektrik üretebilecekler, ki bu da Avrupa’yı yaklaşık 1 haftalığına beslemeye yetecek.

Emisyonlar üzerinde sınırlı etki

2023 yılında emisyonlardaki artış 30 milyon ton karbondioksit olacaktır, ki bu da AB’nin 2021 yılındaki toplam karbondioksit salımının yüzde 1.3’üne, yıllık elektrik sektörü emisyonlarının yüzde 4’üne denk geliyor.

Kömürden çıkış tarihlerinin çoğu hala geçerli

Şu ana kadar hiçbir Avrupa ülkesi 2030 yılına kadar kömürden çıkış taahhüdünden vazgeçmedi. Mevcut kriz “hızlandırılmış bir Avrupa temiz enerji dönüşümü” için bir katalizör görevi gördü.