Vole'yi yurtdışına vuracak!

Spor sosyal medyası olarak Türkiye’de başarı hikayesi yazan Vole, rotasını yurtdışına çevirdi. 17 Mart 2017 yılında aktif hale gelen sosyal medyanın kurucuları Tolga Kabataş ve Sinan Aras. İki yılda 600 bin kullanıcı sayısına ulaşan Vole’yi dünyaya açılacak duruma getirdiler. Vole, Google Play ve App Store’dan ücretsiz indirilebiliyor.

Kabataş, sporun dünyadaki evrensel ortak alanlardan biri olduğunu ve dünyada dikeyde bu alana hitap eden başka bir mecra bulunmadığını söylüyor. Kabataş, “İlk başta ‘Facebook, Instagram, Twitter gibi ana yatay mecralar varken dikeyde bir alanda başarılı olunamayacağı’, ‘buna kimsenin girmeyeceği’ gibi çok yorum aldık. Ancak taraftar öyle demedi. Onların istediği tribün deneyimiydi. Vole’de stadda, tribünde olma heyecanını yaşatıyoruz. Biz zaten ne yaptığımızı ve nasıl yaptığımızı iyi biliyorduk. İki yılın sonunda bunda başarılı olduğumuzu da görüyoruz” diyor.

Takımlar bizimle

İlk olarak işe sosyal medyada hobi olarak takımlarını destekleyen ve erişimi yüksek sosyal medya hesabı sahipleriyle başladılar. Tolga Kabataş, “Önce iyi içerik vererek taraftarı çekmek istedik. Taraftarı çekince, yorumcu, kanaat önderleri ve futbol takımları da geldi. Şu anda 18 Süper Lig takımının 10 tanesi bizimle. Diğerleri de zamanla gelecek. Dört büyük takımı çektik. Şimdi yurtdışına gittiğimizde işimiz daha kolay olacak” diye anlatıyor.

Vole kullanıcı kaydı da anonimliği önleyerek kötü söz ve küfürün önüne geçiyor. Sinan Aras, “Giriş yaparken herkesten cep telefonuyla kayıt alıyoruz. Bunun iki nedeni var. Twitter’a baktığımızda kirli bir dünya var, herkes birbirine küfür ediyor. Anonimlikten cesaret alıyor. Telefon numarasıyla bunun önüne geçiyoruz, içerideki davranış değişiyor. Taraftarın istediği tribün deneyimi” diye konuşuyor.

Tolga Kabataş, Vole’nin şu anda ulaştığı rakamlarla ilgili de şu bilgileri paylaşıyor: “Bir futbol sezonunda yaklaşık 2 milyon paylaşım yapılıyor. Bu metin, video, fotoğraf, tribün yorumunu içeriyor. 2 milyon paylaşım 60 milyon defa beğeniliyor. 2-3 milyon kez de yorumlanıyor. Anketlerimize de katılım yüksek. Büyük sosyal mecraları bir kenara koyarsanız bu kadar büyük oranlı etkileşimin olduğu mecra yok. Vole’de zengin yok, fakir yok sadece renk sevdası var. O eşitlik her şeyi değiştiriyor.”

Yurtdışı açılımı yolda

Vole’nin yeni yolculuğu yurtdışına olacak. Dünya coğrafyasında taraftarların davranışının aynı olduğunu dile getiren Kabataş, şöyle konuşuyor:

“Türkiye bizim için güzel bir test pazarı oldu. Artık Türkiye coğrafyasıyla sınırlı kalmayacağız. Zaten çıkış amacımız da buydu. Coğrafya atlayabilecek bir konu seçtik. 2019 yılı içinde Vole’yi yurtdışına açacağız. Şu anda İngilizce, Almanca, İspanyolca dil seçeneleri de var. Ama Premier Lig’e özel halini sunabilecek hale geldik. Türkiye’deki gelişmemiz belirli bir sürece ulaştı. Artık Manchester United’a gidince elimiz güçlü. Beşiktaş, Galatasaray gibi kulüpler bizimle. 2019 gelir modelimizin oturduğu, kullanıcı sayısının milyonu geçtiği ve yurtdışına açıldığımız bir yıl olacak. Türkiye’de başarımızı kanıtladık şimdi yurtdışına açılmak daha kolay olacak.”

Kabataş, yurtdışına açılırken fon ya da yatırımcı bulma konusunda çok aceleci olmadıklarını, yola ‘unicorn’ çıkarma hedefiyle çıktıklarını, görüşmeleri olsa da şu anda düşünmediklerini kaydediyor.

‘Trafiğimiz yüksek’

Sinan Aras, Vole’nin kullanıcı profili hakkında ise şu bilgileri veriyor: “Yetişkin mecrasıyız. Kullanıcıların yüzde 90’ı, 18 yaş üstü. Ağırlıklı kitle ise 18-35 yaş arasında. İşinde gücünde, eğitimini tamamlamış bir kitle var. Yüzde 90 erkek, yüzde 10 kadın. Ama çok aktif kadın kullanıcılarımız da var. Günde ortalama bir kullanıcı 4-5 kez giriyor. Her girdiğinde altı dakika kalıyor. Büyük sosyal medya mecralarıyla benzer rakamlara ulaştık. En yoğun günler, haftasonları, derbiler, transfer dönemleri. Yurtdışından da yüksek katılım var. Yüzde 10-15 trafik alıyoruz. Burada birinci Almanya. Türkiye’de toplamda 15 milyon taraftar var. Bunların 4-5 milyonu aktif, bir milyonu çok aktif. 4-5 milyonun hayatında düzenli olarak, 15 milyonun hayatında ise konu bazlı olarak yer almak istiyoruz.”

Yeni reklam modeli geliyor

Tolga Kabataş, büyük sosyal medyaların ve yatayın sürdürülebilir bir deneyim olmadığı görüşünü de dile getirerek, geleceğin özel sosyalleşme alanlarında olduğunu, sevilen bir alan olan spora özel bir sosyal mecranın mutlaka öne çıkacağını vurguluyor. Sinan Aras ise, gelir modellerine değinerek, “Geleneksel reklam modelimiz var ama birkaç hafta içinde uygulamaya girecek yeni bir reklam modeli üzerinde çalışıyoruz. Burada kulüplerle beraber hareket edeceğiz. Her zaman kulüplere nasıl fayda sağlarız diye bakıyoruz. Taraftarla kulüp arasında bağ kurmak ana fikrimiz. Bu da en iyi stadda yaşanır. Bu ruh halini yaşatıyoruz. Teknolojinin gücünü de yüzde yüz ortaya koyuyoruz. Her gün yeni şeyler deneyerek kendimizi geliştiriyoruz” açıklamasını yapıyor.