Gündem Afrikalı asker beni süzdü ve...

Afrikalı asker beni süzdü ve...

25.07.2001 - 00:00 | Son Güncellenme:

Dün bir asker yolumuzu kesip bizden 50 dolar istedi. Jeff "Paramız yok, kalem verelim" derken; o dikkatle beni süzüyordu. Asker, Jeff’in uzattığı üç kalemi aldı ve beni gösterip "O çok gençmiş" dedi. Jeff, kalem yerine beni önermediği için şanslıyım!

Afrikalı asker beni süzdü ve...

Gülin Aköz, Kara Kıta’yı Milliyet için gezip yazdı
Afrikalı asker beni süzdü ve...

Dün bir asker yolumuzu kesip bizden 50 dolar istedi. Jeff "Paramız yok, kalem verelim" derken; o dikkatle beni süzüyordu. Asker, Jeff’in uzattığı üç kalemi aldı ve beni gösterip "O çok gençmiş" dedi. Jeff, kalem yerine beni önermediği için şanslıyım!

Milliyet Macera KULÜBÜ

Neyse ki soğuktan tekrar sıcağa geçişim uzun sürmedi. Malum buralarda alışık olduğumuzun tersine Kuzey’e çıktıkça ısınıyor hava. Afrika’da ‘zengin beyaz turist’ olmak istemiyorum, ama bazı bölgelerinde öyle olmamak da çok zor. Her ne kadar 4-5 yıldızlı otellerde değil, 2-3 dolarlık, dökülen, sıcak suyu olmayan, hatta suyu olmayan, izbe hostel, motellerde kalsak bile yiyeceğimiz, gündelik ihtiyaçlarımızı karşılayacak eşyalarımız ve en önemlisi, bir süre sonra da olsa dönmeyi umduğumuz, bizi bekleyen temiz, konforlu ve sıcak bir yuvamız var.

HERKES ÇOK SICAKTI
Araçtan indiğinde "Açım" diyen çocuğun eline bir paket grisini tutuşturmak ne kadar işe yarıyor ki?.. Peki ya sonra, kimsenin yanında bir şey yememeye o kadar özen gösterdiğin halde elinden düşen bir parça kırıntıyı, arkandan gelen bir çocuğun alıp ağzına attığını görmek ne kadar iç burkucu!..
Neyse ki her şey bu kadar olumsuz değil. Bir de gülen yüzü var hayatın. Özellikle Malavi’de, yürürken gördüğünüz hemen hemen herkes "Merhaba, nasılsın?" diye sorup iki çift laf ediyor, yoldaki insanlar, çocuklar el sallıyor. Aslında şimdi düşününce komik geldi. Bunun sebebi ne?.. Renklerimizin farklı olması! Ve bu farklılığın düşmanlık ve nefret değil de ilgi, merak, sempati, dostluk yarattığını görmek ne hoş!..

DİKKAT! SU AYGIRI VAR
Bir tek Güney Afrika’da durum tersine gibiydi genelde, ama onları kim suçlayabilir ki? Beyaz adam gelip elmas madenlerine, ülkesine el koymuş, onu köle yapmış. Karşılığında teşekkür beklemiyordu herhalde! Aslında kendileri, 3 metrelik duvarlarının üstünde 1 metrelik dikenli telleri ve kocaman "Dikkat! Elektrikli tel" veya "Alarmla korunuyor" yazıları olan evlerde esir olarak yaşıyorlar.
Kamp kurduğumuz sahilde "Geceleri kumsalımıza su aygırları geldiği için hava karardıktan sonra göle girmeyiniz ve sahilde dolaşırken dikkatli olunuz" tabelası vardı. Çok belgesel seyreden bir arkadaşım, yola çıkmadan önce, nihayet öğrendiği bilgilere kullanım alanı bulduğu için mutlu, Afrika’da en fazla insan öldüren hayvanın aslan ve kaplan değil, su aygırı olduğunu söylemişti.
Jeff de bunu doğruladı... Bu arada yaptığım en akıllıca işlerden biri de, tesadüfen tanıştığım bir fotoğrafçının tavsiyesine uyarak dijital fotoğraf makinesi almak olmuş meğer!.. Aslında mertliğe sığmıyormuş gibime geliyor dijital makine.
Ne de olsa pek çaba veya bilgi gerektirmiyor. Sadece deklanşöre basıp sonra da photoshop öğrenirseniz, istediğiniz gibi oynayabilir, sıradan bir fotoğraftan mükemmel sonuçlar elde edebilirsiniz. Fotoğraf çekerken ister istemez karenize giren telefon/elektrik direklerinden şikâyetçiyimdir ben genelde. Onları almayayım derseniz çerçeve bozulur. Bunun gibi, veya güzel bir manzaranın ortasında duran çöpler gibi detayları kolaylıkla halletmenin ötesinde dijital makinenin çok hoş bir özelliğini daha keşfettim kullanırken.

ADIM BAŞI KONTROL
Polaroid gibi çekip insanlara veremeseniz bile, çektikten hemen sonra fotoğrafı likit ekrandan göstermenin özellikle çocuklar arasında nasıl heyecan yarattığını görmelisiniz. Hepsi parmaklarıyla işaret edip gülüşüyor, sizin için özel pozlar veriyorlar.
Buralarda (Zimbabve, Malavi, Tanzanya) yollarda adım başı, kontrol noktaları var. Genelde selam verip geçiyoruz, onlar da bize güvenli (bu iyi demek) yolculuklar diliyorlar. Kimi zaman nereden gelip nereye gittiğimizi, arada bir de araç sigortası veya ehliyetimizi (ikisini birden soran olmadı nedense!) soruyorlar.

GİRİŞ ÇIKIŞLARIMIZ SIR
Dün bir asker değişiklik olsun diye olsa gerek bizden 50 dolar istedi. "Kalabalıksınız". "Evet, 5 kişiyiz," dedi Jeff. "Bizim o kadar paramız yok. öğrenciyiz. Bak sana ne önereceğim; üç kalem versem ne dersin?" HI??!! Jeff dalga mı geçiyordu?.. Asker yaklaşırken beni biraz dikkatlice süzdüğünden biraz tedirgin olmuştum. Adam üç kalemi kabul etti hemen. Ve neden bana öyle baktığının açıklamasını kendiliğinden yaptı. "O çok genç görünüyor" dedi. Jeff kalem yerine beni önermediği için şanslıyım sanırım :)
Malavi’ye yasal yollardan girip ülkeden nasıl çıktığımı anlatmayacağım, başım belaya girmesin sonra :) Şışşşşşş... Siz de kimseye söylemeyin. Sevgiler...




GÜNCEL