Ailesi ayaklarını ellerini bağladı

Çakmak gazı bağımlılığına yönelik dikkat çeken bir çalışma, Elazığ Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi Çocuk Ergen Psikiyatrisi Çocuk Gelişimi Birimi’nden Ayşenur Karaaslan tarafından hayata geçirildi. “Çocuk ve Ergenlerde Uçucu Madde Bağımlılığını Etkileyen Psikososyal Sebepler: Olgu Sunumu” başlıklı araştırmada, çakmak gazı solunumu, alkol ve esrar kullanımı nedeniyle hastanede tedavi gören 15 yaşındaki çocuğun yaşadıkları ele alındı.

‘Daha 12 yaşındaydı’

Çakmak gazı bağımlısı çocuğun yaşadıkları Karaaslan’ın araştırmasında şöyle aktarıldı: “Olgunun sosyal hayatının olmadığı, madde kullanmadığı süreçte çalıştığı, çalışmadığı zamanlarda sürekli madde kullandığı öğrenilmiştir. Madde alacak maddi imkanı bulamadığında çakmak gazı aldığı, çakmak gazını fiyatı daha uygun olduğu için tercih ettiği, günde üç tüp çakmak gazı inhalasyonu yaptığı, bunun yanında günde 3-4 şişe alkol tükettiği edinilen bilgiler arasındadır. Olgu ilk madde kullandığı zaman 12 yaşında olduğunu ve ilk olarak çakmak tüpü ile bali inhalasyonu yaptığını belirtmiştir.”

‘Elleri titriyordu’

Çakmak gazı bağımlısı 15 yaşındaki çocuğun yaşadığı dramın diğer yönleri de araştırmada şöyle yer aldı: “Bu maddeler dışında maddi yeterliliği olduğu zamanlarda esrar ve alkol kullandığı, bu şekilde vücudunun her gün istemeye başladığını fark ettiğini söylemiştir. Maddeye başlama sebebinin arkadaşlarının etkisi altında kalma ve merak olduğunu, babasının hastalığından dolayı üzüntüsünü unutmak için denediğini söylemiştir. Madde kullanımından dolayı annesiyle çok sık tartıştığını, kullanmasın diye ev hapsinde kaldığını, bazı zamanlar evden kaçmasın diye anne-babanın olgunun ellerini, ayaklarını bağladığını söylemiştir. Madde kullanmadığında ellerinde çok titreme olduğunu, bardak, kalem gibi eşyaları düşüreceğini sandığını ve bu yüzden çekindiğini ifade etmiştir. Maddesiz süreçte çok üzüldüğünü, geceleri ağladığını ifade etmiştir.”

En çok 14 - 15 yaş

Uçucu madde bağımlılığının çocuk ve ergenler arasında hızla yayıldığına dikkat çeken Karaaslan araştırmasında şu ifadelere yer verdi: “Bağımlılığın görülme sıklığı ortalama 14-15 yaşlarındaki hastalardadır. Uçucu madde bağımlılığını etkileyen nedenler arasında stresle nasıl baş edileceğinin bilinmemesi, bir gruba ait olma ve kendini güçlü hissetme isteği, maddeye erişimin kolay ve ucuz olması, akran etkisi, sosyal ortamlarda maddeye olumlu bakış açısının bulunması ve sosyal medyada özendirici görsellerin yer alması başta gelmektedir.”

‘Okullarda anlatılmalı’

Moodist Psikiyatri ve Nöroloji Hastanesi Bağımlılık Merkezi Direktörü Prof. Dr. Kültekin Ögel şu uyarılarda bulundu:

“Çakmak gazını uyuşturucu gibi kullananların sayısında ciddi artış olduğunu gözlemliyoruz. Çakmak gazının ucuz olması ve kolay bulunması, ayrıca uyuşturucu gibi algılanmaması artışı tetikleyen faktörlerden. Toplumdaki genel algı, çakmak gazının bonzai veya metamfetamin gibi kötü olmadığı yönünde. Oysa çakmak gazı kullanımı, diğer zehir türevleri gibi gençlerimizi ölüme sürüklüyor, beyinde tahribata neden oluyor. Zararları okullarda anlatılmalı.”