Gündem Allah hiç kimseye adaleti aratmasın

Allah hiç kimseye adaleti aratmasın

12.06.2014 - 02:30 | Son Güncellenme:

Silivri cezaevinde 883 gün tutuklu kalan emekli Orgeneral Hurşit Tolon, tahliye sonrası yaptığı açıklamada ‘En çok ailemi ve adaleti özledim. Bakmayı özlediğim yeşilleri kucaklayıp, uzun saatler ufka bakacağım’ dedi

Allah hiç kimseye adaleti aratmasın

Ergenekon davasının ardından geçen gün biri Alman, ikisi Türk üç Hıristiyanın boğazının kesilerek öldürülmesi üzerine açılan Zirve Yayınevi davasından tahliye edilen 72 yaşındaki emekli Orgeneral Hurşit Tolon, özgürlüğünün ilk gününde Milliyet’e konuştu. Tolon, Silivri Cezaevi’nde geçen 883 gün boyunca en çok ailesi ve adaleti özlediğini söylerek, “Allah kimseye adalet aratmasın” dedi.
Silivri Cezaevi’ndeki arkadaşlarıyla vedalaşmak için dün son kez cezaevi yerleşkesinin yolunu tutan Tolon, öğle saatlerinde Ankara’ya doğru yola çıktı. Yolculuğu sırasında Milliyet’e konuşan Tolon, “buruk mutluluk” diye tanımladığı tahliyesi hakkında şunları açıklamalarda bulundu:
“Benim sehven özgürlüğe kavuşmam, etrafımdaki yeşili, bulutları görmem, ailemle kucaklaşmam, arkamda bıraktığım yüzlerce yurtsever ve TSK’nın seçkin komutanlarını hatırlayıp içimin burulmasına mani değildir. Onları tahliye olduktan sonra bile her saniye hatırlıyor ve hatırladıkça da içim acıyor. Cezaevinde bulunan masum yurtseverlerin ağır haksızlığa uğradığına dair inancım her geçen gün daha da büyüyor. Aileme kavuştum, dışardayım ancak yurtseverlere çok büyük haksızlık yapıldığını da unutmuş değilim.

‘Ülkemde esir edildim’
“En çok ailemi ve adaleti özledim. Ankara’ya döner dönmez hasret kaldığım aile yakınlarımı, ağabeylerimi, dostlarımı kucaklayacağım. 3 yıl boyunca ülkemde esir edildim. Dolayısıyla biraz çevremi gözlemlemek, havayı solumak istiyorum.
Hasretle bakmayı özlediğim yeşilleri kucaklayıp, uzun saatler ufka bakacağım. Çünkü ufka bakmaya hasret kaldım. Adaleti ve özgürlüğü çok özledim. Adaletsizlikten yandık, kavrulduk.
Ankara’ya döndüğümde Anayasa Mahkemesi (AYM) önünde Adalet Nöbeti için bekleyenleri ziyaret edeceğim. Anayasa Mahkemesi, adaletsizliğin giderileceğine inandığımız son duraktır.
Yüce mahkemede mutlaka yüce hâkimler vardır. AYM’den adalet çıkacağına inanıyorum. Tüm samimi inancımla AYM önünde bekleyen bağrı yanıklar arasına katılacağım. Ben de oradaki ailelerden biriyim.

‘Başbuğ kader arkadaşım’
3 yıllık cezaevi süreci beni oldukça yıprattı. Yaşıma da bağlı olarak bazı sağlık sorunlarım oluştu. 3 yıl acılarla geçti. Hiçbir surette işlemediğim suç iddiaları ve alçak iftiralardan dolayı 883 gün cezaevinde tutuklu kaldım. Sabırlı bir öfke hissediyorum.
Sevgili İlker Başbuğ benim sınıf arkadaşım. Kendisi hem 26. Genelkurmay Başkanımız, hem de benim kader arkadaşım.
Başbuğ Paşa ile 26 ayımız cezaevinde birlikte geçti. Etle tırnak gibi arkadaş olduk. Kendisiyle tahliye olduktan sonra da görüşeceğiz. İlker Paşa’nın tahliye olduktan sonra her platformda Zirve davasında yaşadığım adaletsizliği dile getirmesi ayrıca gönlümü fethetti. Şimdilik tatil planım yok. Ankara’da olacağım. Eşimi, çocuklarımı biraz da şu havayı teneffüs etmek istiyorum. Allah kimseye adalet aratmasın.”