Gündem AYM’den o hâkime tokat gibi yanıt

AYM’den o hâkime tokat gibi yanıt

11.09.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:

Cinsel saldırı sonucu hamile kalan çocuğun “hamileliğinin sonlandırılması” talebini 4 kez reddedip bebeğin doğmasına neden olan mahkeme AYM tarafından suçlu bulundu. Devlet, 100 bin TL manevi tazminat ödeyecek

AYM’den o hâkime tokat gibi yanıt

Anayasa Mahkemesi (AYM), birden fazla kişinin nitelikli cinsel saldırısına uğradıktan sonra hamile kalan çocukla ilgili “hamileliğinin sonlandırılması” talebini 4 kez reddederek sürecin uzamasına ve bebeğin doğmasına neden olan mahkeme kararlarını hak ihlâli saydı.

Haberin Devamı

16 yaşındaki R.G, 2016 yılından itibaren zorla ve tehditle beş kişinin nitelikli cinsel saldırısına maruz kaldı. R.G’nin 2017’de yapılan bir muayenede 10 hafta 3 günlük hamile olduğunun anlaşılması üzerine söz konusu beş kişi hakkında soruşturma başlatıldı. Bu sırada R.G’nin ailesi, kızlarının gebeliğin sonlandırılması talebiyle cumhuriyet başsavcılığına müracaat etti. Ancak savcılık bebeğin babasının tespiti için kürtaj işleminden önce DNA örneklerinin alınması gerektiğini bildirdi. Aile, R.G’nin kimden hamile kaldığının belli olmadığını belirterek Sulh Ceza Hakimliği’ne “gebeliğin sonlandırılmasına izin verilmesi” talebinde bulundu.

Zaman kısıtlıydı

Gebeliğin sonlandırılması için çok kısıtlı zaman bulunmasına rağmen mahkeme, başvurucunun dosyasını pek çok kez reddederek sürecin uzamasına neden oldu. İlk olarak başvurunun başsavcılık tarafından yapılması gerektiğini belirterek dosyayı reddeden hakimlik, ardından dosyada “gebelikte annenin hayatını tehlikeye atan ya da ceninin anneye fiziksel ya da ruhsal bir zarar verdiğine ilişkin sağlık raporu bulunmadığını” gerekçe gösterip başvuruyu reddetti. Ardından ilgili dilekçelerin ulaştırıldığı mahkeme bu kez de dilekçe tarihlerindeki farklılık nedeniyle dosyayı geri gönderdi.

Haberin Devamı

Daha sonra Mersin Üniversitesi tarafından verilen ve “gebeliğin sonlandırılmaması halinde R.G için tıbbi riskler bulunduğu ve cinsel saldırı nedeniyle travmatik bir süreç yaşayan annenin ruhsal açıdan gebeliğinin sonlandırılmasının yararlı olacağı” yönündeki adli tıp raporu da hakimlik tarafından uygun bulunmadı.

100 bin TL tazminat

Başvurucu karara itiraz ederken dosya “görevsizlik” gerekçesiyle iki mahkeme tarafından geri gönderildi. Son olarak Sulh Ceza Hakimliği taleple ilgili daha önce verilen kararın kesinleştiği gerekçesiyle konuya ilişkin yeniden karar verilmesine yer olmadığına hükmetti.

Başvurucu bunun üzerine AYM’ye bireysel başvuruda bulundu. AYM hak ihlaline hükmettiği kararında “Mahkeme tarafından mümkün olan en kısa sürede verilmesi gereken karar, zaman faktörünün kritik öneme sahip olduğu yaklaşık 2 aylık sürede bir türlü verilememiştir. Yargı makamlarının tutumu, başvurucunun gebeliğinin sonlandırılması imkânına erişmesini imkânsız kılmış ve başvurucuya aşırı bir külfet yüklemiştir. Bu gerekçelerle anayasada güvence altına alınan, ‘kişinin maddi ve manevi varlığının korunması ve geliştirilmesi hakkı’nın ihlâl edildiğine karar verilmiştir. İhlâlin hakimlik kararından kaynaklandığı anlaşılmıştır” denildi.

Haberin Devamı

Olayda ayrıca, ihlâlin tespitinin başvurucunun uğradığı zararların giderilmesi bakımından yetersiz kalacağı belirtilerek, başvurucuya 100 bin TL manevi tazminat ödenmesine hükmedildi. Hüküm uyarınca, kararın tebliğini takiben başvurucu Hazine ve Maliye Bakanlığı’na başvuracak. Başvuru tarihinden itibaren de 4 ay içinde mağdura ödeme yapılacak.

Hazine ödeyip hâkimden isteyecek

Daha önce hâkimler, yargısal görevlerini yerine getirmeleri sırasında verdikleri zararlardan bizzat sorumlu tutuluyordu. Ancak 2011’de çıkarılan bir kanun ile bu hüküm değiştirilerek, hâkimlerin yargılama faaliyetlerinden dolayı ancak devlet aleyhine tazminat davası açılabileceği hüküm altına alındı. Böylece hakimlerin hukuki sorumluluğundan doğan tazminat davalarının davalısı “devlet” haline geldi. Düzenlemeye göre, tazminatı kazanan kişiye ödemeyi Hazine ve Maliye Bakanlığı yapıyor. Daha sonra devlet parayı sorumlu hâkimden tahsil ediyor.