Gündem Hepimizin Eren Ağabeyiydi

Hepimizin Eren Ağabeyiydi

02.11.2012 - 02:30 | Son Güncellenme:

Adı Milliyet’le bütünleşen, sorumlu yazı işleri müdürlerinden Eren Güvener 69 yaşında, ardında büyük bir sevgi ve saygı bırakarak aramızdan ayrıldı

Hepimizin Eren Ağabeyiydi

Eren Güvener... Hepimizin Eren Ağabeyi, Milliyet’le bütünleşmiş bir isim, efsanevi Yazı İşleri Müdürü... Dün sabah kaybettik. Ölüm haberi bir bomba gibi düştü Milliyet’e. Hepimiz sessizleştik, aynı şeyi düşündük belki de. Önce gülen yüzü geldi gözlerimizin önüne, ardından “Oğluna, eşine kavuştu” dedik.

1998’deki büyük acısı
1998 yılında en büyük acıyı yaşadı Eren Güvener. Oğlu Onur, 23 yaşında trafik kazasında yaşamını yitirdi. Oğlunu, “Gazeteci olarak 33 yıl trafikle mücadele ettim. Sonunda benim de çocuğumu aldı” sözleriyle uğurladı. Acısı çok tazeyken kayınpederini toprağa verdi. Ardından, eşi Doç. Dr. Zehra Güvener’i beyin kanaması sonucu kaybetti. Bir yıl içinde üç kez ölüm acısı yaşamak Eren Güvener’i perişan ederken, kalp kapakçığındaki daralma nedeniyle iki ameliyat geçirdi.

Her zaman gazeteciydi
Eren Güvener, 1943 yılında Mersin’de doğdu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü ve İktisat Fakültesi Gazetecilik Enstitüsü’nü bitirdi.
Gazeteciliğe 1967 yılında Yeni İstanbul gazetesinde muhabir olarak başladı. Yeni Ortam, Vatan, Ayrıntılı Haber gazetelerinde çalıştı. 1976 yılından itibaren Milliyet’te sayfa sekreterliği, ekip sorumlusu olarak hizmet verdi.
Uzun yıllar Milliyet gazetesinin Sorumlu Yazı İşleri Müdürlüğü’nü yaptı. Güvener’in bir başka özelliği de meslek sendikacılığında verdiği hizmetler oldu. Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın (TGS) çeşitli kademelerinde çalışan Güvener, 1986 yılında TGS Genel Başkanı seçildi.

Haberin Devamı

Bugün uğurlanacak
Eren Güvener’in cenazesi bugün öğle vakti Zincirlikuyu Camii’nde kılınacak cenaze namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı’nda toprağa verilecek.

Hepimizin Eren Ağabeyiydi

Hepimizin Eren Ağabeyiydi

Eren Güvener, gazetimizin uzun süre Sorumlu Yazı İşleri Müdürlüğü’nü de üstlendiği için, her duruşmada Milliyet’i
hararetle savundu.

Hepimizin Eren Ağabeyiydi

Hepimizin Eren Ağabeyiydi

Güvener, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ve dönemin SHP?lideri Erdal İnönü gibi önemli siyasi simaların elinden kendisi ve kurumu adına ödüller almıştı.

İyi, dürüst, yapıcı, çağdaş, çalışkan, güçlü, sabırlı...
‘Kaybıyla yıkıldım’

- Doğan Heper: “Telefon çaldı. Kaldırdım. Telefondaki Haslet (Soyöz) ‘Ağabey başın sağolsun, Eren’i kaybettik’ dedi. Yıkıldım. Abdi (İpekçi) Bey’in ölümünü de Eren aynı şekilde bana bildirmişti. Hiç unutmam. Zaman ve şahıslar değişiyor ama benzer olaylar tekrar ediyor. Eren yıllar boyu bizim yazı işleri müdürlüğümüzü yaptı. Gece gündüz demezdi, çalışırdı. Hiç şikayet ettiğini duymadım. Hem ahlaklı, dürüst, hem çalışkandı. Onun arkadaşlığından iftihar duyulurdu. O Milliyet ailesinin seçkin bir ferdiydi ve öyle kalacak.”

‘Olağanüstüydü’
- Hasan Çakkalkurt: “Eren benim için çok özeldi. İş arkadaşı değil, çok yakın bir dosttu. 1973 yılında Yeni Ortam’da birlikte çalışmaya başladık. Sonraki hayatımızda da hep birlikte, aynı yerlerde çalıştık. 39 yıllık arkadaşımdı. O kadar güzel şeyler yaşadık ki. Çok özel birisiydi. Eren olağanüstü iyi bir insandı. Ben kendisine sesimi yükseltmiş olabilirim ama o bana hiç yükseltmedi. Tüm çalışanların yanındaydı. Başı ağrıyan Eren ağabeyine giderdi. Herkese bir iyiliği dokunmuştur. Dürüst bir gazeteciydi. Hiçbir zaman gazeteciliğini hayatının herhangi bir aşamasında kullanmadı. Çok nadir bir adamdı. Önce oğlunu sonra karısını kaybetti. Bu Eren’i yıktı.”

‘O sakin güçtü’
- Tunca Bengin: “O, yazı işlerinin ‘sakin gücü’ydü. Herkesi dinler, kimseyi kırmazdı. Sinirlendiğini hiç görmedim. Yapamazdı da zaten. Ben oğlu Onur’un ölümünden önceki ve sonraki diye iki Eren Ağabey tanıdım. Önceki hayat doluydu, sonraki ise suskun. Acı final ise huzurevi günleri.”

‘Hep yapıcı oldu’
- Abbas Güçlü: “Eren ağabey bir başkaydı. Kurumları kurum yapan, ona değer katan en önemli argümanlardan birisi de çalışanlarıdır. Ofisboyundan yayın yönetmenine, yazar çizerinden patronuna herkes önemlidir. Ama bazıları vardır ki kişiliğiyle fark yaratırlar. Eren Ağabey de işte onlardan biriydi. En zor anlarda bile kızdığını hiç görmedik. O hep yapıcı, toparlayıcı, uzlaştırıcı, ufuk açıcıydı. Çok büyük acılar yaşadı. Direndi. Ve şimdi sevdiklerine kavuştu... Seni hiç unutmayacağız Eren Ağabey.”

‘Çağdaş bir gazeteci’
- Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu: “İyi dostumuzdu. Hepimizin başı sağ olsun, ulusumuzun başı sağ olsun. Çağdaş bir basın mensubunu, Atatürk ilkeleriyle, devrimlerle donatılmış bir dostumuzu kaybetmenin üzüntüsü içerisindeyiz.”

‘Yardıma koşardı’
- Prof. Dr. Cengiz Kuday: “Oğlunun ölümünden sonra zaten çok yıkıldı. Çok üzülüyordu. Tıbbiye talebeliğinden beri tanıdığım biri. Dürüst, arkadaş canlısı, her şeye ve herkese yardıma koşan iyi bir insandı. Aslında söyleyecek çok söz var. Çok üzüldük.”

‘Büyük bir insan’
- Prof. Dr. Demir Budak: “Arkadaş olarak büyük kayıp, dost olarak büyük kayıp, insan olarak büyük kayıp, bir gazeteci olarak, bir basın mensubu olarak büyük kayıp. Eren, nevi şahsına münhasır kişiliği olan bir arkadaşımdı benim. Çok üzgünüm. Mekanı cennet olsun.”

‘Yeri doldurulamaz’
- Prof. Dr. Feyzi Batur: “Hiç beklemediğimiz, çok üzücü bir olay. Eren benim kardeşimden yakındır. 50 senelik dostluğumuz var. İyi günde kötü günde her yerde beraberdik. Onun her şartta iyiliğini gördüm. Herkes için iyi, herkes için yardımsever, eşi bulunmaz bir insandı. Allah rahmet eylesin. Yeri asla doldurulamaz.”

‘Sonsuz bir sabır’
- Tahir Özyurtseven: Eren Abi’yle çalıştığım 20 yıl boyunca ondaki ‘sonsuz sabrı’ hayranlıkla izledim. Oğlunun ve eşinin cenazelerinin dışında kimse onun yüzünü asık görmedi. Gazetede masanın her iki tarafında oturduğu dönemlerde kimseyi kırmadı.

Haberin Devamı

Hepimizin Eren Ağabeyiydi

Haberin Devamı

Eren Güvener kızının düğününde...

Haberin Devamı

TGC’den başsağlığı
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu, Eren Güvener’in ölümüyle ilgili yayınladığı mesajda “Değerli Üyemiz, Sürekli
Basın Kartı sahibi Eren Güvener’i kaybettik. Eren Güvener’i sevgi ve saygıyla anarken ailesine ve basın topluluğumuza başsağlığı
diliyoruz” dedi.

Haberin Devamı

TGC 43 YILLIK EMEKTARINI YİTİRDİ
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin (TGC) 43 yıllık emektarı Fikret Gülbahçe (58), Kabataş’ta önceki gece geçirdiği trafik kazası sonucu yaşamını yitirdi.
Kabataş Meclis-i Mebusan Caddesi’nde önceki gece saat 22.30’da karşıdan karşıya geçmeye çalışan Gülbahçe’ye Yavuz Mutlu’nun kullandığı 34 AT 9291 plakalı motosiklet çarptı. Taksim İlkyardım Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki ilk tedavisinin ardından Kocasinan Özel Gelişim Hastanesi’ne götürülen Gülbahçe yoğun bakım ünitesinde tüm çabalara rağmen kurtarılamadı.
İSTANBUL Milliyet