Gündem ‘Şerefsiz onbaşı’ya Alpkaya kampanyası!

‘Şerefsiz onbaşı’ya Alpkaya kampanyası!

16.02.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:

28 Şubat tutuklusu emekli Oramiral Bülent Alpkaya’nın Tansu Çiller’in Mesut Yılmaz’a yönelik 1997’de sarf ettiği ‘şerefsiz onbaşı’ sözüne karşı askerler arasında ‘tepki’ kampanyası başlatıp yürüttüğü ortaya çıktı

‘Şerefsiz onbaşı’ya Alpkaya kampanyası

28 Şubat soruşturmasında Mesut Yılmaz’ı kastederek, “Şimdiye kadar seçilmiş hiçbir genel başkan, onbaşı olma şerefsizliğini göstermedi” diyen dönemin DYP lideri Tansu Çiller hakkında askerin kampanya başlattığı ortaya çıktı.
Tutuklanan eski Deniz Kuvvetleri Komutanı (DKK) emekli Oramiral Hayri Bülent Alpkaya, bu konudaki şikâyetlerin Genelkurmay’a değil DYP’ye yapılmasına yönelik hazırlanan “kampanya kontrol formu” adlı belgedeki imzanın kendisine ait olduğunu kabul etti.
Kampanya Kontrol Formu’ndaki bazı belgelere “Onbaşı köyü”, “Çavuşlar köyü” isimlerinin verildiği, belgelerle, hangi onbaşı ve çavuşun şikayetçi olduğunun kontrol edildiği ortaya çıktı. Alpkaya’nın tutuklanmasına da neden olan belge, Deniz Kuvvetleri’nden gizli belge sızdırılmasına ilişkin “Köstebek” davasında yargılanıp beraat eden eski İstihbarat Daire Başkan Yardımcısı Hanefi Avcı’nın evindeki aramada bulundu. Alpkaya, belgenin, Çiller’e psikolojik harekât amacıyla hazırlanmadığını savunarak, “Astsubay, çavuş, onbaşı ve erlerde büyük bir infial oluşmuştu. Belgenin, Çiller’le ilgili tepkileri bize değil, DYP ve ilgililere bildirmelerini istemek amacıyla hazırlandığını düşünüyorum” dedi.

Avcı’nın evinde bulundu
28 Şubat soruşturmasında tutuklanan Alpkaya’nın savcılıkta verdiği 19 sayfalık ifadesine Milliyet ulaştı. Savcı Kemal Çetin, Alpkaya’ya, eski Refah Partisi milletvekilleri Şeref Malkoç ve arkadaşlarının şikayet dilekçesindeki iddiaları ve 28 Şubat sürecinde Deniz Kuvvetleri’nden gizli belge sızdırılmasına ilişkin “Köstebek” davasında yargılanıp beraat eden Avcı’nın evinde yapılan aramalar sırasında ele geçirilen belge ve eklerini sordu.
Alpkaya, savcının gösterdiği, “Eylül 1997” tarihli, “3500-97/İST.İKK.Ş” sayılı, “Kampanya” konulu, “kişiye özel” ve “gizli” ibareleri bulunan, ekler bölümünde ise “EK/A 1 adet Kampanya Kontrol Formu” ibareleri bulunan, dağıtım kısmında “BDAĞITIMPLANI” yazılı olan, “TC. DENİZ KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI GÜNEY DENİZ SAHA KOMUTANLIĞI İZMİR” başlıklı belgedeki imzasını kabul etti.

Psikolojik harekât değil
Alpkaya, şunları anlattı:
“Belge Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndan gelmiş bir belgedir. Benim imzamla Güney Deniz Saha Komutanlığı’na bağlı alt birimlere dağıtılmıştır. Ekinde belirtilen Kampanya Kontrol Formu’nda belirtildiği üzere Tansu Çiller Samsun’da Mesut Yılmaz’a yönelik yapmış olduğu konuşmada onbaşılara yönelik bir hakaret yapmıştı.
Konuşmasında Mesut Yılmaz için, ‘Şimdiye kadar seçilmiş hiçbir genel başkan onbaşı olma şerefsizliğini göstermedi’ ifadesi üzerine onbaşıların infial duyması ve komutanlıklara bu infiallerini belirtmeleri üzerine Deniz Kuvvetleri’nden gelen Kampanya Kontrol Formu, DYP Genel Merkezi, Meclis grubuna faks, telefon, mektup ile tepkilerini komutanlıklara değil ilgili Doğruyol Partisi birimlerine göstermeleri amacıyla hazırlanmış bir belgedir. Ben bu imzaladığım yazı ekindeki, Onbaşılar köyü, Çavuşlar köyü gibi isimler verilen belgeleri gördüm.
Söz konusu Kampanya Kontrol Formu başlıklı belge Tansu Çiller’e psikolojik harekât amacıyla hazırlanmış bir belge değildir. Astsubay, çavuş, onbaşı ve erlerde büyük bir infial oluşmuştu. Belgenin Tansu Çiller ile ilgili tepkilerini bize değil, Doğruyol Partisi ve ilgili birimlerine yöneltmelerini ve bildirmelerini istemek amacıyla hazırlandığını düşünüyorum.”

‘Plandan haberim yok’
Savcı Çetin, Alpakaya’ya, Batı Eylem Planı’nda geçen “hükümet değişikliği fırsatından yararlanmak”, “müteakip safha tedbirlerinin uygulama aşamasına konulması”, “yeni hükümete mevcut durum hakkında teferruatlı bilgi vermek” ifadelerini de sordu. Alpkaya, bu plandan bilgisinin olmadığını söyledi.

Haberin Devamı

Onbaşı davaları
Çiller, 24 Eylül 1997 tarihli Samsun mitinginde, Refahyol’un Başbakanı Necmettin Erbakan’ın istifasının ardından Cumhurbaşkanı Demirel’den görevi devralan Başbakan Yılmaz’ı hedef alarak, “Bugüne kadar ara rejim oldu, atanmışlar oldu, ama hiçbir zaman seçilmiş bir siyasi partinin genel başkanı, onbaşı olma şerefsizliğini göstermedi” dedi.
Çiller’in bu sözleri, kamuoyu ve TSK’nın büyük tepkisine neden olurken, Genelkurmay “hakaret” suçundan suç duyurusunda bulundu, askerliğini çavuş, onbaşı olarak yapan çok sayıda vatandaş da Çiller aleyhine davalar açtı.